- Ben, Türk Silahlı Kuvvetlerin’nin Kemalist bir kurum olduğuna inanmıştım. 12 Mart sürecinde şunu gördüm. Silahlı Kuvvetler, sermayenin silahlı kuvvetlerine dönüştü. Benim Kemalist devrimci bildiğim Silahlı Kuvvetler bütün devrimci aydınları tutukladı, Ziverbey Köşkü’nde işkence yaptırdı. Dahası, devrimci gençleri idam ettirdi. Kemalist Silahlı Kuvvetler imgesi, 12 mart sürecinde paodır küldür, acı vere vere yıkıldı.
- -Benim yanımda benden çok devrimcilik yapan birçok kişinin ajan olduğunu şaşkınlıkla izledim.
- Yazılarının altını çize çize okuduğum kimi solcuların liberalleştiğini korkuyla gördüm. Korkum onlara benzemekti.
- Kapitalizmin albenisine, ödüllerine, parasına, bol ışıklı evlerine karşı koyabilmek için sağlam bir zorunluğu olduğuna inandım.
- Sağlam bir bilinç için, doğru bir ideolojinin zorunlu olduğunu öğrendim. Doğru ideoloji, sağlam bilinç, felsefeyle estetik çalışmaya başladım. 28 Yaşında başladığım bu çalışma yarım yüzyıldır sürüyor.
- .. ideolojimi berktiğim için hiçbir burjuva, küçükburjuva akımları, beni etkileyemedi.
- Gelecek Yazı
- Faşist 12 Eylül’de yazın
Cumhuriyetimizin 100. yılında romanımız-V
Ayıklamalar Dönemi
12 Mart faşizmi, ilericileri, Kemalistlerii, sosyalistleri, bütün kurumlardan ayıkladı. Sermaye sınıfı için eleştirisiz, çelişkisiz, sessiz bir ortam oluşturuldu.
İnsana geldikte... yalnızca yaşanan an önemsettirildi. Gelecek... güzel günler umudu kesildi. İlericiliğin, Atatürkçülüğün, solculuğun bu ülkede sözü olamaz. Gündelik yaşamınla yetin.
Gerici, faşist, islamcı ideolojiyle toplum çembere alındı. Şimdi, bu gerici, faşist, islamcı ideolojinin, güdümlü yazarlarca, blinçlere sızdırılması gerekir. Sanatta Star Sistemi’nin işlevi budur.
12 Mart’ta Sanatta Star Sistemi
12 Mart’ın gerici, faşist, islamcı ideolojisini bilinçlere sızdıran yazarlara güdümlü yazarlar diyorum.
12 Mart’ın güdümlü yazarları... Adalet Ağaoğlu, Selim İleri, Pınar Kür, Erdal Öz, Kemal Tahir, Bilge Karasu, Oğuz Atay.
Adalet Ağaoğlu
Adalet Ağaoğlu’nun “Bir Düğün Gecesi” için şöyle der Medet Turan, “Roman, devrimci hareketinin 12 Mart’ta yediği ağır darbeyi anlatır, küçük burjyva sosyalistlerinin kapıldığı umutsuzluğu yansıtır. Romanın verdiği mesaj, mücadelenin anlamsızlığı ve boşluğudur. Yazar karakterleri kendi bunalımları içinde mutlalaştırmaya çalışır. Tüm aydınlar hiçliğe düşer, tüm devrimciler söner. Karakter bulundukları sınıfın genelini yansıtmadıkları için, dip de olamamışlardır.” (Medet Turan, İnsancıl, 2022, Y-91)
Selim İleri
“Her Gece Bodrum”, Selim İleri’nin romanı. Medet Turan bu roman için şöyle der, “Sonuç olarak roman,yazarın kendi ideolojik çöküşünün göstergesi olduğu söylenebilir. İnsanın hiçliği, yalnızlığı, değersizliği, edilginliği mutlaştırmaktadır. Romanda insani ve toplumsal mücadelenin boşluğu, insana güvensizlik okunmaktadır.”(Turan age, Y-100)
Pınar Kür
Pınar Kür’ün “Yarın Yarın” adlı romanı. Bu roman için Recep Çititbel şöyle der, “12 Mart 1971 rejiminin amaçları romanda anlatılır, gösterilmez. Yazar, romanda daha çok konu mankeni olan dört ana karakterler üzerinden, özne nesne bütünselliği kurmadan 1970 Türkiye’sini ele alır. Yazarım hem bakış açısı hem de ele aldığı karakterleri ele alışı sorunludur. Bu tiplerin inişli çıkışlı yaşamlarını, yazar abartılı, öznelci, rastgele bir biçimde ele alır. Yüzeysel dar bir anlatımla roman yazılmıştır. Bu bağlamıyla, estetik değerden yoksundur roman. Yazara, ün kazandırmış olsa da toplumsal gerçeklikten uzak, postmodernizmin idealist yansımasının öznelciliği görülür romanda.” (Recep Çitikbel, Tomanda Estetik Kalkışma 4., Yarın Yarın, İnsancıl Yayınları 2022, Y-411)
Erdal Öz
Erdal Öz, Yaralısın romanında bireyciliği aşamamış. Bireyci bakıştan dolayı, hem işkence yapanlar hem işkence görenler belirsiz. İşkencenin politik yanı görülmemiş. Dahası, işkence soyutta kalmış. İşkence görenlerin politik savaşımı gözardı edilmiş. Roman gerçekçi yöntemle yazılmamış.
Sanatta Star Sisteminin Eleştirmenleri
Fethi Naci, Mehmet H. Doğan, Memet Fuat, Murat Belge, Hilmi Yavuz, Ahmet Oktay, Eniz Batur, Tahsin Yücel
12 Mart’ta Gerçekçi Yazan Yazarlar
Kemal Bekir, Sevgi Sosyal
Kemal Bekir
Sevim Kahraman bu roman için şöyle der, “Kemal Bekir’in ‘Kanlı Düğün’ adlı romanı, 12 Mart 1971 darbesinden sonra bu dönemi ele alan az sayıdaki gerçekçi romandan biridir.” (Sevim Kahraman, Romanda Estetik Kalkışma-4, Kanlı Düğün, İstanbul, Y-1)
Sevim Kahraman, Kanlı Düğün’ü şöyle betimler,” 12 Mart darbesinin ardından insan avına dönüşen faşizan uygulmalar anlatılır. Bu anlatımla, cahil, yoksul işçi takımından insanlarla, feodalite ile kapitalizm arasına sıkışmış kasaba insanları ve büyük kentlerde yaşayan kendine yabancılaşmış insanlar tipikleştirerek aralarındaki ilişki de nedensel bağlar kurularak verilir.” (Kahraman, age,Y-1)
Sevgi Soysal
Sevim Kahraman, Sevgi Soysal’ın Şafak adlı yapıtı için şöyle der, “Sevgi Soysal’ın Şafak adlı romanı 12 Mart 1971 darbesinden sonra bu dönemi ele alan az sayıdaki gerçekçi romanlardan biridir.” (Sevim kahraman, Romanda Estetik Kalkışma,Şafak, İnsancıl, 2022, Y-33)
Sevim Kahraman, Şafak için şunları söyler, “12 Mart 1971 darbesinden sonra gelen sıkıyönetimin ülkemizin aydın kuşağını nasıl ezip geçtiğini anlatır. Sevgi Soysal’ın kendi yaşamından yola çıkarak yazdığı roman, tarihi gerçeklere nesnel bakar.” (Kahraman, age,Y-33)
12 Mart Döneminde Gerçekçi Eleştirmenler
Asım Bezirci, Zühtü Bayar
Faşist 12 Mart’ın Öğreticiliği
12 Mart faşist vuruşu başladıkta ben 28 yaşındaydım.12 Mart sürecinde neler öğrendim.