Avrupa Konseyi: Demirtaş’ın serbest bırakılması, Türkiye’nin değerlere bağlılığının anlamlı bir işareti olacak

Yayın tarihi: 23 Aralık 2020 Çarşamba 5:57 pm - Güncelleme: 23 Aralık 2020 Çarşamba 5:57 pm

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (PACE), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’la ilgili hak ihlali kararına ilişkin, “Meclisimiz, milletvekillerinin yerinin cezaevinde değil parlamentoda olduğunu defalarca vurguladı. Demirtaş’ın serbest bırakılması, Türkiye’nin Avrupa Konseyi üyeliğinin temelini oluşturan değerlere bağlılığının anlamlı bir işareti olacaktır” açıklamasını yaptı.

PACE, Türkiye izleme raportörleri Thomas Hammarberg, John Howell ve Boriss Cilevics, AİHM Büyük Daire’nin Demirtaş kararına ilişkin değerlendirme raporu yayımladı. Raporda, raportörler, AİHM kararını memnuniyetle karşıladıklarını belirttiler.

Raportörler, “Demirtaş tahliye edilmeli ve demokratik bir toplumda, siyasi haklarını daha fazla gecikmeden tekrar kullanabilmeli” diyerek, Demirtaş’ın derhal serbest bırakılmasını istediler. Raportörler, “Demirtaş’ın derhal serbest bırakılması, Türkiye’nin Strazburg Mahkemesi (AİHM) kararlarına uymaya istekli olduğunun ve Avrupa Konseyi üyeliğinin temelini oluşturan değerlere bağlılığının anlamlı bir işareti olacaktır” ifadelerini kullandı.

Eski AİHM Yargıcı açıkladı: AİHM kararı uygulanmazsa ne olur?

AİHM kararını verdi: Derhal serbest bırakın! Demirtaş’tan iki sayfalık açıklama

“…DEMOKRASİ İÇİN BU GİDİŞAT TERSİNE ÇEVRİLMELİDİR”

Raporda, kısa süre önce “Türkiye’deki siyasi muhalefet ve sivil muhalefete yönelik yeni baskılar” üzerine bir rapor sunan Thomas Hammarberg ve John Howell, Demirtaş’ın dört yıldan fazla bir süredir cezaevinde tutulduğunu hatırlatarak, şu açıklamayı yaptı:

“Meclisimiz, milletvekillerinin yerinin cezaevinde değil parlamentoda olduğunu defalarca vurguladı. Mahkemenin nihai kararı, Demirtaş’ın devam eden tutukluluğunun, özgür demokratik tartışmanın kapsamını önemli ölçüde azalttığını doğruladı. Oybirliğiyle, Demirtaş’ın yargılama öncesi tutukluluğunun çoğulculuğu bastırmaya ve siyasi tartışma özgürlüğünü sınırlamaya çalıştığını teyit ederiz. Sözleşme’nin tartışmaya kapalı 18. maddesini ihlal eden ve demokrasi için tartışılmaz bir ağırlık meselesi olan bu gidişat tersine çevrilmelidir.” (ANKA)

‘Reform’ başlamadan bitti! Erdoğan, AİHM’in Demirtaş kararını tanımadı