Ömer Çelik, AKP’li Bulu’nun Boğaziçi’ne rektör olarak atanmasını böyle savundu

Yayın tarihi: 4 Ocak 2021 Pazartesi 7:05 pm - Güncelleme: 4 Ocak 2021 Pazartesi 7:08 pm

AKP’li Cumhurbaşkanı adayı tarafından Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanan AKP’li Prof. Dr. Melih Bulu’nun öğrenciler tarafından protesto edilmesinin ardından AKP’den ilk açıklama geldi. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, “Bir insanın siyasi kimliği olması suç değildir” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken AKP Sözcüsü Ömer Çelik’ten açıklamalar geldi.

“BU DOĞRU BİR İŞ DEĞİL”

Gündeme ilişkin gelişmeleri değerlendiren Çelik, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan ve daha önce de AKP’den Milletvekili Aday Adayı olan Prof. Dr. Melih Bulu’ya yönelik tepkilere ilişkin konuştu. “Bir insanın siyasi kimliği olması suç değildir ki” diyen Çelik
“Rektör olarak atanan hocamızın siyasi kimliği üzerinden bir tartışma yürütülüyor. Şimdi isim vermek istemiyorum, geçmişte bir Boğaziçi Rektörünün ANAP’a danışmanlık yaptığı biliniyor, SHP’ye yakınlığı biliniyor.” ifadelerini kullandı.

AKP’li Bulu’nun rektör olarak atanmasına tepki gösteren öğrencilerin Boğaziçi Üniversitesi’ni temsil etmediklerini iddia eden Çelik, şunları söyledi:

“Görüyorum ki onları temsil etmeyecek bazıları öğrenciler eyleme çağrı yapıyor Biraz önce gördük, bu eylemde öğrencilerin nasıl davranması gerektiği, telefonlarına şifre koymalarını söylüyorlar, uzun saçlı olanların saçlarını topuz yapmaları şeklinde bir takım akıllar veriyorlar. Bu akılları vererek mi Boğaziçi’yi yüceltecekler? Bundan sonra yapılması gereken nedir? Akademik hedeflere ulaşmak, idari hedeflere ulaşmak, oradaki öğrencilerin hayatla ilgili ideallerine kavuşmaları için faaliyet göstermek ve buna yardımcı olmaktır. Boğaziçi Üniversitesi şu ya da bu grubun değil, milletimizin hepsinin. Birileri çıkıp da biz ve onlar, bizim özerk alanımız ve buna müdahale ettirmeyeceğimize dair eylem planımız gibi bir şey yapıyorlar. Bu doğru bir iş değil.”

“BU BİR DARBE ÇAĞRISIDIR”

Çelik’in konuşmasından satır başları ise şöyle:

“İktidarı seçimsiz nasıl götüreceksiniz? Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Bu açık şekilde vesayet çağrısıdır, darbe çağrısıdır, askeri müdahale çağrısıdır. Bu bir suçtur, bu utanılması gereken bir yaklaşımdır. Ama buna rağmen bu üsluba devam ettiler. Kazara yapılan şeyler mi diye düşündüğünüzde, kazara yapılmadığını da görüyorsunuz. Esasında demokrasiyi vitrin süsü haline getirerek arkadaki vesayet zihniyetinin en uygun zamanda kriz zamanlarında nasıl fışkırdığını hep beraber görüyoruz.”

“KİNİ TAHRİK ETMEK NASIL İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ OLUYOR?”

“2020 yılının son faşist saldırısı CHP’li Fikri Sağlar’dan geldi. Türbanlı bir hakimin ben adaleti sağlayacağına inanmıyorum diyor. Sosyal medyadan demokrat arkadaşlar tepki gösterdiler. Birisinin dininden bahsederek AB’de, şu dinden olan hakimin ben adaleti sağlayacağına inanmıyorum dese nasıl bir tavır ortaya koyulur? Sonra diyor ki, ‘Bu bir ifade özgürlüğü’ Ne zamandan beri kini tahrik etmek ifade özgürlüğü oluyor? Cumhuriyetin ideali kadınları okutmaktır, kadınların kamusal alana çıkmasıdır kimlikleri ne olursa olsun. Bu bakımdan kadın haklarının bu mücadelesi verilirken, mevcut siyasi liderler içerisinde hiç kimse Cumhurbaşkanımıza yaklaşamaz”

Kayyuma karşı çıkan Boğaziçi öğrencilerine polis müdahalesi