Akşener: Damat bey haddini bil! Pazarda etiketlerde canın yanınca neler oluyor diye soran vatandaşıma terörist diyemezsin

Yayın tarihi: 12 Kasım 2019 Salı 10:23 am - Güncelleme: 12 Kasım 2019 Salı 11:05 am

Partisinin grup toplantısında konuşan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Erdoğan’ın damadı Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a seslenerek, “Damat bey haddini bil haddini. Kayınpeder torpiliyle oturduğun o makamı yeteri kadar yeteri kadar işgal ettin. Bundan sonra milletimize terörist demek senin haddin değildir. Haddini bil damat! Çarşıda pazarda etiketlerde canın yanınca neler oluyor diye soran vatandaşıma terörist diyemezsin. Tencereyi kaynatamıyorum, yarım kilo kıymayla dört çeşit yemek yapıp kahrolan analara terörist diyemezsin” dedi.

Akşener, AKP’li cumhurbaşkanı Erdoğan’a da seslendi: “Buradan kendisine sesleniyorum bıkmadın mı Sayın Erdoğan. İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışmaktan bıkmadın mı. Osmanlı da bizim, cumhuriyet de bizim. Bunu ne zaman anlayacaksın? Sen önce insanlarımızı tarihimiz üzerinden birbirine düşürmek yerine milletinin tamamının sağlığından sorumlu olan bir Cumhurbaşkanı olduğunu unutmamaya çalış”

Akşener’in açıklamalarından satır başları:

“Bugün aramızda çok özel misafirlerimiz var. Ne diyor Mustafa Kemal ‘Toroslar’da tek bir baca tütüyorsa umut var demektir.’ Antalya’da Tororoslar’ın eteklerinde o bacaları tüttüren kahraman kadınlar sizler de hoş geldiniz.

İki gün önce bir kez daha bu ümit var sözlerin sahibine özlemle uyandık. Devleti için nice kahramanlıklara imza atan, Kurtuluş Savaşı ile milletimizin istiklal ateşini yakan kahramanımızı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 81. yıl dönümünde özlem, şükranla ve dualarımızla andık.”

“İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışmaktan bıkmadın mı Sayın Erdoğan “

“Buradan kendisine sesleniyorum bıkmadın mı Sayın Erdoğan. İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışmaktan bıkmadın mı. Osmanlı da bizim, cumhuriyet de bizim. Bunu ne zaman anlayacaksın? Sen önce insanlarımızı tarihimiz üzerinden birbirine düşürmek yerine milletinin tamamının sağlığından sorumlu olan bir Cumhurbaşkanı olduğunu unutmamaya çalış. Eşini dostunu değil fakiri fukarayı zengin etmeye çalışan bir cumhurbaşkanı. Damadını değil ehil insanları bakan yağacak bir bilince sahip bir cumhurbaşkanı.”

“Damat bey haddini bil haddini”

“Damat bey haddini bil haddini. Kayınpeder torpiliyle oturduğun o makamı yeteri kadar yeteri kadar işgal ettin. Bundan sonra milletimize terörist demek senin haddin değildir. Haddini bil damat! Çarşıda pazarda etiketlerde canın yanınca neler oluyor diye soran vatandaşıma terörist diyemezsin. Tencereyi kaynatamıyorum, yarım kilo kıymayla dört çeşit yemek yapıp kahrolan analara terörist diyemezsin.”

“O makamın görevi çarşıdaki yangını söndürmektir, gençlere iş bulmaktır. Bunları beceremediğini yüzüne vuran aziz milletime hakaret etmek değildir. Tek bir vatandaşımızı, tek bir işçimizi, memurumuzu, iş insanımızı akademisyenimizi kalan az sayıda gazetecimizi gerçekleri dile getiriyorlar diye terörist ilan eden bu nobranlığa fırsat vermeyeceğiz. Ya bir yol bulun ya da yoldan çekilin. Yuvalar yıkılıyor,i tam 3 milyon 300 bin kişinin hesabına haciz geliyor. Her yeni bir güne intihar haberiyle uyanıyoruz. Ocaklar sönüyor. Bir ülkede analar babalar yavrularıyla intihar ediyorsa eğer yolun sonuna gelinmiştir demektir. Bir insana ölmek yaşamaktan daha cazip gelir mi! Acımız büyük. Allah taksiratlarını affetsin.”

“Tüm bunlar olurken bu arkadaşlar dillerinden 2023 vizyonunu düşürmüyorlar ama aciziyetlerini gizlemek için ekonomi koşullarını 2002 koşullarıyla karşılaştırmaktan geri durmuyorlar. Bunun özeti şudur; 17 yılda bir arpa boyu yol alamadılar. Erdoğan kızıyor ama maalesef durum böyle. Yarışacak o kadar ülke varken kendilerini 2002 ekonomik kriziyle karşılaştıracak kadar düştüler. Hadi tarihi bilmiyor dizilerden öğreniyorsunuz da bari kendi partinizin tarihine göz atın. 2001 krizinden sonra neden hükûmet değişti. O günleri bir daha yaşatmayın diye sizi bu millet o koltuğa oturttu. Milleti 2001 yılına geri döndürdüler. Kriz günlerinden başarı süzmeye çalışıyorlar. Kendinize gelin vatandaşımın isyanını artık duyun. İsraf içinde sefa sürmeyi bırakın, işinizi yapın.

Dalgacıların şahı da ekonominin başında oturuyor, damat bey. Geçen gün damat beye sokakta soruyorlar ne olacak bu halimiz. O da diyor ki ‘Petrol araştırsın diye gemiler gönderdik. Hele bir şu petrolü bulalım siz Türkiye’yi o zaman görün’ diyor. Gel de Nasrettin Hoca’yı anma. Karikatür karakterine ekonomiyi teslim ederseniz olacak budur. Damat bey ay sonu diyorum, ay sonu. Vatandaşım ay sonunu getiremiyor. Damadın bulduğu çözüme bak. Petrol aramaya gemi gönderiyormuş. Aslında söylediği şey şu; benden bir şey olmaz da petrol bulursak bir ihtimal ekonomi düzelir. Geçen sene berat harikalar diyarında filmini izlemiştik böyle giderse seneye de Titanik’le kapanışı yapar artık. Açıkça bir öneride bulunuyorum. Ülkemizi bir iyilik yapmak istiyorsa ekonomiye bahar gelsin diye özellikle de kayınpederine faydası olsun diye bakanlığı bırakıp hayatına normal damat olarak devam etsin.

“Kızlarımızın en büyük hayali evlenebilmek”

“Kadınlar güvende olmadan ülke de güvende olmaz. Kadınlar ekonomik bağımsızlığa ulaşmadan o ülke de ekonomik bağımsızlığa ulaşamaz. Türkiye’ye çalışabilir olan kadınların yalnızca yüzde 31’i bir işe sahip. Almanya gibi ülkelerde bu oran yüzde 75’e kadar çıkıyor. Dünyanın en güçlü ülkeleri aynı zamanda kadının da güçlü olduğu ülkeler. Alman kadınları bilimden sanayiye her alanda potansiyellerini gerçekleştirirken bizim kadınlarımız var olabilmek, hayata tutunabilmek için mücadele ediyor. Hayatın her alanında önlerine konan bariyerlerle engellerle uğraşıyorlar. Hakkını hukukunu koruyamıyor, hor görülüyor, şiddet görüyor. Türkiye’nin kadınları genç, o kadınların hayalleri yaşlı. Ülkemizde her iki kadından biri gelecek hayali kurmaya çocukken başlıyor ama bu oran onlar genç kız olunca bu oranın yüzdesi düşüyor. Öyle dünyayı gezeyim hayalleri de çok az. Kızlarımızın en büyük hayali evlenebilmek. Evlenenlerin ailesi dağılıyor. Boşanmalar rekor kırıyor. Boşanan çiftlerin sayısı 2018’de yüzde 11 artmış. Defineci damat petrol peşinde koşarken memleketi getirdikleri nokta bu. Biz kadınlarımız için olumlu adımlar beklerken iktidar onların hayatını daha da zorlaştıracak adımlar atıyor. Nafaka düzenlemesi de bunlardan biridir.”

“Bize göre seçme hakkı sevdiği insanı seçme hakkıdır, istediği kariyeri seçebilmektir, hayat tarzını seçebilmektir, kimsenin baskısı altında kalmadan her kararını özgürce verebilmektir. Bizim kadınlara vereceğimiz seçme hakkı işte budur.”

Ne diyor Ozan Arif, ‘Para, mal mülk, makam yetki, Etmemeli sana etki İmanını sağlam tut ki: Küfür batsın viran olsun. Zorun zulmün hiç bir türü, Döndürmesin seni geri, Hak bildiğin yolda yürü İsterse kar boran olsun.’