‘Aşırı karbonhidrat tüketimi, hastalıklara zemin hazırlıyor’

Koronavirüs salgını nedeniyle sokağa çıkmayan vatandaşlardan birçoğu hem vakit geçirmek, hem de daha hijyenik olması nedeniyle evde ekmek yapmaya başladı. Karbonhidrat tüketiminin artması üzerine uzmanlar, kontrollü tüketilmesi gerektiği ve başta obezite olmak üzere birçok hastalığa yol açabileceği konusunda uyardı.

Koronavirüs salgını nedeniyle yapılan 'evde kal' çağrılarına uyup, sokağa çıkmayan vatandaşlar, hem evde vakit geçirmek, hem de daha hijyenik olduğu için ekmek ve hamur işi yapımına yöneldi. Pizzadan poğaçaya, lahmacundan böreğe birçok hamur işini evde yapan vatandaşlar, internetten ekmek yapımını da araştırmaya başladı. Evlerinde çeşit çeşit ekmekler yapan vatandaşlar, fotoğraflarını çekip, sosyal medya hesaplarından paylaşmaya başladı. Marketlerde en çok satılan ürünler un ve maya oldu. Vatandaşların çoğu, evde ekmek yapmanın daha hijyenik olduğunu ve bunu alışkanlık haline getirdiklerini söyledi. Ekmek ve türlü hamur işi yapımı da karbonhidrat tüketimini artırdı. Uzmanlar da sık karbonhidrat tüketiminin vücuda zararı olduğu konusunda uyarılarda bulunmaya başladı.

'GÖBEK YAĞI ARTAR, KALP HASTALIĞI VE KANSER RİSKİ OLUŞTURUR'

Diyetisyen Derya Zünbülcan evde yapılan ekmeğin sağlıklı olduğunu, ancak aşırı tüketimden kaynaklı sağlık sorunların yaşanabileceğine dikkat çekti. Zünbülcan, karbonhidrat tüketiminin aşırı olması halinde obezite hastalığı ile karşılaşılabileceğini hatırlatarak, "Evde kalıyoruz ve karbonhidrat tüketimi artıyor. Karantinada karbonhidrat tüketiminin artması bizim obezite ile karşı karşıya kalmamıza neden olabiliyor. Ekmek her ne kadar beynin benzini desek de yüksek karbonhidrat tüketimiyle kan şekeri dengeleri bozulabiliyor. Bu dengelerin bozulması da göbek bölgesinin artmasına neden oluyor. Yapılan çalışmalarla defalarca kanıtlanmıştır ki yüksek karbonhidrat tüketimi nedeniyle göbek bölgesindeki artış, hem kalp hastalıklarına ve kansere yatkınlık oluşturabiliyor hem de bağışıklık sistemimizi düşürüyor. Bağışıklığımızı güçlendirmek için tükettiğimiz ürünün dozu aşılırsa, bağışıklık sistemimizi düşürebiliyor" dedi.

'KULLANDIĞINIZ UNA DİKKAT EDİN, SINIRSIZ TÜKETMEYİN'

Poğaça, kek, börek gibi ürünlerin de tüketiminin kısıtlanması gerektiğini dile getiren Zünbülcan, şunları söyledi: "Hepimiz şu anda evde ekmek yapıyoruz. Evde ekmek yapımı hem daha güvenli, hem daha ulaşılabilir. Ancak yaparken bazı kurallara dikkat etmeliyiz. Örneğin tam buğday unundan ekmek yapabiliriz. Siyez unu kullanabiliriz ve sebzeli ekmekler yapabiliriz. Burada önemli olan hangi ekmeği tüketeceğimizi bilmek. Tam buğday, siyez gibi sağlıklı unlarla hazırlanan ekmekleri de sağlıklı diyerek kalorisiz gibi düşünüp sınırsız tüketmemek gerekiyor. Karantina bitecek ve bir gün yaz gelecek. Karbonhidrat tüketimi ile aldığımız kilolarla baş başa kalmak istemeyiz. Örneğin sebzeli ekmek, hepimizin evde yapabileceği bir tarif. Kabak, havuç, pırasa, soğan gibi sebzelerin suyunu sıktıktan sonra un ile harç haline getirerek, 4-5 yumurta ve yarım bardak tereyağı ile ekmeğinizi çok kolay bir şekilde hazırlayabilirsiniz. Hem sağlıklı hem lezzetli hem de bağırsak sistemini çalıştıran ve aynı zamanda kanserden koruyan bir ekmek olacaktır. Bağışıklık sistemini yükseltirken doğru ekmeği tüketmek çok önemli. Evde ekmek yapalım, ancak dikkatli tüketelim. Bununla birlikte çinko alımımızı arttırmak için ekmeğimizin içine kabak çekirdeği, badem, ceviz gibi kuruyemişlerden de ekleyebilirsiniz."

'DAHA SAĞLIKLI BULUYORUM'

Koronavirüsün Türkiye'de çok sayıda görülmeye başlamasıyla birlikte evde ekmek yapmaya başladığını belirten Esin Bayar, "Kendimizi hastalıktan korumak için elimizden geldiği kadarıyla 'Evde kal' çağrısına uyuyoruz. Bu nedenle bazı ürünleri evde yapmaya da başladık. Ev ortamında yaptığım ekmeğin şu şartlar altında daha sağlıklı buluyorum. Fırında ne kadar hijyen kurallarına uyulursa uyulsun alacağım ekmeğe bir kişinin bile dokunacak olması beni tedirgin ediyor. Bu tedirginliği yaşamak yerine kendi evimde, kendi fırınımda yaptığım ekmeği tüketmeyi tercih ediyorum. Ekmek yapmak salgının getirdiği bir alışkanlık olarak kalacak gibi. Bu salgın sona erdikten sonra da ekmek yapmayı sürdürmeyi düşünüyorum" diye konuştu.