AKP iktidarının eğitim politikaları Türk gençliğini işsizliğe sürükledi. Dünya gazetesi yazarı Şeref Oğuz, ailesinin maddi imkanlarıyla yaşamak zorunda kalan 'en gençlerini' anlattı. Oğuz, "Gayrı resmi; 7-8 milyon olduğu tahmin ediliyor" dedi.
İktidarın yarattığı eğitim sistemi ülkedeki vasıflı çalışan kalitesini dibe çekerken işsizliği de artırdı. AKP'nin her ile üniversite açma politikası sebebiyle Türk gençleri işsizliğin pençesinde kıvranıyor. Dünya gazetesi yazarı Şeref Oğuz ailesinin maddi imkanları ile yaşamak zorunda kalan 'ev gençlerinin' 7-8 milyon olduğun tahmin edildiğini yazdı. Oğuz'un "Bunalımdayım; iş aramıyorum, okumak istemiyorum" başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:
"Üniversite yöneticilerinden aldığım şikâyetlere bakıyorum; kaydını donduran mı ararsın, 4 yıllık okulu 2’nci yılında terk eden mi… Hatta işsizliğini saklamak için lisansüstü programlara yazılmak ve öğrenci kimliğini koruma gayretleri…
EV GENCİ SAYISI 7 MİLYONU AŞTI
Bundan 2 yıl önce “Ev Genci” kavramını yazıp çiziyordum. Ev genci; iş aramayan ama okumak istemeyen ve ailesinin maddi imkânlarıyla yaşayan gençleri tanımlıyordu. TÜİK’in kapsama alanında olmadıkları için sayılarının resmi bir rakamı yok ama gayrı resmi; 7-8 milyon olduğu tahmin ediliyor.
Peki, bir genç neden bu psikolojiye bürünür? Kulak veriyoruz; “diplomam işe yaramıyor”, “yıllarım boşa gidecek”, “zaman kaybından başka bir katkısı yok bana”, “okul pahalı, uzak ve yorucu”, “nasılsa işsiz kalacağım.” Haklılık payı var mı? Elbette var. Çözüm? Mevzu, çok derin, bu yazıya sığmaz…
NEDEN İŞ ARAMIYORLAR?
Öncelikle iş yok. Siz bakmayın; “efendim iş çok da çalışmak istemiyorlar” söylemlerine… İşyeri Beylikdüzü’nde işsiz genç Kadıköy’de… Önerilen ücret, yol ve yemek parasına yetmiyor. Kaldı ki bitirdiği okul o kadar niteliksiz ki ona hiçbir vizyon veya beceri kazandıramamış. Zaten kariyer siteleri CV siloları gibi ve iş arayanları aşağılayan bir üsluba sahipler.
NEDEN OKUMAK İSTEMİYORLAR?
212 üniversitenin çok azı nitelikli. Diğerlerinde ne bilim yapılabiliyor ne de beceri kazandırabiliyor. Kaldı ki paralı eğitimde fiyatlar öylesine yüksek ki sanırsın fiziğe Einstein, matematiğe Cahit Arf, felsefeye Aristo, ilahiyata Gazali giriyor. Hiperenflasyonun kan doğradığı umutlar, gelecek kaygısı içinde bir nesil üretti. Okuyup işsiz kalmaktansa okumadan atıl iş gücü kalmak daha cazip geliyor."
Yazının tamamını okumak için tıklayın.