MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Boğaziçi Üniversitesi’ne yasal yollardan rektör atanmış ve konu kapanmıştır. Boğaziçi Üniversite’sinden bir Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplo" dedi. Bahçeli, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'u ise, "Sayın İlker Başbuğ’un, 4 Ocak 2021’de Cumhuriyet Gazetesi’nde neşredilen düşünce ve kanaatleri her zaviyeden sakıncalı, her cepheden sorunludur" sözleriyle hedef aldı.
MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli, gündeme ilişkin yazılı bir basın açıklaması yaptı. Bahçeli, AKP eski milletvekili aday adayı Prof. Melih Bulu'nun rektör olarak atanmasıyla başlayan protesto ve tartışmalara ilişkin, "Boğaziçi Üniversitesi’ne yasal yollardan rektör atanmış ve konu kapanmıştır. Boğaziçi Üniversite’sinden bir Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplo" açıklamasını yaptı.
https://tele1.com.tr/chpli-ozel-bugun-geziye-darbe-komplo-diyen-bahceli-o-gun-taksimdekilerin-hukumete-en-iyi-cevap-oldugunu-soyluyor-301836/
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un açıklamalarını Bahçeli, "Genelkurmay Eski Başkanı Sayın İlker Başbuğ’un, 4 Ocak 2021’de Cumhuriyet Gazetesi’nde neşredilen düşünce ve kanaatleri her zaviyeden sakıncalı, her cepheden sorunludur" dedi.
Bahçeli darbe tartışmalarıyla ilgili ise, "Darbeler arasında mukayese yapmak ya bilgisizliğin ya da bilip de asıl hedefi perdeleyen mahzurlu bir mizacın eseridir" dedi.
Bahçeli, "Başörtüsü üzerinden kutuplaşma dinamiklerini harekete geçirmeyi planlayan faşist ve faziletsiz simalara elbette müsaade edilmeyecek, her zamanki gibi oyunları isabetle bozulacaktır. Bu kapsamda Ayasofya-i Kebir Camii Şerif’in açılmasını 2020 yılının felaket ve gözyaşı olaylarından birisi olarak lanse etmek kaygı ve utanç verici bir alçalmadır. Bu üslup Türk ve İslam düşmanlarının üslubudur" ifadelerini kullandı.
"BU ŞAHSIN MANTIK HATALARI, KAFA KARIŞIKLIĞI İLERİ DÜZEYDEDİR"
Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:
"Bu şahsın mantık hataları, kafa karışıklığı ileri düzeydedir. 27 Mayıs 1960 darbesinden önce şayet bir erken seçim tarihi açıklansaydı darbe önlenebilirdi, demek tam bir gaflet, tam bir garabettir.
Sayın İlker Başbuğ, erken seçim kararı almış bir hükümete karşı yapılan darbeyi gayri meşru, erken seçim kararı almamış bir hükümete yapılan darbeyi de zımnen makul ve meşru kabul etmektedir. Bu ifadeler normal karşılanacak ve sineye çekilecek bir durum sayılamayacağı gibi vesayetçi ve anti demokratik bir açmazdır.
CHP’nin başını çektiği zillet ittifakının erken seçim dayatması ve zorlamasıyla Sayın Başbuğ’un sözleri üstü üste koyulduğunda, muhtemel gelişmelerle ilgili tuhaf ve düşündürücü bir illiyet bağının kurulması abartılı ve afaki bir değerlendirme olmayacaktır. Sonuçları bakımından ve toplumsal bünyede açtığı derin yaralar itibariyle hiçbir darbe masum ve mazur gösterilemeyecektir.
Özellikle 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963 tarihlerinde yaşanan Talat Aydemir vakalarıyla 15 Temmuz darbe girişimini ayrı yorumlamak, bu suretle 22 Şubat ve 21 Mayıs müdahale girişimlerini aklamaya çalışmak esef ve endişe verici bir yanlıştır.
"DARBELER ARASI İLİŞKİ KURMAK KUŞKULUDUR"
Ekonomik sorunlarla darbeler arasında sebep sonuç ilişkisi kurmak, dünya ekonominin çok ciddi kayıplar verdiği korona günlerinde, siyasal istikrar ile ekonomik istikrar arasındaki bağlantıya atıf yapmak oldukça kuşkulu ve zorlama bir analizdir.
Demokrasiye ve millet iradesine silah doğrultmak, buna heves etmek, bunu aklından geçirmek büyük bir suçtur. Darbe cinayettir, melanettir, ihanettir.
Ayrıca Sayın İlker Başbuğ’un tarihe geçmiş olayları şöyle olsaydı böyle olurdu bağlamında ele alması hem bir spekülasyon hem de nesnel gerçeklere aykırıdır. Tarih, yanlışlara kılıf aranacak, objektif esaslardan koparılacak, eğip bükülecek, hatta keyfi sonuçlar çıkarılacak bir yapboz tahtası değildir.
Aksi davranışlar tarihe hakaret, tarihçilere hürmetsizliktir. Darbeler arasında mukayese yapmak ya bilgisizliğin ya da bilip de asıl hedefi perdeleyen mahsurlu bir mizacın eseridir.
"GEZİ PARKI KALKIŞMASI ÇIKARMAYA NİYETLENMEK BAŞI EZİLMESİ GEREKEN BİR KOMPLODUR"
Bir süredir Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan Rektör’le ilgili suni itiraz ve organize tepkiler gündemdedir. Kanuna uygun bir atamaya terör yöntemleriyle karşı çıkmak, bu vesileyle Boğaziçi Üniversite’sinden bir Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplodur.
Boğaziçi Üniversitesi’ne meşru ve hukuken geçerli bir Rektör atamasını gerekçe olarak gösterip Türkiye’nin boğazını sıkmak isteyenler terörizmin piyonları, öğrenci kılıklı bölücülerdir. Boğaziçi Üniversitesi’ne yasal yollardan Rektör atanmış ve konu kapanmıştır."