CHP Genel Başkan Yardımcısı Çeviköz, "Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e yönelik politikalarının, bir yandan KKTC'nin haklarını gözetirken, bir yandan da Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki yalnızlığını ortadan kaldıracak şekilde yürütülmesi gerekmektedir" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun, KKTC makamlarıyla yaptığı görüşmelerde, "Kıbrıs sorununun mevcut durumunun, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin değerlendirme raporunun, ekonominin, Doğu Akdeniz'de enerji denklemi ve bunun Kıbrıs üzerindeki etkilerinin" ayrıntılı bir şekilde değerlendirildiğini aktaran Çeviköz, şunları kaydetti:
"Geçen yıl Crans Montana'da bir sonuca ulaşamayan görüşmelerin yeniden başlaması için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin yeni özel temsilcisinin bazı çabalarının olduğu gözden kaçmamaktadır. KKTC makamlarının bu çabalar karşısındaki yaklaşımları CHP tarafından desteklenmektedir. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Akdeniz'de doğal gaz aramaları için izin verdiği yabancı şirketlerin çalışmalarına başlaması önemli bir endişe kaynağıdır. Bu şirketlerden birinin Türkiye'nin Ortadoğu'da ilişkilerinin iyi olmaya devam ettiği yegane devlet olan Katar'a ait olması karşısında AKP iktidarının gereken tepkiyi göstermediği düşünülmektedir."
Son zamanlarda İsrail, Mısır, Güney Kıbrıs ve Yunanistan arasında Doğu Akdeniz doğal gazının Batı Avrupa'ya ihracı konusunda sıklaşan görüşmeler ve üzerinde çalışılan projelerin, Türkiye'nin bölgesel enerji denkleminde giderek dışlanmakta olduğunu gösterdiğine işaret eden Çeviköz, bu gelişmede, Kıbrıs sorununun çözüme kavuşamamış olması kadar, Türkiye'nin Mısır ve İsrail ile ilişkilerindeki gerilemenin ve bu iki ülkede büyükelçi bulundurmamasının da payı olduğunu ifade etti.
Çeviköz, CHP'nin uluslararası ilişkilerde diyaloğun ve diplomatik temsilin önemine inandığı ve bunu savunduğu için bu eksikliğin en kısa zamanda giderilmesini önemsediğini vurguladı.
Kılıçdaroğlu'nun KKTC ziyaretinde, Kıbrıs'ın geleceği için CHP'nin adil, yapıcı ve kalıcı sonuç getirmeye yönelik çabaları desteklediğinin altını çizdiğini aktaran Çeviköz, şu değerlendirmede bulundu:
"Kıbrıs adasının doğal kaynaklarının, adada haksızlığın ve ayrışmanın değil, barışın ve çözümün unsuru olarak görülmesi şarttır. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e yönelik politikalarının, bir yandan KKTC'nin haklarını gözetirken, bir yandan da Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki yalnızlığını ortadan kaldıracak şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Önümüzdeki dönemde, Kıbrıs ile ilgili gelişmeler bu anlayış doğrultusunda yakından takip edilmeye devam edilecektir."
Muhabir: Oğuzhan Poyrazoğlu