Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, DenizBank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö. hakkındaki ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘zimmet’ iddialarıyla ilgili konuşulan rakamlarla kendilerine iletilenin çok farklı olduğunu söyledi.

Denizbank Bornova Şubesi’nde yeni bir ‘Seçil Erzan vakası’ yaşandı.

Karşıyaka Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyesi ve Karşıyaka Altyapı Basketbol Başkanı olan ve aynı zamanda Denizbank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö., iddiaya göre, yüksek kar vaadiyle fonda ve altın alarak değerlendirmek üzere aralarında Karşıyaka Spor Kulübü’nün 3 yöneticisi ile 2 iş insanından yaklaşık 200 milyon lira topladı. Ancak, topladığı paraları fona yatırmayan, altın da almayan Hatice Ö.’nün parayı üçüncü kişilere gönderdiği ileri sürüldü. Hatice Ö.’nün para topladığı bu kişilere zaman zaman ihtiyaçları kadar para gönderdiği ancak, bir süre sonra dolandırıldıklarını anlayan iş insanları Hatice Ö.’yü şikayet etti. Bunun üzerine Hatice Ö., hakkında gözaltı kararı çıkartıldı.

Denizbank Bornova Şube Müdürü Hatice Ö.

Polis, yüzlerce kişiyi benzer şekilde dolandırdığı ileri sürülen Hatice Ö.’nün yakalanması için çalışma başlattı.

Denizbank da olayla ilgili inceleme başlatarak, müfettiş görevlendirirken, Hatice Ö.’nün bankayla ilişiği de kesildi.

Bu da İzmir’in Seçil Erzan’ı! İş insanlarını dolandırarak 200 milyon liralık vurgun yaptı

İNTİHARA KALKIŞMIŞ

Hatice Ö.’nün evinde çok sayıda ilaç içerek intihar girişiminde bulunduğu ortaya çıktı. Hatice Ö., daha sonra pişman olup, gittiği İzmir Şehir Hastanesi’nde tedaviye alındı. Hayati tehlikesi bulunmayan Hatice Ö.’nün başında polis beklediği, tedavisinin ardından gözaltı işlemi başlatılacağı bildirildi.

DÖVİZ BÜROSU SAHİBİ GÖZALTINA ALINDI

Soruşturma kapsamında Hatice Ö.’nün Karşıyaka Spor Kulübü’nün 3 yöneticisi ile 2 iş insanından aldığı 200 milyon lirayı verdiği öne sürülen döviz bürosu sahibi S.Ç., polis tarafından gözaltına alındı.

HAKAN ATEŞ’TEN AÇIKLAMA: BANKADA BORÇ KAYDI GÖRÜNMÜYOR

Olaya ilişkin Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’ten ilk açıklama geldi. Hamburg’da gazetecilerle düzenlediği sohbet toplantısında konuşan Hakan Ateş, 2002’de satın aldıkları Tarişbank’ın çalışanlarının yüzde 90’ından fazlasıyla yollarına devam ettiklerini, Hatice Ö’nün de bir Tarişbank çalışanı olduğunu belirtti. Hatice Ö’nün ‘annesi ve kendisinin sağlık sorunları nedeniyle borçlu olduğunu’ söylediğini öğrendiklerini aktaran Ateş, şöyle devam etti:

“Söz konusu olayla ilgili haberleri buradan takip ediyoruz. Şu ana kadar ki incelemelerde henüz bankada bir borç-alacak kaydı görünmüyor. Bir bankacılık işlemi mi, değil mi? Bunu savcılıkla beraber Teftiş Kurulumuz inceliyor. Savcılığa, mali polise bilgi verdik. Kara para yönünden araştırılması da gerekiyor. Aynı inceleme sürecini önceki olayda da yapmıştık (Seçil Erzan olayı). Bu ilk olay çıktığında ilk 2-3 saatlik araştırmamız sonucu, müştekilerin verdikleri paralarla ilgili de kameralarımızda bir kayda ya da borç-alacak kaydına rastlamadığımız için zaten bunun bir saadet zinciri olduğu hissiyatı başta uyanmıştı. Gerek BDDK gerek savcılık gerekse bilirkişi bizi teyit etti.

‘RAKAMLAR ARASINDA DAĞLAR KADAR FARK VAR’

Mevcut olayda ise inceleme sürdüğü için henüz bir dolandırıcılık vakası mı ya da zimmet mi bir değerlendirmede bulunamıyorum. Fakat şunu söyleyebilirim ki sosyal medyaya yansıyan rakamlar ve iddialar tamamen hayal ürünü. Teftiş Kurulumuzun bize ilettiği rakamlar ile söz konusu haberlerde yer alan rakamlar arasında dağlar kadar fark var. Yine isimleri kullanılan iş insanları ile de herhangi bir bağlantı görülmemiş olup bunun da üretilmiş olduğu anlaşılmaktadır. İncelemelerin önümüzdeki haftanın başına kadar sonuçlanacağı kanaatindeyim.”

Ateş, zimmet ve dolandırıcılık olaylarının dünyanın her yerinde olduğunu, bu nedenle bankaların milyon dolar primler ödeyerek bu tür zararlarını teminat altına aldığını, sigorta poliçeleri yaptırdığını anlattı.

‘BİRÇOK BANKADA YAŞANIYOR, GÜNAH KEÇİSİ BİZ OLDUK’

Hakan Ateş, şubelerde teftişlerin yılda bir, bazı şubelerde ise iki yılda bir olabildiğini aktararak, diğer bankalarda da bu tür olaylar yaşandığını kaydetti.

Ateş “Biz biraz günah keçisi olduk. Birçok bankada karşılaşılan benzer işlemler basında haber olarak yer bulmazken bizimle ilgili en küçük gelişme enteresan şekilde sosyal medyada yer buluyor” dedi.

‘NE OLDUĞUNU BİZ DE BİLMİYORUZ’

Dünyanın hiçbir yerinde bir şube müdürünün elden para almayacağını, böyle bir yetkisi de bulunmadığını ifade eden Ateş “Son olaydan sonra bankada denetimler sıklaştı. Bunun sonucu olarak da daha sonraki dönemlerde ortaya çıkması muhtemel olan vakaların üst üste tespiti sağlandı. Bir şeyler var ama ne olduğunu henüz tam biz de bilmiyoruz. Savcılığa bildirdik, iddiaları araştırıyoruz. Şube Müdürü’nün ise şu anda hastanede olduğu bilgisi tarafımıza iletildi” diye konuştu.