Demirtaş’ın ardından HDP’den de ‘pazarlık’ iddialarına yanıt!

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, açlık grevlerinin sonlanmasının ‘İstanbul seçimleri öncesi yeni bir çözüm süreci anlamına mı geldiği’ sorusu üzerine, Selahattin Demirtaş’ın söyleşisindeki yanıtını işaret ederek “Demirtaş’ın röportajını ben de okudum, cümlesine aynen katılıyorum. Ne HDP böyle ucuz pazarlıklar yapacak bir partidir ne de şu anda eylemcilerin hayatından daha değerli bir durum yoktur.” dedi.

Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Oluç, konuşmasına yıl dönümü olan 27 Mayıs 1960 darbesini hatırlatarak başladı. Oluç, darbe yargılamaların yapıldığı Yassıada’da ağaçların kesilmiş olduğunu gösteren bir fotoğrafı göstererek, “27 Mayıs yargılamalarından sonra bu ada bugün bu hale getirilmiştir. Bu iktidarın kendi politik geçmişine saygısı yoktur. Kendi politik tarihine saygısı olmayan bir iktidarın gelecek açısından da yaratacağı çözümler sorunlu olacaktır. 40 bin ağaç dikeceğiz demişler! O ağaçlar nereye dikildi bulamadım. Herhalde çiçek fidelerinden bahsediyorlar” dedi.

‘HUKUKİ TALEPLER YERİNE GELDİ’

Oluç daha sonra Abdullah Öcalan’ın avukatları aracılığıyla ilettiği mesajı ile sonlandırılan açlık grevleri ve ölüm oruçlarına dair şunları söyledi: “Bir ay önce ölüm oruçları başlamıştı, neyse ki daha fazla sağlık ve cana tahribata neden olmadan açlık grevcilerinin hukuki talepleri yerine geldi. Biz bu durumdan memnunuz, açlık grevcilerinin taleplerinin yerine gelmesinden de memnunuz. Açlık grevinde ve ölüm orucunda olanların tedavilerine başlandı. Hastane ve cezaevi yönetimlerinden soruna duyarlı davranmalarını bekliyoruz.”

‘KILIÇDAROĞLU’NUN İFADELERİ ÖNEMLİ’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürtçe için yasal düzenlemelerin yapılması gerektiği yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Oluç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sayın Kılıçdaroğlu ‘Kürtçe’nin okutulması, öğretilmesi konusunda bir yasal düzenleme konusu bu Parlamento’da yapılmalıdır’ demiş. Biz bu ifadelerin önemli olduğunu düşünüyoruz. Evet çözüm yeri Meclis’tir. Meclis çatısının işaret edilmesini önemsiyoruz. Sadece anadili değil, kimlik ve kültür konularının çözümünün yeri de Meclis olmalıdır. Bunu önemli buluyoruz ve umuyoruz ki iktidar ve muhalefet partilerinin katılımı ile bu tür sorunlar çözülebilmelidir. Daha önce bu tür sorunlar çok tartışılmış, komisyonlar kurulmuştu. Tekrardan adım atılması Meclis’in itibarını ve güvenilirliğini arttırabilir.

‘SAYIN ÖCALAN MÜZAKERE SÜRECİ OLMADIĞINA İŞARET ETTİ’

HDP Grup Başkanvekili Oluç, açlık grevlerinin sonlanmasının ‘İstanbul seçimleri öncesi yeni bir çözüm süreci anlamına mı geldiği’ sorusu üzerine ise şöyle konuştu: “Bu sorularla bir haftadan uzun süredir muhatap oluyoruz. Bir vekilimizin yaptığı açıklama bağlamından koparılarak haberleştirilmiş. Ali Kenanoğlu’nun söylediği açlık grevleri ve ölüm oruçlarının herhangi bir kişinin hayatına zarar gelmeden sonuçlandırılması gerektiği yönündedir. Doğrudur, Adalet ve Sağlık Bakanlıkları ile bu tür görüşmeler yapıldı, sonuç alınmak isteniyordu. Bunun çözüm süreci veya ona benzer bir durumla alakası yoktur. Daha çok açlık grevlerinin bitirilmesine yönelik atılan adımlarla ilgilidir. Demirtaş’ın röportajını ben de okudum, cümlesine aynen katılıyorum. Ne HDP böyle ucuz pazarlıklar yapacak bir partidir ne de şu anda eylemcilerin hayatından daha değerli bir durum yoktur. Böyle bir konu değil. Kimi iyi niyetli kimi kasıtlı ama bizim açımızdan konu açlık grevlerinin herhangi bir insanın sağlığına zarar gelmeden bitirilmesiydi. Neyse ki bu konuda adım atıldı. Hukukun herkes için işlemesi önemli bir adımdır. Muhatapları da bunu söyledi. Hem iktidar yetkilileri yaptıkları açıklamalarda bu konuya nasıl baktıklarına işaret ettiler hem de Sayın Öcalan, avukatları ile yaptığı açıklamada konunun müzakere süreci olmadığına işaret etti.