Ege Denizi’nde meydana gelen depremler, uzmanları harekete geçirdi. Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, Göcek açıklarında 19 Kasım’da yaşanan 3.7 büyüklüğündeki depremle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bölgedeki artan hareketlilik, dikkatle izlenmesi gereken bir sürece işaret ediyor.
TARİHSEL DEPREMLERİN YIKICI ETKİLERİ
Dr. Demirtaş, 1957’de Rodos ve Fethiye arasında yaşanan büyük depremleri hatırlattı. 24 Nisan 1957’deki 6.7 büyüklüğündeki deprem ve ardından gelen 7.2 büyüklüğündeki ikinci sarsıntı, büyük bir yıkıma yol açmıştı. O dönemde, 4 bin 606 konut yıkıldı, 715 bina kısmen hasar aldı.
En büyük zararın, bataklık zemin üzerine kurulan Fethiye Yenişehir bölgesinde görüldüğünü ifade etti. Rıhtımın bir kısmı denize kaydı, yollarda büyük yarıklar oluştu. Bu yarıklardan su ve kum fışkırması, felaketin boyutunu gözler önüne serdi.
SON BEŞ YILDA 408 DEPREM KAYDEDİLDİ
Son beş yılda Ege Bölgesi’nde 408 depremin yaşandığı açıklandı. Bu durum, bölgenin deprem riski açısından dikkatle izlenmesi gerektiğini gösteriyor. 21 Haziran 2024’teki 4.2 büyüklüğündeki deprem, hazırlık evresi depremlerinin süregeldiğini kanıtlıyor.
Dr. Demirtaş, Ege Denizi’nde devam eden sismik hareketliliğin, büyük depremler için bir uyarı niteliği taşıdığına dikkat çekti.
SİSMİK BOŞLUK VE TSUNAMİ TEHLİKESİ
Dr. Demirtaş, bölgedeki sismik boşlukların olası büyük depremleri tetikleyebileceğine vurgu yaptı. Ayrıca, bölgede tsunami üreten 7.0-8.3 büyüklüğündeki depremlere dikkat çekti. Bölge halkının bilinçlendirilmesi ve hazırlık süreçlerinin hızlandırılması gerektiğini dile getirdi.
DEPREM HAZIRLIĞININ KRİTİK ÖNEMİ
Bu bağlamda, deprem bilincinin artırılması ve halkın doğru bilgilendirilmesi, uzmanlar tarafından bir zorunluluk olarak ifade ediliyor. Dr. Demirtaş, bölgedeki risklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Ege Denizi’ndeki hareketliliğin devam edeceğini öngören uzman, hazırlıklı olmanın hayati önem taşıdığını söyledi.
Sonuç olarak, Ege Bölgesi’nde büyük bir depreme karşı hazırlıklar hız kazanmalı. Uzmanların uyarıları dikkate alınarak, altyapı güçlendirme ve bilinçlendirme çalışmaları acilen hayata geçirilmelidir.
