MHP Lideri Devlet Bahçeli, Türkiye'nin Filistin'in yanında olduğunu belirterek, "Devletim istesin milletim destek versin şartlar da öyle gerektirsin Gazze'deki çocuklara kol kanat germek için yola revan olmasam namerdim" dedi. Bahçeli ayrıca kendisini '24 saat' açıklaması üzerinden eleştirenlere "Amerikan uşakları" ifadesiyle karşılık verdi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki (TBMM) Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
İsrail'in Filistin'deki saldırılarını durdurması için 24 saat süre veren Bahçeli, 3 gün sonra İsrail ile ilgili yeni bir açıklama yaptı. Kendisini eleştirenlere yanıt veren Bahçeli, "Bizde geri adım yoktur. 24 saati Amerika'nın saatiyle özdeşleştirip, 'Nerede 24 saat' diye soran Amerikan uşakları, Biden saat kaçta dinlenme ofisine gitti?" dedi.
Hamas-İsrail savaşında Türkiye'nin Filistin'in yanında olduğunu belirten Bahçeli, "Gazze'yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır. Devletim istesin milletim destek versin şartlar da öyle gerektirsin Gazze'deki çocuklara kol kanat germek için yola revan olmasam namerdim" diye konuştu.
Bahçeli'nin açıklamasından öne çıkanlar şöyle:
*Türk tarihinde kopukluk ve kesinti hiç olmamıştır. Kurulan her Türk devleti bir öncekinin temelleri üzerinde yükselmiş ve çağına mühür vurmuştur. Türkiye Cumhuriyeti, ağaç kavuğundan çıkmamış, telkin ve tembihle kurulmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti olağanüstü şartlarda olğanüstü azim ve dirayetin rehberliğinde tarih sahnesindeki yerini almıştır.
*Pekçok cephede mücadele eden Türk milleti, Cumhuriyet ile birlikte düştüğü yerden ayağa kalkmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk de ilk cumhurbaşkanı seçildi. Şerefli görevine hemen başladı. Batan bir geminin iskelesine çıkıp kurtuluşun sahillerine nasıl çıkılacağını aşama aşama formüle etmişlerdir.
"ATATÜRK YAŞASAYDI 'CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ'NİN MÜDAFAACISI OLURDU"
*Hükümet millet, millet hükümettir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, Aziz Atatürk'ün tarihi değerlendirmesi pekişmekle kalmamış, asıl mana ve muhtevasını bulmuştur.
*Eğer Atatürk bugün yaşamış olsaydı, devletimizin geçirdiği badireleri dikkate alarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yılmaz ve yıkılmaz bir müdafaacısı olurdu.
*Nasıl ki Cumhuriyet'ten dönüş yoksa cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden de dönüş olmayacaktır.
*Milli Mücadele kahramanlarının, askeri, siyasi ve diplomatik mücadelerinin merkezinde Mısak-i Milli'nin zamanlar üstü hükümleri vardır. Bilinmelidir ki Misak-i Milli, ihlal edilemez bir egemenlik beyanıdır ve zaman aşımına tabi değildir.
*Vatanımızı korumak, devletimizi müdafaa etmek, Anadolu topraklarına saplanıp kalarak yapılamaz. Böyle olursa kademe kademe vatanımızı kaybederiz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ülkemize yönelmiş tehditleri kaynağında bertaraf etmek için mücadele içindedir ve yalnız değildir.
FİLİSTİN AÇIKLAMASI
*Kudüs, Gazze, Halep, Kerkük güvende değilse, soydaşlarımız ve din kardeşlerimiz güvende değilse, Ankara'nın güvenliğinden hiç bir akıl ve vicdan sahibi bahsedemeyecektir.
*Bugün Gazze'de yaşanan felaketler bir insanlık suçudur. Kadim devlet aklımız ve irademizle devrede olmazsak siyasi ve diplomatik temaslarımızı, askeri caydırıcıkla desteklemezsek, günü geldiğinde Gazze'deki dramların benzerine Allah muhafaza ama Anadolu'da da mahkum olmamız kaçınılmazdır.
*Bu düşüncemin muhatapları zeka özürlü işbirlikçiler değildir. İşgal cephesinde birleşen ciğeri beş para etmez soysuzlar hiç değildir. 21 Ekim 2023 akşamı sosyal medyadan yaptığım açıklamalar, milletine, devletine, insanlık onuruna ve gelecek nesillere duymuş olduğum sorumluluğun tanımıdır. O günden bu yana destek mesajları kadar haksız eleştiriler de tarafımca takip edilmiştir.
"GAZZE'DEKİ ÇOCUKLARA KOL KANAT GERMEZSEM NAMERDİM"
*Dediklerim şuydu: MHP olarak çağrımız şudur: Eğer bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa, saldırılar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse, milletimle açık açık paylaşıyorum ki Türkiye süratle devreye girmeli, tarihi, insani ve inanç sorumluluğu gereği her neyse yapılmalıdır.
*Gazze'yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır.
*Devletim istesin milletim destek versin şartlar da öyle gerektirsin Gazze'deki çocuklara kol kanat germek için yola revan olmasam namerdim.
"BU VATANIN ÇOCUKLARINI ATEŞE ATMAK İSTİYORMUŞUZ..."
*Bu vatanın çocuklarını ateşe atmak istiyormuşuz, Gazze'yi ecdat mirası olarak göremezmişiz, İsrail-Filistin çatışması bizim de meselemiz değilmiş... Bu ifade sahiplerinin hepsi birden vicdanen ve kalben yanmış ve küle dönmüş bir avuç çapulcudur. Gazze'deki toplu katliamı, soykırıma varan İsrail şiddetini idrak etmek için Filistinli olmaya gerek yoktur, birilerinin iddia ettiği gibi Arap olmaya da gerek yoktur, hatta müslüman olmaya da gerek yoktur. Sadece insan olmak, insani değerleri savunmak kafidir.
"AMERİKAN UŞAKLARI..."
*Biz çok şükür namussuz değiliz. Tarafız. Haklının, masumun, insan onurunun, tarih ve inanç bağlantımız olan kardeşlerimizin tarafıyız. 24 saat dolmuştur. Türkiye Cumhuriyeti, insanlık nam ve hesabına barış ve çözüm iklimini yeşertmek, garantörlük mekanizmasını kurmak adına her türlü müdahale ve mücadeleye hazır ve kararlı olmalıdır. Bizde geri adım yoktur. 24 saati Amerika'nın saatiyle özdeşleştirip, 'Nerede 24 saat' diye soran Amerikan uşakları, Biden saat kaçta dinlenme ofisine gitti?
"GAZZE'Yİ KORUMA MİSYONU TÜRK MİLLETİNİN ÜZERİNDEDİR"
*BM Genel Sekreteri Refah Sınır Kapısı'nda boy göstermekten başka bir şey yapamamıştır. Gazze için Kahire Barış Zirvesi'nden sonuç çıkmamıştır. O halde Gazze'yi koruma ve kollama misyonu Türk milletinin üzerindedir. Ya kalıcı barış ortamı sağlanarak iki devletli çözüm için masaya otururlar ya da Türkiye Cumhuriyeti her ihtimali dikkate alarak tepkisini en üst düzeyde en seri ve sert şekilde gösterir.
https://tele1.com.tr/bahceli-ile-davutoglu-bir-araya-geliyor-936871/