Davutoğlu: Sezgin Baran Korkmaz bu ülkede yargılanmalı, aksi takdirde…

Yayın tarihi: 24 Haziran 2021 Perşembe 5:04 pm - Güncelleme: 24 Haziran 2021 Perşembe 5:41 pm

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, Sezgin Baran Korkmaz’ın Türkiye’de yargılanması gerektiğini belirterek “Aksi takdirde bu aziz ülkeyi, yine yurt dışındaki mahkemelerde suçlu duruma düşürecek gelişmeler olabilir” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Konya’da Ereğli ilçe binasının açılışında konuştu. Davutoğlu, Süleyman Özışık’ın FETÖ yargılamaları ile ilgili birçok kişinin dosyasını İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya götürdüğü yönündeki sözleri için, “Bu ne demek biliyor musunuz? Hani FETÖ diye bir yapı vardı, paralel yapı diyorduk. İşte bu da paralel hukuk. Bir gazeteci kendisini hukuk yerine koyup gidip İçişleri Bakanı’ndan ve Adalet Bakanı’ndan davaları durdurabilecek güce sahipse işte buna ‘Paralel yapı’ denir” ifadelerini kullandı.

Kara para aklama suçlamasıyla ABD’nin talebiyle Avusturya’da tutuklanan Sezgin Baran Korkmaz’ın Türkiye’de yargılanması gerektiğini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:

Şu anda yurtdışında kaçak bir iş adamı, sözüm ona iş adamı. Sezgin Baran Korkmaz. Birtakım açıklamalar yapmaya başladı. ‘Gazetecileri maaşa bağladım, benden 10 milyon Euro istedi bir gazeteci’ diyor. Şu anda Avusturalya’da tutuklanmış, bu kişi arkadaşlar. 30 Eylül’de Türkiye’de yurt dışına çıkma yasağı kaldırılıyor. İddia o ki; aralık ayında İçişleri Bakanı bunu çağırıyor, uyararak yurt dışına çıkmasını sağlıyor. Ortada bir iddia var. İçişleri Bakanı şu ana kadar bu iş adamıyla olan, bu suçluyla olan, bu kara para aklayan kişiyle ilişkisi hakkında bir açıklama getirmedi. Sayın Cumhurbaşkanı da susuyor. Şimdi uyarıyorum tekrar; bu Sezgin Baran Korkmaz’ın da Türkiye’de yargılanması lazım. Gıyabında, hemen hukuki işlem başlatılması lazım. Aksi takdirde; bu aziz ülkeyi bu onurlu devleti yine yurt dışındaki mahkemelerde suçlu durumuna düşürecek gelişmeler olur. Bir kez daha söylüyorum; kim bu ülke aleyhine çalışmışsa, kim bu ülkenin parasını pulunu talan etmişse; kim bu ülkenin kaynaklarını tüketmişse hepsinin karşısında Toroslar gibi duracağız.

“BU DA PARALEL HUKUK”

Bir gazeteci çıkıyor diyor ki; ‘binlerce soruşturmaya uğramış bir kişi için dosyaları İçişleri Bakanı’na Adalet Bakanı’na verdim. Ve onları mahkemelerden kurtardım.’ Bu ne demek biliyor musunuz? Hani FETÖ diye bir yapı vardı, paralel yapı diyorduk. İşte bu da paralel hukuk. Bir gazeteci kendisini hukuk yerine koyup gidip İçişleri Bakanı’ndan ve Adalet Bakanı’ndan davaları durdurabilecek güce sahipse işte buna ‘paralel yapı’ denir.

“İZİN VERMEYECEĞİZ”

Hazine kaynağını bitirdiler, Merkez Bankası rezervini bitirdiler, yetmedi Kırıkkale’de silah sanayimizin merkezi olan Makine Kimya Endüstrisi’nin tesislerini özelleştirmeye çıkarıyorlar. Bu milletin en stratejik tesislerinin 3-5 kuruşa yağma edilmesine asla izin vermeyeceğiz.

“İKİLİĞİN ORTAYA ÇIKMAMASI İÇİN YOLA ÇIKTIK”

“Şu anda iki grup var bu aziz ülkede. Bir grup; ürün alım fiyatları; Türk lirasından olan ve her geçen gün bu ürün alım fiyatları eriyen ve ‘Bir daha hasat mevsimini görür müyüm?’ diye Türk lirasıyla malını satmaya çalışan çiftçilerimiz. Diğerleri ise; aylık on binlerce, yüz binlerce dolar alan birtakım milletvekilleri. İki kesim var; işte buradaki esnaflarımız gibi. Akşam birkaç yüz lirayla ‘Acaba eve helal rızık götürebilir miyim?’ diyen esnafımız, diğer tarafta on milyonlarca Euro’luk birtakım rüşvetlerle dolu gazeteciler. İşte biz bu ikiliğin ortaya çıkmaması için yola çıktık.”