‘Balkondan düştü’ denilen bebeğin annesi sessizliğini TELE1’e bozdu! “Doktor gıcıklığından otopsi istedi”

Yayın tarihi: 12 Eylül 2022 Pazartesi 7:23 pm - Güncelleme: 23 Eylül 2022 Cuma 9:57 am

İstanbul Beylikdüzü’nde ‘balkondan düştü’ denilerek hastaneye kaldırılan bir bebeğin adli tıp raporunda istismar bulgularına rastlandığı iddia edildi. Bebeğin annesi iddiaları reddetti. AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı Mustafa Günaydın, ailenin kendisine çocuğun fasulye sırığına düştüğünü söyledi. Baba da “Biz fasulye, masulye hiçbir şey söylemedik. Düştüğü yerde ekilmiş karalahana vardı.” dedi.

“İstanbul Beylikdüzü’nde 6 Eylül’de balkondan düştü denilerek Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne götürülen 2 yaşındaki bebek hayatını kaybetti.” haberinin ardından Bianet, haberlerde düştü denilerek servis edilen bebeğin adli muayenesinde istismar bulgusu tespit edildiğini yazdı. Başsavcılık ise olayın tüm boyutlarıyla incelendiğini ve dosyaya gizlilik getirildiğini açıkladı.

Olayla ilgili tartışmalar devam ederken TELE 1’den Esma Yapıcı, bebeğin babasına, annesine ve AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı Mustafa Günaydın’a ulaştı.

TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, bebeğin ölümünü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu. Şık sosyal medya hesabı üzerinden ise AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı Mustafa Günaydın ile ilgili şu ifadeleri kullandı: “Tecavüz sonucu ölen 2 yaşındaki bebek. Vahşeti ortaya koyan fotoğraflar bile tıbbi rapora gerek duyulmayacak kadar korkunçken ‘fasulye sırığına düşerek öldü’ diye ölüm raporu tutulması isteniyor. Acil servisi arayarak bu talebi ileten ilçe yöneticisi hangi partiden bilin bakalım.”

AKP’Lİ BAŞKAN: AİLE FASÜLYE SIRIĞI DEDİ

TELE 1’den Esma Yapıcı’ya konuşan AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı Mustafa Günaydın, hastaneyi aramadığını iddia etti. Günaydın şu ifadeleri kullandı:

“Ben ilçe toplantısındaydım. Bir kişi beni ısrarla aradı. 3-4 defa aradı. Ben meşgule attım. Ortak dostumuz aradı. Olayı anlattı. Yeğeninin yüksekten düştüğünü söyledi. Hastaneyi arayacaktım ama zamanım olmadı, çocuk öldü. Başsağlığı diledim ben. Ben çocuğun ailesi ile görüştüm. Baba bana ‘fasülye sırığına düştü dedi’ çocuk. Kalabalık aile. Üzgünler. Hastaneye gittiklerini söylediler. Doktor onlara bazı hassas yerlerinin yara aldığını ve tecavüzden şüphelendiğini söylemiş. Adli tıpa vermek istemiş. Aile de karşı çıkmış. Orada kavga çıkıyor. Olay şüpheli hale geliyor. Adli tıpa gidiyorlar tabii. Ben burada ilçe başkanıyım. Herkes bizi arar biz de yardımcı oluruz. Bizimle ilgili yapılan haberlere dava açtık.”

Adli tıp uzmanı: Balkondan düştü denilen bebeğin vajinal bölgesinde yırtık tespit edildi

BEBEĞİN BABASI: KARALAHANA VARDI

Bebeğin babası A.Y. ise AKP’li başkanın aksine, çocuğun düştüğü yerde karalahana olduğunu söyledi. TELE 1’e konuşan babanın ifadesi şöyle:

“Biz fasulye, masulye hiçbir şey söylemedik. Düştüğü yerde tam ekilmiş karalahana vardı. Sadece o vardı. Düştüğü yer ikinci kattı. Ben o zaman evde yoktum. Böyle boş haberler yapılmış. Ben bunun peşini bırakmayacağım zaten.”

TELE 1 bebeğin annesine de ulaştı. Anne, “Benim ciğerim yanıyor alev alev” diyerek  çocuğun vajinal bölgesinde herhangi bir yaralanma olmadığını ileri sürdü. Anne, “Sadece karalahananın üstüne düşünce göğsünde morluk oluştu. Bunun dışında tertemizdi. Cenazeyi yıkayanlar da şahit. Evi pireler basmıştı. Çocuğumun kolları ve bacakları kaşınıyordu. Vücudundaki lekeler ancak bu olabilir. İlaçlama şirketini aradığıma dair telefon kayıtları da var. Sadece göğsünde morluk var yani düştüğü yerde. Cenazeyi yıkayanlar da şahit. Tertemizdi vücudu.” dedi.

“DEDE 3 AY ÖNCE KÖYE GİTMİŞTİ”

Anne aynı zamanda istismar iddialarıyla gündeme gelen dedenin olaydan üç ay önce köye gittiğini ve çocuğun cenazesinden iki gün sonra eve geldiğini söyledi.

Annenin açıklaması şu şekilde:

“Çocuğumun acısını bu insanlar yüzünden yaşayamadım. Bizim ciğerimiz yanıyorken saçma sapan şeylerle uğraştırıyorlar bizi. Evladımı toprağa verdim. Ben iki evladıma pamuk gibi bakıyordum. Evladımın acısını onlar yüzünden bir tarafa bırakmak zorunda kaldım. Psikolojimiz bozuldu. Yeter artık. Benim evladım yedi yaşındaki çocuğumun ellerinden kayıp gitti. Ben mutfakta çocuğuma yemek hazırlarken çocuğumu kucağından düştü. Dedesi nenesi zaten köydeydi. Saçma sapan bir fotoğraf koymuşlar dedesi bile değil o. Bunun öbür dünyası yok mu? Ben hakkımı helal etmiyorum. Bu olayı yanlış yazan herkese hakkım haram olsun.”

PİRE İDDİASI

“Benim kızımı pireler ısırmıştı. İki hafta önce evi pireler bastı. Her yeri kaşınmaktan leke olmuştu. O lekeden dediler ki şüpheli ölüm. Benim ilaçlama şirketini aradığıma dair kayıtlar var. Neyi arıyorlar? Bir şey bulamayacaklar ki. Doktorun sırf inat uğruna böyle bir şey yapması ne kadar doğru? Sadece gıcık olduğu için yaptı. Doktorun raporu paylaşması bile suç. Biz çocuğumuzu almak isteyince oldu. Bir anne olarak ben çocuğumun kestirilmesini istemiyorum. Bu normal değil mi? Bunun altından neden sırf gıcık uğruna, inat uğruna bunu yaptılar? Altından ne çıkacak? Olmayan bir şeyin altından ne çıkacak? Ben kendime bu kadar güvenirken, kocam kendine bu kadar güvenirken. Kocam işte, kayınvalidem kayınpederim zaten köyde. Evde erkek yokken ne olmuş olabilir? Dede Allah kahretsin onları diyor. Dedesi öldükten iki gün sonra geldi.”

“GÖZALTI OLMADI”

“Herhangi bir gözaltı veya tutuklama olmadı. Polisler bize ‘sen git evinde acını yaşa’ dediler.”

“KIZIM KORUMAYA ALINMADI”

“Diğer kızım da benimle. Bugün okula götürdüm onu. Korumaya alındı haberleri yalan.”