Dokuzuncu bir gezegen olabilir

Bilim insanları tarafından yayınlanan yeni araştırma, Güneş sistemimizde henüz görmediğimiz dokuzuncu bir gezegen olduğunu savunuyor.

Bugün Keppler ve James Webb gibi gelişmiş uzay teleskopları sayesinde evrenin en uzak köşelerini dair gözlemleyebiliyor olsak da aslında bu durum gözlemleyebildiğimiz evrenin tüm sırlarını çözdüğümüz anlamına gelmiyor. Aksine daha kendi Güneş sistemimiz içinde bile bilim insanlarının çözemediği pek çok gizem bulunuyor. Bu gizemlerin başında ise Güneş sisteminin dış çeperlerinde, Neptün’ün yörüngesinin ötesinde yer alan uzay objelerinin bir türlü anlaşılamayan davranışları geliyor. Bu objeler, sanki yarattığı yerçekimi gücüyle kendilerini çeken bir gezegenin çevresindelermiş gibi davranıyor. Ancak tuhaf olanı bugüne kadar böyle bir gezegenin varlığına dair bir kanıtın bulunmamış olması. Ancak kısa süre önce bilim insanları tarafından yayınlanan bir makale, gerçekten de böyle bir gezegenin olduğunu, sadece henüz bizim tarafımızdan gözlemlenmediğini savunuyor. Kindai Üniversitesi’nden Patryk Sofia Lykawka ve Japonya Ulusal Astronomi Gözlemevi’nden Takashi Ito’nun The Astronomical Journal’da yayımlanan yeni makalesine göre Güneş sistemimizde henüz gözlemlemediğimiz dokuzuncu bir gezegen daha bulunuyor. Yayınlanan bu araştırmaya göre bu gezegen, Güneş’e daha önce öne sürülenden daha yakın ve kütle olarak da düşünülenden daha küçük. Söz konusu bu gizemli gezegenin Dünya’nın yaklaşık üç katı büyüklüğünde olduğu düşünülüyor. Çünkü Güneş sistemimizin dış çeperlerindeki objelerin gizemli hareketlerinin, bu kütlede bir gezegenin varlığı açıklıyor. Dokuzuncu gezegen teorisini daha önce gündeme getiren bilim insanları ve araştırmacılar, bu gizemli gezegenin Güneş’ten 400 ila 800 astronomik birim uzakta olduğunu düşünüyordu. Lykawka ve Ito ise dokuzuncu gezegenin Güneş’e uzaklığının 250 ila 500 astronomik birim arasında olduğunu savunuyor. Kendi Güneş sistemimiz içinde hala görmediğimiz dokuzuncu bir gezegen olma ihtimali, son dönemde yaşanan keşiflere rağmen aslında evren hakkında ne kadar az şey bildiğimizi de bize bir kez daha hatırlatıyor.