MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara’da partisinin "Siyaset ve Liderlik Okulu'nun 20. Dönem Eğitim ve Öğretim Yılı Açılış Töreni"nde önemli açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, Dem Partililerle tokalaşmasına yönelik yaptığı açıklamada, 'Türkiye partisi olarak gereğini yaptım' dedi.
İşte Bahçeli'nin açıklamaları...
BAHÇELİ'DEN "SİNAN ATEŞ" YORUMU
"Dava yargı unsurlarıyla devam etmiştir. 1. aşaması sonuçlanmıştır. Yargının kararına saygı duyarız. MHP'nin sorgulanması, kötülenmesi için gayret gösteren bakış açılarını da kınadığımı ifade etmek isterim. Bu toplantıya değişik unsurlar gelmiştir, MHP'nin sorgulanmasını sağlayacak telkinlerde bulunmuşlardır. Türk adaletinde bunların olmaması lazım. Bütün bunlara rağmen yargı süreci devam edecektir. Bazıları vardır ki ülkücü kimliği taşımakla beraber bu mahkemelere katılmışlardır. Bunlar da burada bulunarak dün tartıştıkları siyasi akımlarla yan yana oturarak sorgulanmasına seyirci kalmaları üzücü bir davranıştır."
BAHÇELİ, DEM PARTİLİ VEKİLLERLE NEDEN TOKALAŞTIĞINI AÇIKLADI
"1 Ekim günü TBMM açılmıştır. Orada Sayın Cumhurbaşkanımız anlamlı, Meclis'in tarihsel vurgusunu değerlendirerek, Türkiye'nin ve dünyanın sorunlarına bakış açısını ifade ederek yapmış olduğu değerli bir konuşmanın son bölümünde TBMM'de bir dayanışmanın, huzurun öngörülecek bir davetini de sunmuştur. Böyle bir davetten sonra Cumhur İttifakı'nın bileşeni olan MHP'nin Genel Başkanı olarak Cumhur İttifakı'nın ve Türk milletinin Cumhurbaşkanı olarak görevi üstlenmiş bu şahsın çağrısına adım atmak bana düşen en önemli görevdir. Eğer bu çağrıya Cumhur İttifakı'nın bileşeni olan MHP bir adım atmazsa diğerlerinden bir şeyler beklemek hakkı doğmaz. Fikirlerini kabul etmediğim, yıllardır Türkiye'nin birçok konusunda PKK terörünün uzantıları şeklinde ifadelerde bulunanların yanına gitmek suretiyle ellerini sıkmam bu çağrıya dayalı bir kaynaştırıcı, birleştirici ve Türkiye partisi olma vasfının işareti olarak görülmelidir. Buradan başka bir anlam çıkartmak da doğru değildir."
"GÜLERYÜZ İÇİN ADIM ATILIYOR"
"Meclis'in resepsiyonunda da bu yaklaşımları görmekten de çok memnun oldum. Birçok siyasi parti, değerli basın mensupları geçmiş dönemlerden çok daha kalabalık bir şekilde Meclis resepsiyonunu şereflendirmişler, orada da karşılıklı görüşmeler içerisinde bulunmuşlar, güleryüz hakim olmuştur. Bu güleryüzü devam ettirmek için adım atılıyor. MHP'ni böyle siyasi kısır anlayışlar içine hapsetmek doğru değildir.
MHP'ni iyi anlamak lazım, attığı adımların ne olduğunu çok iyi düşünmek lazım. Alelacele cevaplar vererek gerginlik yaratmanın, kaosa alet olmanın da gereği yoktur.
Bu tartışmalara katkı sağlayan; hele hele malum, işi gücü bırakmış MHP düşmanlıklarıyla varlıklarını devam ettiren Halk Partisi'ni ve onların televizyonunu kınıyorum.
Akıllarını başlarına alsınlar, huzuru bozmasınlar. Türkiye'nin etrafında ateş çemberi var, ateşe katkı sağlamasınlar.
Gelecekte daha iyi anlaşılacak Türkiye'deki bazı olayları sebep yapıp Türk milletinin huzurunu tahrik etmek doğru bir şey değildir, her şey zamanında olmalıdır. Türkiye'de seçimi zorlamak için bu hatalar yapılıyorsa bu zorlamayı yapanların seçim sonuçları almaları mümkün değildir.
Milletin sağduyusu her türlü fitne, fesatın üstünde bir değere sahiptir. Seçimden ziyade Türkiye'nin meselelerini -içte ve dışta- çözebilecek bir çabanın içerisinde tüm partilerle beraber hareket etmekte yarar vardır.
Çok sayıda parti Meclis'te temsil edilmekte, 6 tanesinin grubu vardır. Bu partilerin hep birlikte, 'Önce Türkiye, sonra partim' demeleri, sonra da göreve talip olmaları en akılcı yoldur. Bütün siyasi kurumlara da saygı duyuyorum.