Berkin Elvan duruşması 8. kez ertelendi: polisler yine ‘hatırlamıyor’

Yayın tarihi: 28 Kasım 2018 Çarşamba 11:07 am - Güncelleme: 28 Kasım 2018 Çarşamba 11:07 am

Gezi Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle başından yaralanan ve 269 günlük yaşam mücadelesinin ardından yaşamını yitiren Berkin Elvan davasında sekizinci duruşma bugün görüldü. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 23 Ocak 2019’a erteledi.

Gezi Direnişi sırasında Okmeydanı’nda polisin gaz fişeğiyle katledilen Berkin Elvan’ın 9. duruşması başladı.

İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülen davayı izlemek üzere, HDP milletvekilleri Ahmet Şık, Oya Ersoy ve Dilşat Canbaz Kaya, Cumartesi Annelerinden Hanife Yıldız da salonda.

Geçtiğimiz duruşma bilirkişi raporunun yenilenemesi talep edilmişti, fakat raporun yetişemediği ifade edildi.

2013 yılında çevik kuvvet olarak görev yapan Davut Arslan tanık olarak ifade veriyor. Arslan ifadesinde “Bize verilen eğitimlerde gaz fişeğinin 45 derecelik açıyla havadan atılması öğretilir, yerden sektirilirse insanlar ayaklarından yaralanabilir” dedi.

Aynı dönemde sanık polis Fatih Dalgalı’yla aynı birimde Çevik Kuvvet olarak görev yapan İsmail Saltuk Seki’nin ifadesine geçildi. Seki, Dalgalı’yı tanımadığını ve hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.

GÜLSÜM ELVAN SALONU TERK ETTİ

Seki’nin ifadesinde hiçir şey hatırlamadığını öne sürmesine öfkelenen anne Gülsüm Elvan, “Yalan söylüyorsunuz katiller” diyerek salonu terk etti.

Katledilen Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan söz aldı. Elvan, ” 2-3 sene beraber çalıştığı ekipteki bir kişiyi bir insan nasıl tanımaz? Burada yalan söyleniyor. Madem yalan ifade verecekler bizi sürekli buraya çağırıp tekrar tekrar mezara sokmayın. Benim yüreğim yanıyor, ben adalete açım” diyerek tepki gösterdi.

TANIK POLİSLERİN HİÇBİRİ SANIĞI TANIMIYOR!

Aynı dönem Çevik Kuvvet polisi olarak görev yapan Taner İnik SEGBİS aracılığıyla tanık olarak davaya bağlandı. İnik, görüntülerdeki kişiyi Fatih Dalgalı’ya benzetemediğini söyledi.

İnik’ten sonra söz alan tanık polis Sertaç Hardal ve Murat Yavuz da sanık polisi hiç tanımadığını iddia etti.

O dönemde Fatih Dalgalı’yla aynı grupta olmasına ve grup şefi olmasına rağmen Dalgalı’yı tanımadığını söyleyen tanık Ferdi Baykal ifade veriyor. Baykal’ın ifadesi üzerine Sami Elvan salonu terk etti. Baykal, görüntülerin izletilmesi üzerine sanığı simaen tanıdığını söyledi.

‘ZET SİLAHI GRUP KOMİSERİ TALİMAT VERMEDEN KULLANILAMAZ’

Fatih Dalgalı’yla aynı dönem grup şefi olarak görev yapan tanık Yusuf Uyanık’ın ifadesi dinleniyor. Uyanık, “Fatih Dalgalı’yla aynı gruptaydık ama Dalgalı’nın görevini hatırlamıyorum, kendisini simaen tanıyorum. Fotoğraf ve görüntülerdeki kimseyi Dalgalı’ya benzetemedim” şeklinde konuştu.

Elvan’ın avukatı Çiğdem Akbulut’un “Grup şefi ne iş yapar?” sorusu üzerine ise Uyanık şöyle dedi:

“Grup şefi grubun nizam içerisinde hareket etmesinden sorumludur. Yeni gelen arkadaşlara ne yapılması gerektiğini söylüyorduk. Grup komiserinin talimatlarını gruba iletiyorduk. O dönemde komiser başımızda mıydı, değil miydi hatırlamıyorum. ZET silahı grup komiseri talimat vermeden kullanılmaz.”

Avukat Can Atalay söz aldı. Atalay, sanık polisi tanımadıklarını söyleyen tanıklara ithafen “Sizce Gezi süreci boyunca, bu kadar önemli bir dönemde görev yaptığınız grup arkadaşlarınızı tanımamanız normal mi?” diye sordu.

‘GRUP ŞEFİ YALANCI TANIKTIR’

Grup şefi Yusuf Uyanık ise, Atalay’ın “Size İstanbul’da spor salonunda görüntüleri izlettiler mi?” sorusu üzerine görüntülerin izletilmediğini iddia etti. Atalay, belgelerde imza karşılığı görüntülerin izletildiğini söyleyerek “Yusuf Uyanık yalancı tanıktır” dedi. Gülsüm Elvan tekrar salondan çıktı.

O dönemde çevik kuvvette gaz fişekçisi olarak görev yapan tanık polis Ali Çiçek “Fatih Dalgalı’yı tanımıyorum, fotoğraflardakiler o mu bilmiyorum” dedi. Hakimin ZET tüfeğini nasıl kullanıyorsunuz sorusu üzerine Çiçek, “Gaz fişeğini genelde yerden sektiriyorduk. Havadan pek sektirmiyorduk” şeklinde cevap verdi.

Tanık Mehmet Akif Yıldız’ın ifadesi dinlendi, Fatih Dalgalı’yla aynı grupta yer almadığını ve kendisini tanımadığını söyledi.

SEGBİS’le bağlanacak olan bir sonraki tanığın ifadesi mahkemede boş salon bulunamadığı için alınamıyor.

Bir sonraki tanığın ifadesi de SEGBİS’te çıkan sorun sebebiyle alınamıyor. Hakim, avukatları dinlemeye başladı.

‘SİYASİ İKTİDAR AÇIK ŞEKİLDE DELİL KARARTIYOR’

Söz alan Av.Can Atalay, tanıkların karanlık salonda sanığı teşhis ettiklerini ifade ederek “Fatih Dalgalı 5 tanık ifade verirken ve kendisini teşhis ederken karanlık salonda oturtuldu. Işık açıldığında bunu anlamış olduk” dedi.

Atalay konuşması şöyle:

“Siyasi iktidar açık bir şekilde delil karartıyor. EGM ve İçişleri Bakanlığı bunu yapıyor. Tanık Yusuf Uyanık bu dosyada sanık olarak gösterilmesi gereken bir polis” şeklinde devam etti. Murat Yavuz, Av. Akbulut’un ‘Dalgalı ve siz sürekli aynı yerdeyseniz, telefon sinyallerinizden bu kanıtlanabilir’ sözü üzerine Yavuz’un ifadesinde yer alan ‘300 metrelik bir alanda telefonlar aynı baz istasyonunda sinyal verir’ sözleri Fatih Dalgalı’nın gruptan ayrılarak 300 metre içeri girdiğini kanıtlar. Murat Yavuz bunu söyledi.”

TANIKLAR YALAN SÖYLÜYOR

Av. Çiğdem Akbulut söz aldı. Akbulut, 3 yıl önce bugün Diyarbakır’da katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’yi anarak sözlerine başladı. Akbulut, şöyle konuştu:
“İlk tanık verilen eğitimlerde gaz fişeğinin havaya 45 derecelik açıyla atıldığını, yerden sektirilirse insanları ayağından yaralayabileceğini ve bu yüzden böyle kullanmadıklarını söyledi. Tanık Ali Çiçek ise üstüne basa basa fişeği yerden attıklarını söyledi. Biz kime inanalım? Biz yalnızca Fatih Dalgalı’nın burada yargılanmasıyla yetinecek değiliz, her celsede yeni deliller, yalan ifadeler ortaya çıkıyor. Sanığın tutuklanmasını ve dosyanın tekrar ulusal kriminal büroya gönderilmesi talebimi tekrarlıyorum.”

Duruşmaya ara verildi.

Verilen aranın ardından, duruşma 23 Ocak 2019’a ertelendi.