Ertuğrul Özkök, eski AYM Başkanı Zühtü Arslan'ın veda konuşmasında zehir zemberek sözlerle hedef aldığı 'hakim'e dikkat çekti.
Gazeteci Ertuğrul Özkök, T24'te "Anayasa Mahkemesi Başkanı giderayak hangi hakime 'Günahın çok büyük, cehennemliksin' dedi?" başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Eski AYM Başkanı Zühtü Arslan'ın veda konuşmasında bir 'hakimi' zehir zemberek sözlerle hedef aldığını belirten Özkök " 'Bir yargıca' söylüyor bunu. Kimdir o “Yargıç…” Adını vermiyor ama profilini açıkça belirtiyor: “Bu dünyada hüküm verirken taraf taraf tutarak adil davranmayan bir hakim…” Zühtü Arslan işte o mahkeme yargıcına diyor ki: “Günahın büyük. Cehennemliksin” ve cezası da çok ağır olacaktır… Sonra bir adım daha ileri giderek bu “hakimin” günahını bir cehennemlik bir başka ruha benzetiyor. “Çocuğunu öldüren ve beynini yiyen” bir günahkara…" ifadelerini kullandı.
Arslan'ın ayrıldığı gün AYM sitesine konan armağan kitabına da dikkat çeken Özkök, kitabın girişinde 'Zühtü Arslan'ın karşı oyları ve farklı gerekçeleri…' bölümünde Osman Kavala'nın yer almasına dikkat çekti. "Bana göre görevden ayrılan bir Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın evlatlarına, torunlarına bırakacağı en güzel gurur belgesi bu…" yorumunu yapan Özkök'ün yazısı şöyle:
"Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan'ın görev süresi geçen hafta cuma günü sona erdi ve ayrıldı.
Ancak giderayak onun ağzından bir “hakime” karşı zehir zemberek sözler okuduk.
Üstelik bu sözleri görevinin sona erdiği 20 Nisan günü Anayasa Mahkemesi'nin resmi internet sitesine de kondu.
Türk yargısının içine düştüğü durumu hepimiz ibretle izlerken; okuduğum bu satırlar kafamda daha da büyüdü.
Şimdi size o cümleleri aynen aktaracağım.
Kastettiği kişi "taraf tutan ve adil davranmayan bir hakim"
Ama önce Başkan'ın bu sözleri kime söylediğini, hedefinin kim olduğuna bakalım.
“Bir yargıca” söylüyor bunu.
Kimdir o “Yargıç…”
Adını vermiyor ama profilini açıkça belirtiyor:
“Bu dünyada hüküm verirken taraf taraf tutarak adil davranmayan bir hakim…”
Zühtü Arslan işte o mahkeme yargıcına diyor ki:
“Günahın büyük. Cehennemliksin” ve cezası da çok ağır olacaktır…
Sonra bir adım daha ileri giderek bu “hakimin” günahını bir cehennemlik bir başka ruha benzetiyor.
“Çocuğunu öldüren ve beynini yiyen” bir günahkara…
[caption id="attachment_1052737" align="aligncenter" width="1000"]
AYM'DE DEVİR TESLİM[/caption]
Ayrıldığı gün Anayasa Mahkemesi internet sitesine konan almanak
Buraya kadar anlattıklarım size biraz absürt gelebilir.
Ama üç beş adım daha gidince ne olduğunu anlayacaksınız.
Zühtü Arslan'ın görevden ayrılması dolayısıyla Yüksek Mahkeme'deki arkadaşları onun için iki ciltlik bir armağan kitabı hazırladılar.
Bu kitapta Anayasa Mahkemesi üyeleri ve dünyanın birçok ülkesinden tanınmış anayasa hukukçusu da yazılar yazdılar.
Yazanlardan biri de, yıllardır onun konuşmalarını, Anayasa Mahkemesi'nin aldığı kararları yakından izleyip onlar üzerine ayrıntılı analizler yazan Hürriyet Gazetesi yazarı Sedat Ergin'di. Ayrıca Karar Gazetesi yazarı Taha Akyol'un da bir yazısı var.
Ergin bu almanak için biraz daha geniş olsa rahatlıkla master tezi olabilecek bir inceleme yazısı yazmış.
Başlığı şöyle:
“Prof. Zühtü Arslan'ın Düşünce Dünyasının İzlerini Sürdüğümüzde…”
Hukuk, edebiyat, felsefe ve tarih buluşuyor
Adından da anlaşılacağı gibi onun çeşitli konuşmalarında ve bu metinlerde kullandığı atıfları, kaynakları incelemiş.
Gerçekten bir insanı şaşırtan bir felsefi ve edebi derinlik görüyorsunuz bu konuşmalarda.
Kimlerden alıntı yok ki…
Ergin'in deyişiyle bu metinlerde “hukuk, edebiyat, felsefe ve tarih” buluşuyor.
Çünkü adalet arayışı insanlık tarihi kadar eski.
"Ardavifirname" cehenneminde en ürkütücü günahkar kim?
Bu “cehennem” olayını onun 18 Aralık 2023 tarihinde Türkiye Adalet Akademisi'nin düzenlediği bir etkinlikte hakim ve savcı adaylarına yaptığı konuşmada anlatıyor...
Sözleri MS 4'üncü yüzyılda Sasani İmparatorluğu döneminde yazıldığı tahmin edilen “Ardavirafname” isimli eserden almış.
Dante'nin “Cehennem” adlı eserinini yazılmasından asırlar önce yazılan bu metinde çok ürkütücü bir günahkar tasviri var.
Tasvir ettiği “Cehennemlik ruhlardan” biri, “Çocuğunu öldürüp beynini yiyen” bir insan…
Zühtü Arslan, “Tarafsız ve adaletsiz karar veren yargıca” bir anlamda işte siz de bu günahkarla aynısınız diyor.
Cehennemliksiniz diyor.
O cehennemlik ruhun adını vermiyor ama...
Tabii bu genel bir ifade…
Bunu söylerken tabii ki bir isim telaffuz etmiyor…
Belki kafasında bir isim de yok.
Ama “Yargıçlar” demiyor. “Yargıç” diyerek profili de daraltıyor.
Peki kimdir bu?
Almanak'ın karşı oy bölümünde karşımıza çıkan sürpriz isim
Almanak'ın giriş bölümünde çok ilginç bir bölüm var.
“Zühtü Arslan'ın karşı oyları ve farklı gerekçeleri…”
İşte bu bölümde çok ilginç bir isim karşıma çıktı.
Osman Kavala…
Osman Kavala'nın yargılama sırasında bireysel haklarının ihlal edildiğine dair bir başvurusu ile ilgili.
Anayasa Mahkemesi bu konuda "Hak ihlali yoktur" derken Prof. Dr. Arslan “Hayır, vardır” diyerek karşı oy kullanmış ve bunun gerekçesini de bu almanağa koymuşlar.
Osman Kavala lehine karşı oyunu niye buraya koydu?
Bana göre görevden ayrılan bir Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın evlatlarına, torunlarına bırakacağı en güzel gurur belgesi bu…
Herhalde başkan da bunu tarihe bir belge olarak bırakmak istemiş ki bu karşı oy yazısını bu almanağın da ilk bölümlerine koymuşlar.
Evet, hayat böyle…
Bazı hakimler tarihe böyle belgeler bırakıyor.
Bazıları ise bilim insanları tarafından hazırlanan Anadolu'daki bal arısı kolonilerinin haritasını “Türkiye'yi bölme haritası” delili olarak kabul edip, bunların üzerlerinden masum insanları müebbet hapislere mahkumiyet kararlarını bırakıyor.
Ne diyor Arslan genç savcı ve hakimlere?
Unutmayın, Dante'nin cehennemi günahkar ruhlarla dolu…
Seçimle gelen çoğunluk tiranlarına iki söz
Zühtü Arslan konuşmalarında, 21'inci yüzyıl popülist yönetimlerde giderek yayılan bir eğilime de dikkati çekiyor:
“Yasanın denetiminde olmayan çoğunluk yönetimi kendisini kaçınılmaz olarak çoğunluğun tiranlığına dönüştürür ve çoğunluğun tiranlığı da en az diğerleri kadar tiranlıktır…”
Yıllardır yazdığım şeyler bunlar.
“Ben halkın oyuyla seçildim istediğimi yaparım” zihniyeti basbaya faşistliktir."
YAZININ TAMAMI