Milli Eğitim Bakanı Selçuk katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamada, okulların 1 Eylül'de açılabileceğini duyurdu.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, CNN Türk canlı yayınında yüz yüze eğitimin detaylarına dair açıklamalarda bulundu. Tarafsız Bölge adlı programda Ahmet Hakan'ın sorularını yanıtlayan Bakan Selçuk, eğitimdeki normalleşme adımlarını ve telafi eğitimine dair konuştu. Selçuk, 1 Eylül'de okulların açılacağını söyledi. Selçuk, Yüz yüze eğitimin neden 2 gün olduğuna dair soruya, "Çocuklar o kadar çok hikaye anlatıyorlar ki, bu mutluluk onlar için hayatın provasını yapmak gibi bir şey. Toplamda her öğrencimiz 2 gün gidiyor. Önümüzde 4 hafta var. Bazı okullarımızda öğretmenlerimiz ihtiyaçların farkında ve gerekirse belli grupları onları davet edip bu 2 günün dışında da çalışma yapabilirler. Biz genel bir çerçeve çiziyoruz ve ihtiyaçlara göre ortam oluşturuyoruz. 2 gün değişken oluyor. Her sınıftı ikiye bölmek gibi genel bir eğilim var. Bazı okullar kendi koşullarına göre bunu değiştirebiliyorlar. Yılık temizlik bütçemizin 10 katını verdik ve çok şanslıyız ki meslek liselerimiz üretiyor bunları. TSE’in bir takım koşulları var ve onlara uymak koşuluyla ‘temiz okul’ belgesi oluşturuldu" diye yanıt verdi. Selçuk şunları söyledi: "Çocuklara deseniz ki akşam açıklandı 1 saat sonra gider misiniz derseniz giderler. Okullar ile ilgili sınıfların durumu, yerleştirilmesi binalardaki temizlik ihtiyacı okul yönetimimin düzenle ilgili pozisyonunda bir sıkıntımız yok. İl müdürlerimiz ile devamlı irtibattayız. Neler olabileceğin kesintisiz konuşuyoruz. Öncesinde eğer şöyle olursa şu tedbirleri almak gerekir diye önlem alıyoruz. Bizim okullarımızda devamlılık çok yüksek öğrencilerin yüzde 90’ı geliyor. İsteyen çocuk gelebilir isteyen gelmeyebilir, bizim önerimiz gelmeyene de gelene de ortam hazırlamak. En az yüzde 80’i geliyor çocukların böyle bir durumda sınıf çok kalabalık oluyor ve mesafeyi ayarlamakta zorlanıyoruz. O yüzden 2 gün. Lisede şöyle bir sıkıntımız oldu; 9-10-11’leri hiç davet edemedik. Sınav gurubun alabildik sadece. Eğer kimse okula gelemsin denilirse okulda özel ders veriyoruz. DYK dediğimiz kursu yüz yüze veriyoruz. Her çocuğumuza ayrıca YKS kampı yapıyoruz telefonla soru çözme hakkı veriyoruz. Kendi öğretmeninden canlı ders aldırıyoruz. Ayrıca yapay zeka temelli bir uygulamamız var. 6 ayrı öğretmenden ders alabilirler. Bu eşitliği benim sağlamam lazım. Salgın olmasa Eylül’ün ikinci haftası açılıyor okul. Önümüzdeki sürece baktığımız zaman bizi yazın okul açmamız Türkiye’nin iklim koşullarında kolay değil. Öğretmenlerimizin dinlenmesi lazım. O kadar yoruldular ki… Bir PC karşısında 6-7 saat oturun ve sürekli ekrana bakın sürekli çocukları yönetmeye çalışın bu kadar saat sonra hiç enerjileri kalmıyor. Bizim muhakkak öğretmenlerimize dinlenme fırsatı vermemiz lazım. O yüzden okullar kapandıktan sonra 2 hafta seminer dönemi olurdu ama biz yapmayacağız çünkü o dönemde vereceğimiz eğitimin kat kat yıl içinde aldılar. Seminer dönemimiz olmayacak. Okulların uygun günleri varsa 2 Temmuz’dan önce ya da sonra isteğe bağlı bir takım etkinliklerle ilgili çok sayıda eğitim açıktı. Köy okullarında ortamlarımız daha müsait. Köy okullarındaki öğrencilerimizin akademik eksiklikleri daha fazla ve bunu tamamlamamız lazım. Bu çocukların fiziksel ihtiyaçları daha az. Uzaktan eğitimde altyapının olup olmaması gibi konular da var. Dolayasıyla bu çocukları yormayalım öğretmenlerimiz canla başla çalışıyorlar 5 gün bunların eksiğin giderelim ki dezavantaj yaşamasınlar dedik. Anne-babalar okular 5 gün açılsın istiyorlar. Anne-babalar memnun olmasa yüzde 80’den fazlası okula gelmez. İnanılmaz bir heyecan hazırlık var. 3 gün yapmak için cumartesi de okula gelinmesi gerekirdi. Okul yöneticilerimize istirham ediyoruz, sizin okulunuzda imkan var ise bu 3 gün de olabilir ama okul yönetimi der ki bizim şu grup öğrencimizin çok ihtiyacı var biz 3 gün çalışma istiyoruz derse olur, esneklik var."
Muhabir: Alp Yanardağ