Bir mahkeme kararının anatomisi!

OPERASYONUN ASIL HEDEFİ!

Yukarıdaki ilkesel tutumu ortaya koyduktan sonra olaya biraz daha yakından bakabiliriz; 1-İmamoğlu hakkında verilen kararın esas olarak hedefinin hem İstanbul’u hem de 2023 seçimlerini almak –buna çalmak da diyebiliriz- olduğu açıktır. Bu karar, eğer kesinleşirse, sanıldığı gibi İmamoğlu’nun 2023 seçimlerinde aday olmasını önleme amaçlı değildir. Asıl amaç, İstanbul’u muhalefetten koparmaktır. Çünkü, Erdoğan’ın da sıkça tekrarladığı gibi, “İstanbul’u alan Türkiye’yi de alır” denklemine inanılmaktadır. Bu denklemin, en azından düzen siyaseti bağlamında büyük ölçüde doğru olduğu da bellidir. 2-Siyaset ortamını düzenlemeye çalışan bu mahkeme kararı, eğer onaylanırsa, İmamoğlu bir buçuk yıl sonra yapılacak yerel seçimlerde de aday olamayacaktır. Ben bu nedenle asıl amacın, hem İstanbul’u almak hem de gelecek yerel seçimlerde İmamoğlu’nun aday olmasını önlemek olduğunu düşünüyorum. Çünkü, AKP liderliği, Millet İttifakı’nın/Altılı Masa’nın adayının Kemal Kılıçdaroğlu olacağını tahmin ediyor. Tersi düşünülemez. Bu nedenle, CHP ve Millet İttifakı’nın gücünü kırarak seçimlere gitmeyi hedefliyor. 3-Dolayısıyla; asıl hedefin Kılıçdaroğlu olduğunu söylemek abartılı olmayacaktır. Çünkü, söz konusu mahkeme kararının bozulması halinde, İmamoğlu’nun aday yapılması yönündeki baskının alabildiğine artacağını, CHP yönetiminin bu baskıya karşı direnemeyeceğini tahmin edebiliriz. Bu durumda, İmamoğlu eğer aday olursa zaten seçime üç ay kala görevinden ayrılmak zorundadır. Son üç ay İstanbul Büyükşehir Belediyesi AKP’nin eline geçecektir. Bu süre bir dizi operasyon için yeterlidir. Yazının tamamını okumak için tıklayın.