Yerel seçimlere sayılı günler kala Dilek Kaya İmamoğlu, eşi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu anlattı. Dilek Kaya İmamoğlu, eşinin kendisini işine adadığını söyleyerek, " Ekrem için tek endişem her zaman sağlığı oldu" dedi. Dilek Kaya İmamoğlu, eşi Ekrem İmamoğlu'nun seçimi kazanacağını da belirterek, "Ekrem’e duydukları sevgiyi görüyorum" ifadelerini kullandı.
Akademisyen - yazar Dilek Kaya İmamoğlu eşi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ve kitap olarak yayınladığı Cam Işığı Kesemez tezini anlattı. Dilek Kaya İmamoğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 5 yıllık dönemde sağlığını hiç düşünmediğini söyleyerek, "Kendini yaptığı işe adıyor. Biraz daha kendisine dikkat etmesini dilerdim" dedi. Dilek Kaya İmamoğlu yaklaşan yerel seçimler için ise, "Yerel seçimi kazanacağını biliyorum. Ekrem’e duydukları sevgiyi görüyorum" ifadelerini kullandı.
Dilek Kaya İmamoğlu kadınların iş yaşantısında karşılaştığı engelleri de yüksek lisans tezinde yazdı. İmamoğlu bu tezi "Cam Işığı Kesemez" kitabıyla yayınladı.
https://tele1.com.tr/imamoglundan-erdogana-sert-tepki-oyunuzu-tehdit-edene-vermeyin-1010741/
Sözcü'ye konuşan Dilek Kaya İmamoğlu şu çarpıcı mesajları verdi:
Ekrem her zaman görevinin hakkını verebilmek için büyük bir sorumluluk bilinciyle çalışır. Ama İBB Başkanı olmasıyla yoğunluğu ve sorumluluğu elbette ciddi bir şekilde arttı. Bu nedenle de ailece geçirdiğimiz, Ekrem’in çocuklarla geçirebildiği zaman oldukça sınırlı kaldı. Çocukların da büyümeye başladığı, ergenlik süreçlerini yaşadığı bir döneme denk geldi.
"TEK ENDİŞEM SAĞLIĞI"
Biz aslında çocuklarımızı hiç siyasetin içine dahil etmiyoruz. Bu Ekrem’in de benim de üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir konu. Babalarının siyasetçi olmaları onlarla ilgili bir konu değil. Onlar kendi hayatlarını inşa ediyorlar. Bu 5 yıllık süreçte Ekrem için tek endişem her zaman sağlığı oldu. Sağlığını hiç düşünmeden kendini yaptığı işe adıyor. Biraz daha kendisine dikkat etmesini dilerdim.
5 yıl içinde beni en etkileyen gelişmelerden biri pandemi dönemi oldu. Bu salgın nedeniyle vefat eden, sağlığı bozulan insanlar, pandeminin ekonomik ve sosyal hayata yansımaları ve tüm bunlarla beraber çocukların eğitim hayatının olumsuz etkilenmesi beni çok üzdü. Yine bu dönemde annemi kaybettim ve o günlerde korona olduğum için maalesef cenazesine katılamadım. Tabi ki, geçtiğimiz yıl 11 ilimizi derinden etkileyen 6 Şubat depremi de hepimiz için çok büyük bir travma oldu.
"KANUNLAR HERKESE EŞİT UYGULANMALI"
Bir diğer olay da Ekrem’in dava süreci… Türkiye bir hukuk devleti; bu ülkede herkesin yasalar karşısında eşit olması, kanunların herkese adil bir şekilde uygulanması gerekiyor. Eğer bir ülkede adalet işlemiyorsa, ülkenin temel değerleri yara almış demektir. Benzer davalarda olduğu gibi Ekrem’in davası da ne yazık ki benim için bir hukuksuzluk örneği oldu.
Ekrem’le birbirimizi çok eleştiririz. Çocuklarımız da fikrini açıkça söyler, yanlış olduğunu düşündüğü herhangi bir şeyi dile getirip bizi eleştirirler. Çünkü biliriz ki eleştiri gelişimin ve değişimin en temel parçalarından biridir. Benim Ekrem’e fikrimi beyan ettiğim en temel konu kadınların toplumdaki yeri… Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için atılması gereken adımları ve yorumlarımı söylüyorum genelde.
"İLGİYİ VE SEVGİYİ GÖRÜYORUM"
Yerel seçimi kazanacağını biliyorum. Ekrem Başkan’ın İstanbul için yaptığı ve yapmayı planladığı çalışmaları, İstanbulluların bu çalışmalara gösterdiği ilgiyi ve Ekrem’e duydukları sevgiyi görüyorum. Özellikle bir kadın olarak baktığımda İstanbul’da pek çok ilkin yaşandığını görüyorum. İBB’nin tarihinde ilk defa açtığı Yuvamız İstanbul kreşleri, Anne Kart, Mahalle Evleri… Örneğin İBB’de bu dönemde ilk defa kadın itfaiyeciler görev başı yaptı, otobüslerde kadın şoförlerin sayısı her geçen gün artıyor. Ülkemizin geleceği olan gençler için yapılan çalışmalar da önemli…
Seçim öncesinde yaşanan yoğunluk gerçekten olağanüstü. Ekrem’in çalışma temposunun yanında ben mümkün olabildiğince yanında olmaya, destek vermeye gayret ediyorum. İstanbul ve İstanbullular için sosyal belediyecilik anlayışıyla 5 yıldır çok yoğun şekilde çalışmalar yapılıyor. En büyük dileğim, bu yoğun dönemin hepimiz için huzurla geçmesi ve demokratik, adil bir seçimle tamamlanması…
3 BİN KADIN ÖĞRENCİYE BURS
Dilek Kaya İmamoğlu, 5 yıllık dönemde iş ve eğitim hayatında yaşadıklarını da şöyle anlattı: “Yoğun ve tempolu geçti. Beni en mutlu eden gelişme Büyüt Hayallerini projesini hayata geçirmemiz oldu. Projeyle 3 bin üniversiteli genç kıza burs desteği sağlıyoruz. Projeye 2021’de İstanbul Vakfı çatısı altında başladık. Ama bu proje sadece bir burs projesi değil. Gençlerin hayata hazırlık süreçlerinde de yanlarında oluyoruz. Büyüt Hayallerini Gelişim Programı’nda bursiyerlerimiz bir hafta boyunca hem iş hayatına yönelik eğitimler alıyor hem de şirketlerin çalışma alanlarına giderek saha süreçlerini deneyimleyebiliyorlar. Proje kapsamında 40 değerli kalemin, Türkiye’de yaşamış ve yaşamakta olan 40 başarılı kadının hayat hikayesini anlattığı İlham Veren Adımlar kitabımızı çıkardık ve kitabın satış geliriyle de burs fonuna destek sağladık.”
CAM IŞIĞI KESEMEZ
Dilek Kaya İmamoğlu 2022’de liderlik türleri üzerine çalıştığı doktorasını tamamladığını belirterek, “Ekim 2023’te de kadınların iş hayatında karşılaştığı engelleri anlatmak için kullanılan bir kavram olan cam tavan sendromunu ele aldığım yüksek lisans tezimi, “Cam Işığı Kesemez” ismiyle kitap olarak yayınladık” dedi.
2014’ten 2024’e İmamoğlu ailesi
2014 HATIRASI: Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanı seçildiğinde ailesiyle bu pozu vermişti.
Ekrem-Dilek İmamoğlu çifti; çocukları Selim, Semih ve Beren ile 2014 yılından beri her seçim sonrası aile fotoğrafı çektirdi. İmamoğlu ailesinin, 31 Mart 2024 yerel seçim sürecinde kameralara poz vermesinin üzerinden 10 yıl geçti.
2019 HATIRASI: İmamoğlu, İBB Başkanı seçildiğinde başarısını ailesiyle böyle paylaşmıştı.
2024: İmamoğlu, 31 Mart seçimlerine kısa bir süre kala ailesiyle bu fotoğrafı çektirdi.
2014 yılında çekilen ilk fotoğraf ile 2024 yılında çekilen son fotoğraf, ailedeki 10 yıllık değişimi gözler önüne serdi. 2014 yılında yerde oyun oynayan iki küçük çocuk artık büyüdü. Semih üniversiteye hazırlanıyor, Beren ise voleybolcu oldu. Selim de üniversiteyi bitirdi ve iş hayatına atıldı.