Bahçeli: Yağsız yemek olur da yarınsız Türkiye olmaz
Yayın tarihi: 8 Mart 2022 Salı 11:17 am - Güncelleme: 8 Mart 2022 Salı 11:39 amPartisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Bahçeli, “Yağsız yemek olur da yarınsız Türkiye olmaz. Hamdolsun yağımız da var, unumuz da var tuzumuz da var” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ayçiçek yağı polemiğine katıldı. Ayçiçek yağında “stokların tükendiği” ve “fiyatların daha da artacağı” şeklindeki iddialarına kızan Bahçeli, muhalefetin bu konudaki açıklamalarını eleştirdi, “Hesap vereceksiniz” dedi.
Rusya-Ukrayna arasındaki savaşa değinen Bahçeli özetle şunları söyledi:
“Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın mahiyeti kadar Türkiye’ye yol açacağı çok boyutlu sonuçları titizlikle hesaplamak, bunun üzerinde kafa yormak zorundayız. Karadeniz’in kuzeyini içine alan bir savaşın, küresel ve bölgesel dengeleri beklentilerin ötesinde sarsacağını düşünmek zorundayız. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı diplomasi görüşmeleri ateşkes umudumuzu canlı tutmaktadır. Türkiye, arabuluculuk yapacak tek ülke olma konumundadır. Sadece Türkiye’ye gelen Ukraynalı sayısı şu ana kadar 20 bini bulmuştur. Putin müzakere masalarına oturup bir yandan da planlı bir şekilde harekata devam etmesi son derece ikircikli bir durumdur.
‘ANTALYA’DA GÖRÜŞME KARARI ÜMİT VERİCİ’
Üzerinde anlaşılan geçici ateşkes kararı bile kısa sürede ihlal edilmiştir. Dün Rusya’nın geçici ateşkes kararı alması, pek çok kentte insani koridorun açılacağını duyurması ilk bakışta nefes aldıran bir karar olsa da aslında bu gelişme daha ateşli çatışmaların haberi niteliğindedir. Dışişleri Bakanımızın Antalya Diplomasi Formun’da da Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanlarını davet etmesi, bu davete iki ülkenin de bakanlarının gelmeye karar vermeleri her şeye rağmen kayda değer ve ümit verici bir gelişmedir.
‘RUSYA’YA UYGULANAN YAPTIRIMLAR HER ÜLKEYİ ZORA SOKACAK’
Zelenski’nin “ölümlerden NATO sorumlu” sözü düşündürücü. Bize kalırsa Rusya’ya uygulanan ve ekonomik, finansal ağırlıklı yaptırımların sürdürülmesi her ülkeyi zora sokacak. Bu yaptırımların etkileri orta vadede görülebilir. Kalıcı çözüm arayışları muhtemelen önümüzdeki günlerde mesafe alacaktır. Ukrayna işgali taşları yerinden oynatmakla kalmayacak muhtemelen benzer olayların dünyanın farklı bölgelerinde ortaya çıkmasına neden olacaktır. Barış yanlısı olmak huzurlu bir dünyanın yegane çaresidir. Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmaların kazananı değil yalnızca kalabalık bir kaybedenler kulübü olacaktır. Buğday ithalatımızın yüzde 87’si Rusya ve Ukrayna’dan sağlanmaktadır. Savaşın sürmesi, uzaması ticaret kanallarını kapatacak, ülke ekonomilerini coronadan sonra öngörülmesi çok zor olan şiddetli bir türbülansa sokacak.
DEVA Partisi’nden iktidar medyasına ayçiçek yağlı gönderme! Gazete hazırladılar
‘EY CHP BİR KEZ DE OLSA ŞAŞIRTIN…’
Bunlarda vatan sevgisi yoktur, Allah korkusu yoktur. Talebi kamçılayarak ayçiçek yağının fiyat artışını tetikleyen fırsatçılar, internette oluşan karaborsada sanki altın satar gibi yağ satanlar, onurlarını da satmışlardır. 5 litrelik yağın fiyatı bir günde 150 lira sınırına dayanmıştır. İlkel görüntüler hepimizin yüreğini sızlatmıştır. Yağ fiyatlarının zamlanacağı iddia edilmiştir. Tarım Bakanlığı bu kuyruklu yalanı tekzip etmiş olsa da marketlerde izdiham oluşmuş, raflar hücuma uğramış, insanlarımız birbirine girmiştir. Ayçiçek üretimimizin 2021’de yüzde 17 yükseldiği, bir bölümünün ithalat ile karşılandığı bilinen husustur. İç işgal cephesinin toplumsal panik halini körüklemesi şerefsizliktir. Sanal ve sipariş yağ krizinin orkestra şefi yine CHP olmuştur. Ey CHP bir kez de olsa bizi şaşırtın. Akaryakıt ve yağ kuyruğundan bahseden siyasi keneler asıl siz söyleyin, kimin kuyruğu, kimlerin uydusu oldunuz. Millet evine yağ alamaz hale gelmiş diyor CHP’liler. Bugünkü CHP varken, biliniz ki düşmana gerek yoktur.
Erdoğan Putin’den ayçiçek gemilerinin geçişi için izin istedi
‘YAĞDANLIKLARA DİYORUM Kİ YAĞCILARDA İNECEKSİNİZ…’
Dünyanın bu zorlu döneminde ülkemizde fitneye muhafızlık yapmak adamlık değildir, mertlik değildir, insanlık değildir. Ucuz yağ alabilmek için marketlere yığınak yapılması, insanlarımızın yağ almak için telaşlanması bize yakışmayan köhne görüntülerdir. Yağsız yemek olur da yarınsız Türkiye olmaz. Hamdolsun yağımız da var, yakacağımız da var, unumuz da var, tuzumuz da var. Günü saati geldiğinde, Azak Denizi’ndeki gemilerimiz de limanlarımıza sağ salim yanaşacaktır. Bölge yanarken, Türkiye’de sinekten yağ çıkarıp toplumsal huzuru bozmaya kalkışanlar dürüst olmayan çevrelerdir. Gerekirse kendi yağımızda kavruluruz, gerekirse yüreklerimizin yağını eritiriz. Bir eli yağda bir eli balda olan çapulcuların bunun üzerinden siyasi rant elde etme niyeti, bir defa yüzsüzlüktür. Vurguncuların yakasına yapışmak zorundayız. Spekülatörleri doğduklarına pişman etmeliyiz. Marketlerde yağ kuyruğu olmasına kimler sebep olmuşsa bunun bedelini Türk mahkemelerinde ödemelidir. Yağımıza kıymazsak çöreği kuru yeriz, emperyalizmin çarkında yağ olanların, Türkiye düşmanları ile ballı börek hale gelenlerin tuzaklarını bozacağız. Biz, yağa değil kana bakarız, kana. O kan ki, tertemiz millet iradesidir. Yağdanlıklara diyorum ki, yağcılarda ineceksiniz, yağdan yeni bir kriz konusu çıkarmanın hesabını vereceksiniz.
‘NATO OLMASAYDI TÜRKİYE BÖLÜNÜRDÜ’ DEMEK HEZEYANDIR’
Ukrayna’daki savaş çok kutuplu dünyanın cümle kapısıdır. İkinci Dünya savaşı sonrası kurulan dünya düzeni çatırdamaktadır. Tam bağımsızlıktan başka ikinci bir tercihimiz kesinlikle mümkün değildir. Kars, Ardahan, Erzurum Türk’tür. Vatan topraklarımızı da kuşku uyandırmak kötülüğün, en kötüsüdür. Dalımızı kıranın, ağacını kökten sökeriz. Dikkatleri Ukrayna’dan Türkiye’ye çevirme gayesi taşıyanlar ya gafletin ya ihanetin içindedir. NATO olmasaydı Türkiye bölünürdü demek, ABD’ye kurşun askerlik yapanların hüsranlar çerçevelenmiş hezeyanıdır. 1952’ye kadar NATO mu vardı? NATO olmasaydı Türkiye bölünürdü demek Türk milletine hakarettir.”