Barış Pehlivan ‘Cumhur Frankfurt’un izini sürdü: Soylu’nun intikamı mı?

Yayın tarihi: 21 Nisan 2022 Perşembe 8:16 am - Güncelleme: 21 Nisan 2022 Perşembe 10:11 am

Barış Pehlivan ve Akif Beki, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’la sosyal medyada atışan ‘Cumhur Frankfurt‘un izini sürdü. Peki Şentop’un ‘iç operasyon’ diye işaret ettiği Soylu’nun intikamı mı? İşte o yazılar…

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile ‘Cumhur Frankfurt’ rumuzlu bir sosyal medya kullanıcısının atışması üzerinden başlayan tartışma hakkında yazdı. ‘O tweet’i aslında kim attı?’ başlıklı yazısında Pehlivan, “Bu satırları yazmak için tamamı iktidar cephesinden olan sekiz ayrı kişiyle konuştum” dedi.

Yanıtını aradığı sorunun “TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un ‘İç operasyon çekiyorlar’ diye yanıt verdiği ‘Cumhur Frankfurt’ adlı Twitter hesabı kimin adına çalışıyor? Yani operasyon çeken ‘iç’ kim?” olduğunu ifade eden Pehlivan, şöyle devam etti:

“Önce Cumhur Frankfurt’tan başlayayım. Gerçek adı Mehmet Cumhur Temizsoy. 12 yaşında gittiği Almanya’dan bir süre önce Türkiye’ye döndü. Çünkü sosyal medyadan AKP’ye verdiği destek videoları artık ciddi kazanç kapısı oldu. 2020’nin sonlarında Ramiz Coşkun ile birlikte “Heysemist” adlı bir reklam ajansı kurdu. Şimdi, Beyoğlu merkezli bu ajansla hem AKP’ye hem de iktidara yakın kurumlara reklam hizmeti veriyor.

GERÇEK NE?

Sahi, böylesi bir hesap neden Mustafa Şentop’u etiketleyerek ‘Arkadaşa tütün ve temiz don lazımmış’ der? Gösterilmek istenen gerekçe, Şentop’un tutuklanan gazeteci İbrahim Haskoloğlu ile fotoğrafının olması. Peki, asıl gerçek o mu? Değil. Öyle ya, kimlerin kimlerle fotoğrafı çıktı, bu da ne ki… Meclis Başkanı Şentop da asıl nedeni bildiği için ‘İlk defa bozuyorum prensibimi’ diyerek yanıt verdi.”

‘Troll’ tartışmasında ‘Cumhur Frankfurt’ özür diledi

Durumun ilk bakışta ‘Pelikancılar’ isimli grup tarafından gerçekleştirildiği görüşünün hakim olduğunu belirten Pehlivan, şunları yazdı:

“Haskoloğlu’nun 2021’deki ‘Pelikan terör örgütü’ diye başlayan bir tweet’i de bu teze dayanak gösteriliyordu. Lakin Pelikancıların karargâhı Kuzguncuk’taki yalıyı iyi bilen kaynağım ‘Yalı tek başına bu işe kalkışamaz, onu aşar. İletişim Başkanlığı’na bakmak gerek. Ama şunu da unutmamalı, Cumhur Frankfurt şu an birçok klikle iş tutuyor’ diyordu.

İletişim Başkanlığı cephesi de gözlerin kendisine döndüğünün farkındaydı. Öyle ya, Cumhur Frankfurt’un İHH’nin bir kampanyasına dair 28 Ocak tarihli yardım çağrısına, İletişim Başkanı Fahrettin Altun şöyle yanıt vermişti: ‘Allah razı olsun Cumhur kardeşim. Çağrın başımızın üzerindedir. Elimizden ne geliyorsa hep birlikte gerçekleştirelim. Birler bin olsun, yolun açık olsun.’ Ancak biliyorum ki İletişim Başkanlığı vurgulaya vurgulaya ‘Bizimle uzaktan yakından ilgisi yok o hesabın ve Şentop mesajının’ diyordu.

Trolle, Meclis Başkanı sosyal medyada birbirine girdi

‘SOYLU’NUN İNTİKAMI MI?’

Evet, herkes o tweet’in bir güç tarafından attırıldığına emindi. Peki, kimdi o güç? Bir bilen hatırlattı: ‘Haskoloğlu, ‘kişisel verileri hukuka aykırı yayma’ suçlamasıyla tutuklandı. Soruşturmadaki şikâyetçi kimdi? İçişleri Bakanlığı! Bu açıyla da bakmalısın Şentop’un kavgasına…’

Doğru, AKP cephesinden konuştuğum isimlerin çoğunluğu da Süleyman Soylu’yu işaret ediyordu. Hatta bizzat Şentop’un çevresinde de aynı isim fısıldanıyordu. Peki, Soylu cephesi neden hedef alsın Şentop’u?

İki ayrı isimden şu tezi duydum: ‘Erdoğan sonrası için ismi öne çıkanlardan biri de Mustafa Şentop. Süleyman Soylu MHP’nin de desteğiyle Abdulhamit Gül’ü tasfiye etti. Şimdi de sıra Şentop’ta görülüyor. Keza, Soylu’nun ‘Peker’den 10 bin dolar alan siyasetçi’ tartışmasında Şentop’un takındığı tavırdan rahatsız olduğunu da unutmamalı. İntikamı gibi de yorumlanabilir bu hamle.’

Karşı çıkanlar da yok değildi buna. Soylu cephesi de kendisinden bilindiğini fark ediyordu ve haliyle ‘biz yapmadık’ iddiasındaydılar. Şunu hatırlattı biri: ‘Evet, Cumhur Frankfurt’u meşhur eden, onu yükselten aslında Süleyman Soylu cephesidir. Ama Soylu bir süredir mesafe koydu ona. Çünkü Cumhur Frankfurt bireysel hareket etmeyi seviyordu ve Soylu ile bu konuda anlaşamadılar. Belki Soylu’ya yakın isimlerin desteğiyle o mesajın atılmış olma ihtimali var. Ama Mustafa Varank’a da bir bakmak gerek!’

Cumhur Frankfurt’un sahibi olduğu reklam ajansının iş yaptığı yerlerden biri de Selçuk Bayraktar’la ilişkili organizasyonlardı. Kimse Bayraktar’ın Şentop’u hedefe koymada dahli olduğuna inanmıyordu. Ama o ilişki üzerinden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tarafının Cumhur Frankfurt ile iletişimi olduğunu öne sürüyorlardı.”

YAZININ TAMAMI

BEKİ: ŞÜPHELER SOYLU DA YOĞUNLAŞIYOR

Akif Beki de konuya ilişkin bir yazı kaleme aldı. Beki, Karar gazetesinde yayımlanan yazısında “Peki yaşanacak parti içi hesaplaşma nasıl başladı, Şentop niye böyle bir saldırıya hedef oldu, şimdi birbirleriyle neden uğraşıyorlar? Yakınlarda kimin ayağına bastı, Meclis Başkanı kimi rahatsız etti diye sorunca, şüpheler Soylu’da yoğunlaşıyor” ifadelerini kullandı.

Beki şöyle devam etti: “Sahipsiz AK Parti trolü yok, hepsinin yuları birilerine bağlı, bu bir. Kim kimin tetikçisi, hangi hayasız akıncı kime paralı askerlik yapıyor belliymiş. AK Parti içinde troller sahipleriyle tanınıyormuş, bu da etti iki. Fakat Şentop’a saldıran fedainin sahibi hala kayıp, aranıyor. Şentop, adını açıklamadı. Meclis Başkanı, trole tivitini sildirmekle kalmadı. Konuyu kapatmayacağını, her kimse sahibine de kameralar aracılığıyla duyurdu.

Peki yaşanacak parti içi hesaplaşma nasıl başladı, Şentop niye böyle bir saldırıya hedef oldu, şimdi birbirleriyle neden uğraşıyorlar? Yakınlarda kimin ayağına bastı, Meclis Başkanı kimi rahatsız etti diye sorunca, şüpheler Soylu’da yoğunlaşıyor. İçişleri Bakanı Soylu, Sedat Peker’den 10 bin dolar aylık alan siyasetçiden bahsetmiş ama adını vermemişti. Baskılar üzerine Şentop da bütün milletvekillerini zan altında bıraktığı gerekçesiyle Soylu’yu, o ismi açıklamaya çağırmıştı.

O mektup yazdı, bu ziyaret etti, Meclis’te bir buçuk saat lafladılar, görüşmeden çok memnun ayrıldılar ancak mafyanın siyasi ayağı hala korunuyor. Soylu, organize suç bağlantılı siyasetçinin sadece emekli bir milletvekili olduğunu ve Meclis’i ilgilendirmediğini iletmiş. Şentop da peşini bırakmıştı. Şimdi İçişleri’nin verilerini elde etmekten tutuklanan bir gazeteci var. Onun üstünden de Meclis Başkanı’na saldırılıyor.

Aklınıza ne gelir, siz olsanız ne düşünürsünüz? Başka bir hesabın acısı mı çıkarılıyor, henüz gizemi çözülmemiş bir sır. İktidardakiler, kendi aralarında itişip kakışıyor. Fakat nedenini milletten sır gibi saklıyorlar. Buna da ‘demokratik yönetim, şeffaf siyaset’ diyorlar. Aşık Veysel’in “Bizi yakar bizim ataş” metaforundaki gibi. AK Parti’yi, AK Parti trolleri yakıyor. Yalı kuşu çetesi mi, pelikan zımbırtısı mı ne diyorlar. Trol çeteleşmesini, sen-ben kavgasını, habis bir ur gibi AK Parti’ye ilk onlar soktu.”

YAZININ TAMAMI

Şentop ifşa ettiği trol için konuştu! “Kimin adamı olduğunu biliyoruz”