Editörün Seçtikleri | 12 Ekim 2020

Yayın tarihi: 12 Ekim 2020 Pazartesi 11:26 am - Güncelleme: 12 Ekim 2020 Pazartesi 11:26 am

Tele1 Kitap editörleri, bu hafta da sizler için “Editörün Seçtikleri/Yeni Çıkanlar/Haftanın Kitabı” listelerini oluşturdular. Editörlerimizin seçkisinde edebiyattan tarihe, inceleme-araştırma kitaplarından politik eserlere ve hatıra kitaplarına kadar pek çok türde okunmaya değer kitaplar ve yayınevlerinin okurlarla buluşturdukları yeni eserler yer alıyor.

EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ

Saygı Öztürk

MENZİL

Bir Tarikatın İki Yüzü

Doğan Kitap

Menzil’e gidenin uyuşturucuyu bırakması için neler yapılıyor?
Menzil niçin ikiye bölündü? Şeyhler arasında nasıl bir mücadele sürüyor?
Menzil şeyhi niçin zehirlenmek istendi? Yargı ve Emniyet neden kapıştı?
Alparslan Türkeş, Menzil için kime hangi görevi verdi? Sonunda ne oldu?
Tarikat, Bilgin Balanlı’nın Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nı nasıl önledi?
Menzil, bürokrasi ve siyasette nasıl bir yol izliyor?
Holding kuran tarikatın ticari işleri nasıl yürütülüyor?
Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Menzil’e niçin gitti?
Menzil 15 milyon lirayı kurtarmak için kimden yardım istedi?
Şeyh ailesine meleklerin hizmet ettiği, sofilerin parasız çalıştığı doğru mu?
Diyanet’in tarikat raporunda Menzil için ne deniliyor?
Şeyh 15 Temmuz için neden film dedi, generallerle neler konuşuldu?
İlk kez Saygı Öztürk’e konuşan şeyhler Feyzeddin ve Saki  Erol,  Atatürk, laiklik ve ticaret konusunda neler anlattı, birbirlerini neyle suçladılar?

Araştırmacı gazeteci-yazar Saygı Öztürk, Menzil’e ve Buhara’ya gitti, şeyhlerle, sofilerle konuştu, “tövbe alma”, “ölüm hatmesi” ritüellerine katıldı. Tarikatın dününü, bugününü, yaşananları, söylenenleri yerinde gördü, araştırdı, yaşadı ve yazdı.

272 s.

İstanbul 2020

https://tele1kitap.com/urun/menzil-2/

 

 

Don Mitchell

KENT HAKKI

Çeviren: Aydın Çavdar

Ayrıntı Yayınları

Kamusal alanda var olma ve kamusallığın sınırlarını genişletme mücadelesi demokrasi ve sosyal adalet kavramlarından bağımsız düşünülemez. Bu gerçeklikten yola çıkan Don Mitchell, tarihsel ve mekânsal analizi ustaca harmanlayarak kamusal mekân üzerindeki dinamik mücadele biçimleri ile toplumsal hareketler arasındaki yaşamsal ilişkiyi irdeliyor. Kent hakkı kavramına sosyal adalet perspektifinden yeni katkılar sunuyor ve bu kavramı toplumun en dezavantajlılarının lehine, onların anlatısına ve hislerine yer vererek yeniden yorumluyor. Mitchell bir yandan farklı güç odaklarının hangi gerekçeler ileri sürerek kamusal mekânı kontrol altına almaya çalıştığını göz önüne seriyor, bir yandan da bu güç odaklarına direnen öznelerin eylemlerine mercek doğrultuyor. Yazar, 20. yüzyılın başındaki işçi hareketlerinden 1968 isyanı ve People’s Park mücadelesine, yetkililerin evsizleri kamusal alandan uzaklaştırma hamlelerinden 11 Eylül sonrası şehirleri rehin alan güvenlikçi yaklaşımlara kadar birçok somut vakayı derinlikli bir biçimde işliyor. Kent Hakkı kamusallık, kent ve sosyal adalet üstüne düşünmek isteyenler için mükemmel bir başvuru kaynağı…
Eğer kitaptan bölüm kullanalım dersek:

“Kitaptaki bölümlerin her birinin alt mesajı, sosyal eylemlerin -protestolar, davaların açılması ve diğer hukuki eylemler, alanın aktif olarak ele geçirilmesi- kent hakkının üzerinde yükseldiği dayanaklar olduğudur; bunu hem fiili uygulamalarla (sınırlıdır), hem de daha açık, daha adil, daha eşitlikçi bir toplum için bir işaret ışığı olarak yol göstermeleriyle sağlayabilirler. Kamusal alanı düzenleyen ‘adalet rejimleri’ dahilinde ve karşısında bu alanları şekillendiren radikal aktivizmin gizli mesajı, böylesi bir aktivizm sıklıkla mağlup ediliyor veya sistemin parçası haline getiriliyor olsa bile, küçük görülmemeli veya göz ardı edilmemeli. Benim umut verici gördüğüm noktalar da tam olarak radikal aktivist hareketlerin şehri geri almak ve daha iyi bir yer haline getirmek için -tekrar tekrar- harekete geçtiği anlar.”

368 s.

İstanbul 2020

https://tele1kitap.com/urun/kent-hakki/

 

 

Vladimir Jankelevitch

İRONİ

Çeviren: Yunus Çetin

Metis Yayınları

İroni nedir? Sadece bir söz, yani retorik olgusu mu? Peki Batı felsefesiyle kuruluşundan beri nasıl bir ilişkisi vardır? Sokrates’te ironinin işlevi nedir? Edebiyatta, sanatta nasıl kullanılmıştır? İroni yalan mıdır? Hakikatle ne tür bir bağı vardır? Riyakârlıkla, sinizmle, skandalla nasıl ilişkilenir? Tuzakları nelerdir? Yanılsamaların can düşmanı ironiye muhatap olan, karşısındakinin söylemek istediğini anlamakla ne yapmış olur?

“Uçucu”, ele avuca sığmaz şeylerin filozofu Vladimir Jankélévitch, bu sorulara cevap aradığı kitapta, bilincin bilinci ya da farkındalık olarak kavradığı ironiyi müziğe özel göndermeler eşliğinde bütün yönleriyle ele alıyor. İroniden nasipsiz de olmayan üslubunun akıcılığıyla birlikte düşüncesinin hareketini takip etmek bir zevk haline geliyor.

Felsefe, edebiyat ve düşünce tarihiyle ilgilenen okurlarımızın zevkle okuyacağına inanıyoruz.

192 s.

İstanbul 2020

 

https://tele1kitap.com/urun/ironi-2/