Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik açılan davanın ilk duruşması görüldü. Sanıklardan Barış Kurt, polislerin mahkemeyi yanılttığını söyleyerek ağladı ardından kendisi aleyhinde ifade veren kişiye hakaretler yağdırdı.
Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan’ın aralarında olduğu 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına, Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya tüm sanıklar ve taraf avukatları katıldı.
Beyanların ardından sanık savunmalarına geçildi.
Sanık Adnan Kaplan, Erkan Doğan’ın şikayetiyle gözaltına alınıp tutuklandığını anlattı. Bir barın otoparkında çalıştığını, yaşanan olaylarla alakalı bilgisinin olmadığını öne süren Kaplan, tahliyesini talep etti. Sanık Ali Dönmez, oto kiralama işiyle uğraştığını 2018’de iki işletmede vale olarak görev yaptığını anlattı. Herhangi bir suç örgütüne üye olmadığını savunan Dönmez, “Ben çalışırken Fethi Koyuncu da valelik yapıyordu ama sorumluydu. Maaşlarımızı kendisinden alıyorduk. Müdürlerle fazla bir ilişkimiz olmazdı. Mekanların kime ait olduğunu bilmiyorum. Örgüte üye değilim, tahliyemi talep ediyorum.” dedi. Dönmez, tape kayıtlarında geçen “Arkadaş” tabirini bozuk para istemek için kullandığını da savunmasına ekledi. Sanık Ali Şallı da oto kiralama şirketi olduğunu herhangi bir suç örgütüyle ilişkisinin bulunmadığını iddia etti. Yazılı savunmasını mahkemeye sunan Şallı, “Ben neden yattığımı bilmiyorum, geciken adalet benim nezdimde adalet değildir. Hasta bir eşim var. Bu sebeplerden dolayı tahliyemi talep ediyorum. Aksi takdirde en yüksek adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum.” diye konuştu. “BORA KAPLAN’I HİÇ TANIMAM SESİNİ İLK DEFA NEZARETTE DUYDUM” Sanık Arif Buğra Meşen de 2018-2019 yılları arasında bir barda valelik yaptığını, sanıklardan bazılarını bu nedenle tanıdığını söyledi. Vale olarak suç örgütüne nasıl üye olduğunu anlamadığını beyan eden Meşen, “Ben ‘Bora Kaplan’ dediğiniz adamı hiç tanımam. Nezarette ses tonunu ilk defa duydum. 8 aydır tutukluyum hiçbir suça karışmadım, hiçbir örgüte üye değilim, tahliyemi talep ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Sanık Barış Kurt da hayatında ilk defa cezaevine girdiğini belirterek, “Mühendisim, 3 üniversite bitirdim. Doktoram, uluslararası yayınlarım var. Şoktayım, rüya halindeyim.” dedi. Kurt, Bora Kaplan’I kız arkadaşıyla gittiği bardan tanıdığını anlattı. Mahkeme başkanı bunun üzerine Kurt’a savcılık ifadesinde Kaplan’ı tanımadığını söylediğini hatırlattı.
AĞLADI, ALEYHİNDE İFADE VERENE HAKARETLER YAĞDIRDI Kurt da o dönemde Çankaya Belediye Meclisi’nde Meclis Üyesi olduğunu belirterek, “Siyasi geleceğim, kariyerim var” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı da “Ne ilgisi var? Bora Kaplan sakıncalı mı? Siyasi kariyerinle ilgisi ne?” diye sordu. Barış Kurt'un sessizliği üzerine de “Yok mu bir cevabın?” dedi. Bunun üzerine Kurt, “Var. Ben kimim, anlatayım; sonra ne isterseniz sorun” diyerek hayat hikayesini anlattı. Polislerin hazırladığı bilirkişi raporuyla HTS kayıtlarını çarpıtıp mahkemeyi yanılttığını öne süren Barış Kurt, “Günahtır” diyerek ağlamaya başladı.
Kurt, aleyhinde ifade veren Erkan Doğan için “Sokak çocuğu, nankör, çingene, esrar içmekten perişan olmuş.” ifadelerini kullandı. Gizli tanığın ifadesiyle de oynandığını aktaran Kurt, sorguda kendisine okunanla mahkeme başkanının okuduğunun farklı olduğunu öne sürerek, “Bu suç değil mi? Niye oynuyorsunuz? İşte, fazla oynarsanız Allah böyle ayağınıza dolar.” dedi.
Öğlen verilen aranın ardından sanık savunmalarının dinlenmesine devam edildi. Sanık Bayram Ali Aydınlar, müşteki Emirhan D.'nin darbedilmesine ilişkin iddialar üzerine yargılandığını, olaya herhangi bir dahli olmadığını iddia etti. Aydınlar, "Emirhan bizde bodyguarddı, arkadaşlarıyla eğlenmeye geldi. Taşkınlık yaptı. Patronumu aradım, 'Gelen personel içeride taşkınlık yaptı' diye. Uyardığım için azmettirici olarak benden şikayetçi oldu" dedi.
Sanık Burak Kapucu da herhangi bir örgüte üye olmadığını suça konu barlarda ek iş olarak çalıştığını beyan etti. Günlük kiralık daire işi yaptığını ifade eden Kapucu, "Otel tarzında bir işletme. Kartlı sistemle açılıyor, odalar. Temizlik görevlileri paspasın altına bırakılan kartları alıp misafir çıkınca odayı temizliyor. Hiç bir temizlik görevlisi bize herhangi bir şikayetle gelmedi. İddia edilen bodyguardların vurulması olayında mesul müdür olarak gözüksem de orayla bir alakam yoktur" diye konuştu.
“MEKAN AÇMAM SUÇ OLDU”
Sanık Cemil Kumaşçıoğlu da ticaretle uğraştığını dosyada adı geçen kişilerle ilişkisi olmadığını savundu. Eğlence sektöründe 15 yıldır hizmet verdiğini ifade eden Kumaşçıoğlu, örgüt yöneticiliğiyle yargılanan Bora Kaplan'ı da sektörden tanıdığını, birlikte mekan açtıklarını kendisinin de mekanın mesul müdürü olduğunu söyleyerek, "İddianamede adı geçen ve baz verdiğim, fotoğraf çektirdiğim herkes müşteri olarak gelen ve samimi olduğum kişilerdir. Benim Bora Kaplan'ın yanından ayrılıp kendi mekanımı açmam suç oldu. Ben neden başkasının mekanını 'Kendi mekanım' diye tanıtayım. Ben Bora Kaplan'ın mekanlarında mesul müdürlük yaptım; ama kimseden emir ya da talimat almadım. Hesaplarım ve mal varlığım ortadadır. Beraatimi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
“KİMİN MEKANINA ÇÖKMÜŞÜM GÖSTERSİNLER”
Kumaşçıoğlu'nun savunmasının ardından söz alan sanık Bora Kaplan da "Bunlar iyi çocuklar, efendi çocuklar, 'İşletme açalım' dediler, 'Tamam' dedim. Adı geçen mekanların tuğlalarını ben taşıdım. Bir tane mekan göstersinler, kimin mekanına çökmüşüm" dedi.
Mahkeme Başkanı, Kaplan'a tüm sanık savunmalarının ardından kendisinin savunmasını alacağını söyledi.
Sanık Deniz Ürcan da "Suç örgütüne üye değilim. Ayhan Bora Kaplan bizim komşumuzdu, oradan tanıyorum. İlk tanıdığım zamanlar Kızılay'da CD satıyordu. Sonrasında adında mekan açtı. Olaylarda adı geçen Fethi Koyuncu'yu tanımam. Hamile eşim var, beraatimi talep ediyorum" dedi.
Sanık avukatları salonda bulunan bazı emniyet görevlilerinin soruşturma aşamasında tutanak tuttuklarını, bu görevlilerinin salondan çıkartılmasını talep etti. Görüşü sorulan Cumhuriyet savcısı, yargılamaların alenilik ilkesi gereğince duruşmaların herkese açık olması ve bu yönde aksi bir karar alınmaması dikkate alınarak, avukatların taleplerinin reddine karar verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, salondaki görevlilerin soruşturma esnasındaki belgeleri değiştirme ihtimallerinin bulunmaması, duruşmanın aleni olması ve duruşma salonundan çıkarılmalarını gerektirecek somut bir durum bulunmaması gerekçesiyle avukatların taleplerini reddetti. Sanıklar Emir Akyol, Ersoy Yahya ve Ferit Çelik de suç örgütüne üye olmadıklarını ve suçsuz olduklarını savunarak beraat talebinde bulundu. Duruşma yarın devam edilmek üzere ertelendi.
https://tele1.com.tr/ayhan-bora-kaplana-ikinci-kez-tutuklama-karari-1023570/