Akşener’den Erdoğan’a uyarı: Her şeyi kaybettiğin gün olur

Yayın tarihi: 8 Temmuz 2020 Çarşamba 11:58 am - Güncelleme: 8 Temmuz 2020 Çarşamba 5:40 pm

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti genel Başkanı Meral Akşener, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı uyararak “gençlerin önüne kurulan hiçbir duvar ayakta kalamamıştır. Ne yaptım dediğin gün her şeyi kaybettiğin gün olur” dedi. Akşener sosyal medya düzenlemesine ilişkin de “Biz sosyal medya platformları için ülkemiz kanunlarıyla uyumlu hukuki bir alt yapı hazırlanıp düzenlemeler getirilmesine karşı değiliz. Vatandaşlarımızı korumak için bu adımları atmalıyız ama bunu özgürlükleri kısıtlayarak değil” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuşuyor.

Akşener’in konuşmasından satır başları şöyle:

Hendek’te yaşanan patlamada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet ailelerine sabır diliyorum. İYİ Parti olarak olayın takipçisi olacağız.

İYİ Parti olarak iktidarı bu yönde bir politikada destekçi olmaya çağırıyorum. Sivas’ta yakılan da bizdik, Başbağlar’da vurulan da bizdik.

Biz Madımak’la, Başbağları ayıranlardan değiliz. Her iki acıyı da kendi acımız bilenleriz. Allah kardeşlerimize rahmet eylesin. Allah milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın.

“YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARINI ALACAK PARA YOK”

Güzelim Gelibolu ormanları yandı gitti. Güzelim ağaçlar kül oldu. Açıklama yine aynı, belirsizlikte bir dünya markası olan Tarım Bakanı’ndan numaradan bir ciddiyet. Yine uçak yok yine müdahale yetersiz.

Geçen seneki yangınlardan yine ders almak yok. Yangın söndürme uçaklarını alacak para yok. Allah bunları ıslah etsin.

Einstein’ın dediği gibi “Delilik aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemektir” AKP bu yöntemi algı operasyonu için kullanmaya devam ediyor.

Gençleri sosyal medyada kontrol edemiyorlar. Yasaklayacaklarmış. Kendilerine yapılan alçakça bir saldırıyı gündeme getirip algı operasyonu yapmaya çalışıyorlar. Twitter ne yaptı kendilerine ait trol hesapları kapattı. Kendi hesaplarının engellenmesine kızdılar.

Bir hafta önce sosyal medyayı öve öve bitiremeyen Sayın Erdoğan, bir hafta sonra “kapatacağız” der miydi? Bu farklı düşünceleri ezerek susturma çabasıdır.

“BURADAN SAYIN ERDOĞAN’I UYARIYORUM”

Buradan Sayın Erdoğan’ı uyarıyorum; tarih şahittir ki, gençlerin önüne örülen hiçbir duvar ayakta kalamamıştır. Hele ki Türk gençliğinin önüne set çekmeye kalkarsan, nasıl bir sel olduklarını anladığın gün, her şeyi kaybettiğin gün olur.

Şimdiye kadar eline Türkiye’yi birleştirmek adına pek çok fırsat geçti. Ama sen, toplumun korkularını dindirmek yerine, korkutmayı seçtin. Uzlaşmak yerine, zıtlaşmayı seçtin. Söndürmek yerine, benzin dökmeyi; birleştirmek yerine ayırmayı seçtin. Gazetecileri dinleyip, ne söylüyorlar anlamak yerine; onları susturmayı seçtin.

“SOSYAL MEDYA PLATFORMLARI İÇİN DÜZENLEMEYE KARŞI DEĞİLİZ”

Ak Parti iktidarı, defalarca denenmiş metotları, kimi zaman gündem değiştirmek için, kimi zaman da algı operasyonları için kullanmaya devam ediyor. Sosyal medya üzerinden koparılan fırtınalar bunun bir başka örneği… Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki; biz sosyal medya platformları ve internet şirketleri için ülkemiz kanunlarıyla uyumlu bir hukuki ve mali altyapının hazırlanmasına, düzenlemeler getirilmesine karşı değiliz. Avrupa Birliği başta olmak üzere birçok gelişmiş ülke, vatandaşlarını korumak için bu tip adımlar atıyor. Biz de bu adımları atmalıyız. Ancak bunu yasaklarla değil, özgürlükleri sınırlayıp, insanlarımızı mağdur ederek değil, aklı selimle yapmaktan yanayız.

Gerekli yasaları çıkaralım, ahlaksızlara karşı caydırıcı önlemleri alalım, milletimizin hakkını-hukukunu güvence altına alalım. Ama ilk adımı şöyle atalım; Türkiye’de, internet üzerinden, sosyal medya ağlarında, insanların onurlarına, ailelerine her tür hakareti yapan, iktidarın maaşlı trol ekibini dağıtalım. İşe oradan başlayalım. Hamaset yapmadan, siyasi rant peşinde koşmadan, kişisel hırsları bırakıp, her bir vatandaşımızın hak ve hukukunu korumayı amaçlayalım.

Yani, işe samimiyetle başlayalım. Ama maalesef görüyoruz ki; Samimiyet yerine hep art niyetle harekete geçiyorlar. Hep bir gizli ajandaları var, olayları bahane edip, “fırsat bu fırsat” diyorlar, kendi istediklerini Türkiye’ye dayatıyorlar.

“ERDOĞAN’A SORARSANIZ SUÇLU NETFLİX, TWİTTER, YOUTUBE”

Farkında mısınız; Aynı ateş, sosyal medyada defalarca yakıldı, hala da yakılmaya devam ediyor…Her gün birileri linç ediliyor. Her gün birileri hakarete uğruyor. Her gün birileri susturulmaya çalışılıyor. Kendisi bizleri düşman ilan etmek için elinden geleni yapıyor; küçük ortak her gün yeni bir öfke nöbeti geçiriyor; Minik ortak yıllardır birilerini hedef gösteriyor… Bizzat kendisi şikayetçi oluyor, Türkiye’nin önde gelen sanatçıları mahkeme koridorlarında süründürülüyor. Masum gazeteciler tutuklanıp cezaevine konuluyor. Ama muhalif kadınlara tecavüz tehdidinde bulunan şeref yoksunları, takipsizlik alıyor. Tek bildikleri nefret ekip, öfke biçmek. Ama Sayın Erdoğan’a sorarsanız, Suçlu Netflix. Suçlu Twitter. Suçlu Youtube.

“CUMHURBAŞKANLIĞI’NIN İTİRAFNAMESİDİR”

Cumhurbaşkanlığı Bütçe Başkanlığının itirafnamesi, biz yazmadık onlar yazdı. Deniyor ki; hazine yardımları ödeneği 130 milyardı 136 milyar liraya çıktı.

Görev zararı 91 milyar 300 milyon lira. Hiçbir özel şirket bu kadar zarar edeni orada oturtmaz. Patronun damadı olsa bile. Kara yolları Genel müdürlüğünün yap işlet devlet projelerinin garanti ve katı ödemeleri de etkili oldu.

“YAZIKLAR OLSUN SİZE”

Verilen taahhüt 2019 yılı sonunda 17 milyar dolara yaklaştı. Tam 116 milyar 450 milyon lira. Yani pandemi nedeniyle vatandaşa dağıtılan paranın 11 katından fazla.

EYT’lilere maaş bağlanması için gereken para sadece 10 milyar lira. Şu rakamlara bakar mısınız? Ne müteahhitmiş arkadaş! Bir türlü doyuramadınız gitti. Yazıklar olsun size.

Metruk binada başlayan yangın apartmana sıçradı

Uyarılar fayda etmedi, İstanbul’da yine aynı manzara!