Bahçeli’den Akşener’e isim vermeden ‘yarı yolda devrilme’ göndermesi

Yayın tarihi: 16 Nisan 2024 Salı 10:44 am - Güncelleme: 16 Nisan 2024 Salı 12:28 pm

Haber: Ceren Ural

MHP lideri Devlet Bahçeli, yerel seçimlerin ardından gerçekleştirilen ilk TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu. Meral Akşener’e isim vermeden gönderme yapan Bahçeli, “Vizyonu yetişmeyenlerin nefeslerinin tükendiği yerde terk etmeleri, umutsuzluk ve yılgınlık çarkına kapılmaları bundan sonra da muhtemeldir. MHP’nin inanmış, irade göstermiş, ahlaki ve fikri olgunluğa erişmiş, hiçbir mensubunun devşirilip yarı yolda devrilmesi artık söz konusu değildir” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 31 Mart’ta gerçekleştirilen yerel seçimler sonrası partisinin TBMM’deki ilk Grup Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. CHP’nin yerel seçimde birinci parti konumuna yükselmesini küçümseyen Bahçeli, “Yerel iktidar olduk diyenler hayal alemindedir. Türkiye’de iktidar tektir, o da cumhurbaşkanlığı kabinesidir” dedi.

AKŞENER’E ÜSTÜ KAPALI GÖNDERME

Bahçeli, ayrıca sandıktan çıkan sonuçlarda büyük hüsrana uğrayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e de üstü kapalı göndermede bulundu. Bahçeli, “Biz görevimizin farkında ve şuurundayız. Vizyonu yetişmeyenlerin nefeslerinin tükendiği yerde terk etmeleri, hatta farklı tesirlerin sonucu yılmaları, umutsuzluk ve yılgınlık çarkına kapılmaları bundan sonra da muhtemeldir. Ancak MHP’nin inanmış, irade göstermiş, ahlaki ve fikri olgunluğa erişmiş, hiçbir mensubunun devşirilip yarı yolda devrilmesi artık söz konusu değildir” dedi.

Bahçeli’nin açıklamasından öne çıkanlar şöyle:

-Tüm iyimserliğimle milletimizin partimizin milletimizin bahtının açık olmasını diliyorum. İnsanından kopan siyasetçinin kaderi suya nakışlar çizmek sonunda ise dibe çakılmaktır. Siyaset nesillerin hayatını müsbet yönde etkileyip değiştirecek kılavuz olmalıdır.

YEREL SEÇİMLERİ KÜÇÜMSEDİ

-Yerel seçimlerin doğası ile genel seçimlerin doğası elbette farklıdır. İkisini birbirine karıştırmak fahiş bir yanlıştır. Yerel seçimlerde özne öncelik adaylar olduğu halde, genel seçimlerde partilerdir. Bununla birlikte ülkenin ve uluslararası ilişkilerin bütününü kapsayacak program ve projelerdir. 31 Mart’tan sonra el değiştiren el değiştiren, birisinin çıkıp diğerinin indiği bir iktidar yapısı yoktur. 31 Mart’tan sonra rota değiştiren hedeflerinden sapan, iddialarından cayan bir Türkiye yoktur, olması da mevzu konusu değildir. Yerel iktidar olduk diyenler hayal alemindedir. Türkiye’de iktidar tektir, o da cumhurbaşkanlığı kabinesidir. Fazladan 3-5 belediye başkanlığı kazanmakla ‘yerel iktidar’ tantanası koparanların, siyasetin nesnel gerçeklerine, milletin iradesine vakıf olmadıkları ayan beyan ortadadır. Kendi partisinde disiplini tesis edemeyenlerin, birlik ve beraberlik vasatını kaybedenlerin, üstelik hiçbir projeleri olmayanların zafer nutukları atmaları sadece mizahi bir yanılgıdır. Şımarıklığın alemi hiç yoktur. Çünkü bugün şımaranların yarın milletten şamarı yemeleri mukadderdir.

“13 MİLYON VATANDAŞIMIZ SANDIĞA GİTMEDİ, MİLLİ İRADE TAM SANDIĞA YANSIMADI”

-İkincisi: 31 Mart seçimlerine katılım oranları, diğer seçimlerle mukayese edildiğinde çarpıcı şekilde düşüktür. Nitekim 31 Mart 2019 seçimlerinde yüzde 84.1 olan katılım oranları, 2024’te yüzde 78.11’e inmiştir. 31 Mart’ta yaklaşık 13.3 milyon vatandaşımızın sandığa gitmediği anlaşılmaktadır. Bundan dolayı milli irade tam ve eksiksiz olarak sandığa yansımamıştır. CHP Genel Başkanı’nın yüzde 25’lik cam tavanı çatlatma masalını anlatmasının dayanağı da budur.

“TESADÜF VE TEPKİSİZLİKLERİN BİLEŞKESİNDE ELDE EDİLEN GEÇİCİ BAŞARI…”

“Tavanı çatlamış bir partinin ayağı yere basmayacaktır. Kaldı ki tavanı çatlak olanın temeli çürüktür ayakta kalması mucizelere bağlıdır. ‘Sokağın sesini duyduk. Değişim sandığa yansıdı. Sandık ittifakı işliyor, rehavet yok, şimdi icraat vakti’ diyerek böbürlenen, kendilerini dev aynasında gören, demlenmiş siyasi garabetlerin, ne yeni bir dünya görüşü ne de mütekamil bir siyaset çizgisi vardır. Tesadüf ve tepkisizliklerin bileşkesinde elde edilen gelip geçici seçim başarısının nasıl ağır bir yüke dönüşeceğini her insanımız, yakın bir vadede şahit olacaktır. Geçmişten ibret almayanların, geleceği de hüsrandır.

-Üçüncüsü: 31 Mart’a tesir eden olgulardan birisi ekonomik sıkıntılar ve emeklilerimizin yaşadığı sorunlar, diğeri ise mahalli özellik ve şartlara muhafık adayların tespitindeki bazı açmazlardır. Parti olarak milletimizin mesajını aldık ve gerekli çalışmaları başlattık. MHP ile Cumhur İttifakı’nın çok güçlü bir şekilde hizmetini sürdüreceğinden herkesin emin olması başlıca arzumdur.

“HEPSİNİ TAKİP EDİP, NOT ETTİK”

-31 Mart seçimlerinden sonra müfteriler yine boş durmadılar. Partimizin oy oranının düştüğünü, tabanımızın kaydığını, seçmen kaybettiğimizi, utanmadan sıkılmadan, yüzleri kızarmadan yazanlar, televizyon televizyon gezip boş keseden sallayanlar, ulu orta atıp tutanlar oldu. Hepsini takip ve not ettik. Kötürüm emel sahibi bu bay ve bayanların MHP’yi tanımadıkları, tanısalar bile karalamak için her yola saptıklarını gayet iyi biliyoruz. Merhum Mithat Cemal Kuntay diyordu ki, “Ölmez bu vatan farz-ı muhal ölse de hatta çekmez kürenin sırtı o tabût-ı cesimi”. MHP için de şunu söylemek mümkündür: Yıkılmaz, yolda kalmaz bu dava. Aksini iddia eden şarlatanlar olsa da hiçbir hain, hiçbir iç ve düşman da baş edemez Türklüğün mukadderat onuru ve mukaddesat ruhuyla.

“MHP 31 MART SEÇİMLERİNDEN BAŞARIYLA ÇIKTI”

-MHP, 30 büyükşehirin 28’inde Cumhur İttifakı’nın adayını desteklemiştir. Sadece Manisa ve Mersin’de kendi adaylarımızla seçime girdik. 51 ilin 22’sinde MHP ile AK Parti seçime ayrı ayrı 29 il merkezinde de işbirliği halinde katılmıştır. Yerel seçimlerde parti oylarının doğru ve sağlıklı anlaşılması için il genel meclisi seçim sonuçlarına bakmak kaçınılmaz bir gerçektir. İl genel meclis seçimlerinde MHP’nin oy oranı yüzde 16.62’dir. Televizyon bülbülü olan bir profesöre sesleniyorum: Hani nerede yüzde 5’in altına inen oy oranımız, hani nerede zayıflayan seçmen desteğimiz, hani nerede küçülen, tekleyen MHP? 31 Mart seçimlerini keyfi olarak yorumlayanlar, bağlamından koparanlar zillettedir, ziyandadır. MHP, 31 Mart seçimlerinden başarıyla çıkmıştır. Hiç kimse bu gerçeği karalamaya teşebbüs etmemelidir.

“HDP’NİN KAPATILMA DAVASI SONUÇLANMALI, ARKASINDAN SIRA DEM’E GELMELİ”

-Başta TBMM iç tüzüğü olmak üzere, yürürlükteki hukuk mevzuatı Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle uyumlaştırılmalı ve reformist adımlar atılmalıdır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin aksayan yönleri, tamir edilerek bütün kurum ve kurallarıyla kalıcı hale getirilmesi, yönetim hayatımızdaki istikrarın el birliğiyle kökleştirilmesi önceliğimizdir. HDP’nin kapatılma davası sonuçlanmalı, arkasında sıra DEM’e gelmeli, nitekim bölücü partilerin kapısı kilitlenmeli, başka isimlerle açılmaları Anayasal çerçevede engellenmelidir. İttifak sistemi gözden geçirilerek siyasi ve demokratik istikrarı zaafa uğratan bazı çarpıklıklar ilerleyen süreçte giderilmelidir. Önümüzdeki sıcak gündemlerimizden birisi de, sivil, demokratik ve kapsayıcı yeni Anayasa hazırlığı olmalıdır. MHP, 100 maddelik Anayasa teklifiyle hazırlığa katkı vermek için samimi çağrısını yenileyerek, herkesi sorumluluk bilinciyle hareket etmeye davet etmektedir. Biz hazırız, darbe Anayasasını rafa kaldırmanın, sadece zaman, emek, sabır, sağduyu ve ahlaki uzlaşma gerektirdiğine inanıyoruz.

Özgür Özel’den “Türk tarihi sandıkta yazılmamıştır” diyen Devlet Bahçeli’ye tepki!

Kaynak: HABER MERKEZİ