Alakır Vadisi’nde yıkıma karşı yaşamı savunanlara İstanbul’dan destek

Yayın tarihi: 6 Aralık 2018 Perşembe 2:49 pm - Güncelleme: 6 Aralık 2018 Perşembe 2:49 pm

‘Kuzey Ormanları Savunması’ ve ‘Alakır Nehri Kardeşliği’, Alakır Vadisi’ni koruyan Tuğba Günal ile Birhan Erkutlu’yu tehdit ve taciz eden Metamar Marble isimli HES’çi şirketin İstanbul ofisi önünde basın açıklaması yaptı.

Metamar’ın Alakır Vadisi’nde mermer arama faaliyeti adı altında ağaçları kesmesi ve Alakır’da yaşamlarını sürdüren Tuğba Günal ile Birhan Erkutlu’nun şirket çalışanları tarafından tacize uğradıkları belirtilen açıklamada Alakır mücadelesi ile Kuzey Ormanları mücadelesinin ortaklığına da vurgu yapıldı.  Kuzey Ormanları Savunması’ndan Mustafa Tepret’in tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadeler kulanıldı;

Metamar HES şirketinin Alakır’da doğaya ve yaşam savunucularına yönelik artan saldırıları, aslında yıllardır Türkiye’de doğa ve canlılara yönelik kıyımın ve hoyratlığın öne çıkan simgelerinden biri haline geldi.

Kumluca’da Beydağları’ndan doğup, Akdeniz’e dökülen yaklaşık 70 kilometrelik Alakır Nehri, uzun yıllardır üzerinde 3’ü tamamlanan, 3’ü de iptal edilen 6 HES projesi ve bunların yol açtığı yıkıma karşı verilen mücadele ile gündeme geliyor.

14 yıl önce İstanbul’daki hayatlarını sona erdirip Alakır Vadisi’ne yerleşen; kendi ürettiklerini tüketip, doğanın verdiğiyle yetinerek 14 yıldır yaşayan Birhan ve Tuğba çiftinin Alakır Nehri’ne yapılan HES’lerin benzersiz bir ekosistemi yok etmemesi için verdikleri mücadele ve bu mücadelede başlarına gelenler, Türkiye’nin her yanında yaşananların benzeri.

Birhan ve Tuğba çifti, Alakır’ı kurtarmak için 1 Mart 2009’da kurdukları Alakır Nehri Kardeşliği üzerinden hukuk mücadelesi veriyor. Ekosistemin korunması adına önemli zaferler de yaşandı bu süreçte. Alakır Nehri ve vadisi, 2017 Aralık ayında ‘Kesin Korunacak Hassas Alan’, ‘Nitelikli Doğal Koruma Alanı’ ve ‘Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım alanı’ olarak 3 ayrı statüde Doğal SİT alanı ilan edildi.

Metamar şirketinin veiştiraklerinin Birhan ve Tuğba çiftine yönelik tehdit ve tacizleri bir süredirşirketin HES projesinden tamamen bağımsız olarak, çiftin yaşam alanlarınınsınırında, onları kuşatma altına aldığı arazilerden yöneliyor.

Metamar, aldıkları bu arazilerden görüntüdeki 1 nolu olanı kepçe ile kazarak doğal kaynak suyunun damarını kesmişti. Son dönemde de oraya beton döküp bir konteyner yerleştirmişti.

Görüntüdeki 2 nolu arazi ise bir ormandı; içinde anıt ağaç statüsüne giren meşeler vardı. Koruma altına alınmalarına yönelik dava devam ederken Metamar şirketi tüm ormanı kesip kepçelerle kazıp üzerinde ot bile kalmayacak hale getirdi. Haftalarca kepçe çalıştırdılar. Bu alandan silah sıkıldı. Yine bu alandan HES bekçisi çifti ayaklarını bacaklarını kırmakla tehdit etti. Bu yüzden hapis yatıp çıktı. Hala bölgede dolanıyor. Yine şirket tarafından bu arazinin ortasına kameralar konuldu. Bu kameralardan bir tanesi doğrudan Birhan ve Tuğba çiftinin yaşam alanına bakıyor.

Görüntüdeki 3 nolu arazide son iki haftadır kesim yapılıyor. Kepçe gelip gidiyor. Metamar şirketinin buradaki amacı bilinmese de, adım adım Birhan ve Tuğba çiftinin yaşam alanının çevresi yok ediliyor.

Şirketin bu baskı, tehdit ve tacizlerine derhal son vermesini talep ediyoruz!

Birbirinden bağımsız birer münferit olaymış gibi tek tek ayrı savcılar tarafından ele alınan bu taciz olaylarının tek bir dosya haline getirilerek incelenmesini talep ediyoruz!

NE OLMUŞTU?
Antalya’nın Kumluca ilçesinde bulunan Alakır Vadisi’nde yaşayan Birhan Erkutlu ve Tuğba Günal yaşam alanlarına iki el silah sıkıldığı iddiası ile Altınyaka Jandarma Karakoluna suç duyurusunda bulundu.

14 yıldır Kumluca Alakır vadisinde yaptıkları Bioev’de yaşamlarını sürdüren Birhan Erkutlu ve Tuğba Günal, vadiye yapılmak istenen HES projelerine karşı kendi yaşam alanlarını koruma mücadelesi veriyor.

Zaman zaman  HES inşaatını üstlenen firmadan  kendilerinin taciz edildiğini ve bulundukları alanın terk edilmesini islediklerini belirten Tuğba Günal “Bizler 14 yıldır bu alanda yaşıyoruz. Alakır nehri üzerine yapılmak istenen HES projelerine karşı çevreci örgütler ve duyarlı vatandaşlarla beraber HES’lerin iptali için çeşitli davalar açtık.

DAHA ÖNCE DE SİLAHLI TACİZ YAŞANDI
Açmış oldukları davaların,  HES yapım firmalarını rahatsız ettiğini belirten Günal “İki yıl önce yaşam alanımızın çok yakınında birkaç kez havaya ateş açarak bizleri korkutmak istediler. Bizler bu olayla ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Fakat savcı, ‘Avcılar ya da başka birileri ateş etmiştir. Size yönelik bir saldırı olduğu yönünde her hangi bir delil yok diyerek’ dava açmadı. Daha sonra 11 Ağustos 2016 günü saat 17.00 sıralarında Metamar/Dedegöl Enerji şirketine ait Kürce HES’in bekçisi Şaban Akkay bizleri tehdit ederek ‘Ayaklarınızı denk alın, yoksa bacaklarınızı kırarız’ deyince biz yine savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Davaya bakan Kumluca 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi, geçen hafta Şaban Akkay’a, Birhan Erkutlu’yu tehdit etmek suçundan 5 ay hapis cezası verdi. Bekçinin daha önceden de kasıtlı suçtan ertelenmiş cezası olduğu için hapis cezası ertelenmedi” dedi.

Cuma günü yine bir saldırı olduğu idiası ile jandarmaya başvuran Tuğba Günal “Gece saat 01.00 sularında evin önünde oturuyorduk. Çok yakın mesafeden bu kez yaşam alanımıza silahla 2 el ateş açıldı. Silahtan çıkan ateşi gördük. Yakın bir mesafeden ateş ettiler. Bizler jandarmayı aradık jandarma olay yerine geldiğinde ‘Aramalarımız sonucu mermi kovanı bulamadık’ dediler. Bu gün

HAYATIMIZDAN ENDİŞE EDİYORUZ
Demokratik haklarını kullanarak Alakır Vadisi’nde yaşam ve çevre mücadelesi yaptıklarını belirten Tuğba Günal, “Bu mücadelemizi barışçıl yollardan yaparak hakkımızı korumaya çalışıyoruz. Bu bölge artık bizler için ciddi tehlikeler içerdiğini düşünüyoruz. Bizler gibi çevre mücadelesi veren Büyük Nohutçu çiftinin silahlı saldırı sonucu öldürülmeleri bizlerinde tehdit altında olduğumuzun işaretlerini veriyor. Fakat bu yer bizim evimiz ve yaşam alanımız. Bizler buraları terk etmeyeceğiz. Çevre dostu tüm insanlardan konu ile ilgili duyarlı olmasını ve bizlere destek vermelerini istiyoruz” dedi.