Dil Devrimi’nin 92. yılı, Konak Belediyesi ve Dil Derneği İzmir Şubesi iş birliğiyle Konak’ta kutlandı. Atatürk Kültür Merkezi yanında bulunan Türkçe Taşı anıtı önünde gerçekleşen etkinlikte konuşan Başkan Mutlu, “Dilimize sahip çıkmamız, Türkçeyi bir bilim, sanat ve kültür diline dönüştürmemiz gerekiyor” dedi.
Konak Belediyesi, Dil Devrimi’nin 92’inci yıldönümünü Dil Derneği İzmir Şubesi iş birliğiyle Atatürk Kültür Merkezi (AKM) yanındaki parkın içinde bulunan Türkçe Taşı anıtı önünde düzenlediği törenle kutlandı. “Dağım Taşım Yurdum Türkçe” temalı etkinliğe Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu’nun yanı sıra Dil Derneği İzmir Şubesi Başkanı Gürsel Gezen, Konak Belediye Meclis Üyeleri, Yazar Hidayet Karakuş, Yazar Feyza Hepçilingirler, Gazeteci-Yazar Neslihan Perşembe Kulakoğlu, Yazar-Oyuncu Utku Erişik, belediye bürokratları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, şairler, yazarlar, öğretmenler, öğrenciler, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.
MUTLU: DİLİMİZE SAHİP ÇIKMAMIZ GEREKİYORTörende konuşan Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, dilin bir milletin kimliğini, kültürünü ve tarihi yansıtan en önemli unsurlardan biri olduğunu vurgulayarak, “Bu güzel kalabalık için herkese çok teşekkür ediyorum. Dil Devrimi’nin yetiştirdiği iyi öğretmenlerden eğitim almış biri olarak anılarımı anlatarak başlamak istiyorum. Ortaokula başladığımda arı dili yayma koluna girdim ve bu kolda Türk Dili Dergisi çıkarılıyordu. Biz bütün okulu dolaşıp Türk Dili Dergisi’ne aboneliği yapıyorduk ve öz Türkçe konuşuyorduk. Öz Türkçe sözcüklerin dilimize yerleşmesi için çalışan bir koldu. Çok şanslıydım ki benim okuduğum ortaokulda da öğretmenlerimiz hep öz Türkçe konuşuyorlardı. Çocuklarımıza da diline sahip çıkması gerektiğini öğretmek zorundayız. Bu bizim dilimiz, buna çok sahip çıkmamız gerekiyor. Doğru düzgün konuşup yazmayı bilmemiz, Türkçeyi bir bilim, sanat ve kültür diline dönüştürmemiz gerekiyor” dedi.
GEZEN: ÇAĞDAŞ TOPLUM YARATMA DEVRİMİNİN BİR PARÇASITörene katılımından dolayı Başkan Nilüfer Çınarlı Mutlu’ya teşekkür ederek sözlerine başlayan Dil Derneği İzmir Şube Başkanı Gürsel Gezen, Dil Devrimi’nin önemine şu sözlerle vurgu yaptı: “Türkçenin varlığını sürdüren yöneticilerimizin ve belediye başkanlarımızın olmasından dolayı mutluyuz. Çocuklarımız Türkçeyi güzel öğrenmezlerse bizlerin varlığından sonra Türkçemiz gidecek. Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaşlaşma yolunda tek bir devrimi vardır; çağdaş insan yaratmak, çağdaş toplum yaratmak. Dil Devrimi de çağdaş ülke yaratma devriminin bir parçasıdır. Belki de en önemli harcıdır. Dilimizin varlığını, şovence demiyorum; bilinçle, severek, öğrenerek geliştirmeliyiz. 92 yıl, 100 yıla çok az kaldı ama 100 yıllar olsun istiyoruz. Bugün birileri kazandığımız dilin varlığını görmezden gelebiliyorlar. Yabancı dillerden gelen sözcükleri övünerek, belki de bilmeyerek, belki de inatla kazandırmak için, o sözcük dile girsin diye dizilere, filmlere… Hepimiz görerek, bilerek, bilinçle karşı durursak sorunlar çözülecek.”
KARAKUŞ: DİL, DÜŞÜNCE VE BİLGİ DEMEK79. Yunus Nadi Roman Ödülü’nü “Bana Bir Resmini Yolla” adlı eseriyle kazanan Yazar Hidayet Karakuş ise Türkçenin hatalı kullanımından dolayı duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, “Dil düşünce demek, dil bilgi demek. Son yıllarda benim en çok rahatsız olduğum konu; televizyonlardaki, radyolardaki, gazetelerdeki dil. Bir ülkede politika kirlenirse, siyaset kirlenirse bileşik kaplardaki gibi bütün her yere o kirlilik yayılıyor. Türkçemizde bundan nasibini alıyor. Dil Devrimi, Cumhuriyet Devrimlerinin temelini oluşturur. Dil bilinci için önce Türkçe düşünmek gerekiyor. Türkçe düşünmek için bilgi gerekiyor. Türkçe düşünmek için de Türkçenin tadını, güzelliklerini bilmek, yakalamak gerekiyor. Bu nedenle öğretmen yetiştirme konusunda da, eğitim konusunda da büyük bir atılıma gereksinme var. Bu konuda hepimize görevler düşüyor” diye konuştu.
DOLU DOLU ETKİNLİKLERLE KUTLANDIAçılış konuşmalarının ardından İYTEV Yücel Tonguç Okulları öğrencileri ellerinde taşıdıkları Türkçenin önemini vurgulayan atasözlerini seslendirdiler. Yazar-Oyuncu Utku Erişik, Rıfat Ilgaz’ın “Rüşvetin Alamancası” adlı kitabında yer alan “Sıçan Artığı” öyküsünden uyarladığı tek kişilik gösterisiyle etkinliğe renk kattı. Gazeteci-Yazar Neslihan Perşembe Kulakoğlu ise Şair Metin Demirtaş’ın “Yunus Ki Yobazlardan Yakına Yakına” ve “Umutsuzluk Yasak” adlı şiirlerin yanı sıra çocuklar için Mine Ömer’in “Yaşama Sevinci” ve son olarak “Balkonsuz Evler” adlı kendi şiirini seslendirdi. Yoğun katılımla gerçekleşen etkinlik Yazar Feyza Hepçilingirler’in keyifli söyleşisiyle son buldu.