Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Tunceli Belediyesi ve Ovacık Belediyesi’ne kayyım atanması üzerine heyet görevlendirdi.
Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, Ankara Milletvekili Aliye Timisi Ersever, PM üyesi Saniye Barut, eski Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu'nun yer aldığı heyet Ovacık Belediyesi'ne geldi.
Polisle konuşan Sezgin Tanrıkulu, "Bu barikatlara gerek yok. Sizden isteğimiz Ovacık halkı adına bu barikatları kaldırmanız. Bunlara hiç gerek yok. Dolaysıyla belediye önünde açıklama yapacağız. Ama tabi ki biz buradayız belki birkaç güne ayrılacağız ama bu barikatlar biz gitmeden kaldırılsın. Yurttaşlarımız belediye hizmetlerini, belediyeye gelerek giderek karşılasınlar. Görevine devam eden belediye meclis üyeleri var. Dolaysıyla bu uygulamadan bağımsız olarak biz bu görüntünün mümkünse şimdi ama gitmeden kaldırılmasını istiyoruz. Biraz sonra da belediye önünde açıklama yapacağız. Ona da engel olunmamasını istiyoruz." dedi.
'KAYYIM UYGULAMASI HALKIN İRADESİNİN GASPIDIR'
Ovacık Belediyesi önünde açıklama yapan Tanrıkulu şu ifadeleri kullandı:
"Son derece üzgünüz. Hepimize geçmiş olsun demiyorum çünkü bu bizim kabul edeceğimiz bir uygulama değil. Bunun bilinmesini isteriz. Kayyım uygulaması halkın iradesinin gaspıdır. Kayyım uygulaması demokrasiye karşı darbedir. Kayyım uygulaması seçme ve seçilme hakkının da açıkça halkın elinden alınmasıdır.
AKP bir siyasal tercih olarak 2016 yılında şeytanın aklına gelmeyen, 1980'de darbecilerin bile aklına gelmeyen bir düzenlemeyi parlamentodan geçirmeye çalıştı, parlamentodan geçiremeyince daha sonra 15 Temmuz darbe girişiminin Allah'ın lütfu olarak saydığı için elde ettiği kararnameyle 2016 yılında bu kayyım düzenlemesini mevzuata soktu. Başından beri karşı çıktık. 2016 yılından bu yana üç kezdir bütün bölgede ve bu dönemde İstanbul'dan başlayarak bütün bölgede uygulamaya çalışıyorlar.
'BU BELEDİYE OVACIK HALKININDIR'
Değerli arkadaşlar bu belediye sizindir, Ovacık halkınındır. Ovacık halkının sandıkta tecelli eden oluşan iradesidir.
Bu bariyerleri kaldıracağız bunun da bilinmesini istiyoruz. Biz Ovacık Belediyesi'nin bu şekilde tutuklanmasını da halktan soyutlanmasını da kabul etmiyoruz. Bizim belediye başkanımızın işlediği herhangi bir suç yok. O mahkeme kararını da buradan ben Sezgin Tanrıkulu olarak söylüyorum; tanımıyoruz. Sesimiz buradan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne de gidiyordur herhalde. Kendisinden çok daha tecrübeli avukatlarız burada. Bu kararların nerede verildiğini ve nasıl açıklandığını da biliyoruz. Adil bir yargılama süreci olmadığını soruşturmanın talimatla başladığını biliyoruz.
'BUNUN ADI SİYASİ DARBEDİR'
Anayasada masumiyet karinesi var. Hiç kimse bir mahkeme kararıyla kesinleşmeden suçlanamaz. Bunun demokraside yeri yok. Bunun adı siyasi darbedir. Darbe sadece tankla topla, askeri güçle yapılmaz. Ele geçirdikleri sivil iradeyle anayasaya aykırı davranıyorlarsa bu da siyasi darbedir. Bu darbeye karşı halkımızla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz."
Tanrıkulu'nun açıklamasının ardından Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül söz aldı. Sarıgül'ün açıklamasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Arkanızda gördüğünüz şu belediye Türkiye'nin en pırıl pırıl belediyesidir. Kurulduğu günden bu güne hiç borçlanmamış. Borçlanmama sebebi ise burada görev yapan yoldaşlarımız, bizler, bir kuruşunu israf etmediğimiz içindi. Belki yarın buraya gelecekler birçok saçmalık ortaya atacaklar, birçok borçtan harçtan söz edecekler. Bunların hepsinin yalan olduğunu buradan bilmenizi istiyorum.
Ben 12 yıldır bir örgüt üyesiysem vali neden benimle oturdu, neden bu suçu işledi? Devlet erkanı neden benimle bu işleri yaptı? Bugün bizi kameraya alan polis arkadaşlar çocuklarını, eşlerini neden bizlere teslim ettiler? Bizler neden birlikte kol kola girerek bu ilçenin güzel işleri için ortaklık yaptılar?
Ama tabi bir yerden bastılar düğmeye hem Ovacık'ı hem de CHP'yi aynı anda cezalandırıp Türkiye'nin her yerinde kulağa hoş gelen 'DEM'e kayyım atanır' cümlesini CHP için de meşrulaştırmak için böyle bir çaba içine girdiler. Niye artık o gerici kafalarıyla bu bloğu yenemiyorlar.
'ARKAMDAKİ KİŞİ SADECE BİR HIRSIZDIR'
Şu barikatlar bu halkın tamamını kin ve nefrete sürüklüyor. Suç işliyorsunuz. Arkamdaki kişi sadece bir hırsızdır. Bana ait olanı bu halka ait olanı çalmıştır. O bir hırsızdır. Siz dünyanın neresinde gördünüz ki vekil aslından daha yüce olsun. O bir vekildir, kim oluyor ki bir halkın emeğini sömürmeye çalışıyor, bu halka ait olan belediyeyi iradeyi yok etmeye çalışıyor? Bizim itirazımız buna.
'SAVCININ EMRİYLE KALDIRDIĞIMIZ CENAZEYİ BİLE SUÇ UNSURU HALİNE GETİRDİLER'
Bir yerde savcının emriyle kaldırdığımız cenazeyi bile suç unsuru haline getiriyorlar. Götür kendin kaldır o zaman. Rica ediyorsun bizden güvenlik yok, sınırlarının dışında müdahale et diyorsun müdahale ediyoruz, rica ediyorsun bölgeye giremiyoruz destek ver diyorsun, rica ediyorsun polis vadiden geçemiyor beraber götür diyorsun. Savcın hakimin bir şeye maruz kalınca siper olan bu halka bu reva görülür mü? Derhal bu tavrınızdan vazgeçin."
