Akşener: Bize gelen anketlerin ortak noktası Kılıçdaroğlu kazanıyor

Yayın tarihi: 17 Nisan 2023 Pazartesi 9:24 pm - Güncelleme: 18 Nisan 2023 Salı 1:48 am

İYİ Parti Lideri Meral Akşener aday listelerinde adı tartışmalı olarak geçen isimlere dair sessizliğini bozdu. Akşener kendilerine gelen anketlere göre Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazandığını söyledi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, tv100’de Ece Üner’in sorularını yanıtladı. Akşener, aday listelerinde adı tartışmalı olarak geçen isimler hakkında ilk kez konuştu.

Kendi partisinden aday gösterilen İdris Naim Şahin için “FETÖ’cülük üzerinden herhangi bir takibat açılmamışsa buna güvenmek durumundasınız. Her şey AK Parti’nin elindeydi, yargı elinde” diyen Akşener, Sadullah Ergin konusunda ise seçmenin ikna edilmesi gerektiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu’ndan ‘Kürtler’ videosu: Bu propagandaya sakın kanmayın

Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

‘ANKETLERİN ORTAK NOKTASI KILIÇDAROĞLU KAZANIYOR’

Anketlerin ortalamasına baktığımızda kimisine göre Kılıçdaroğlu 1. turda geçemiyor, kimisine göre 1. turda geçiyor ya da 2. tura kalıyor. Ortak bir şey var; ister 1. ister 2. tura kalsın Kılıçdaroğlu kazanıyor. Anketlerin ortak noktası bu.

‘1995 SEÇİMLERİ GİBİ OLACAK’

Benim bir iddiam var; 1995 seçimleri gibi olacak. 3 parti yani AK Parti, CHP, İYİ Parti ya da İYİ Parti, CHP, AK Parti şeklinde sistem dizilebilecek. Aradaki puan farkları 3-5’tir bilemiyorum. Bundan sonra diğer siyasi partiler gelecek.

SADULLAH ERGİN AÇIKLAMASI: ‘CHP VE DEVA’YA DÜŞEN SEÇMENİ İKNA ETMEK’

Altılı masadaki ittifak sistemi üzerinde konuşma hakkını kendimde bulmuyorum. CHP ve DEVA Partisi masaya oturup ortak bir liste üzerinden çalıştıkları herkes tarafından biliniyor. DEVA Partisi’nin verdiği aday isimlerini CHP değerlendirdi. Niye böyle değerlendirdiniz deme gibi bir hakkım yok. Amma velakin bu seçmenin iştiyakını anlamak mecburiyetimiz var. Seçmenin oyunu almak istiyorsak o insanı duymak, anlamak ve ikna etme mecburiyetimiz var. Sadullah Ergin, CHP ve DEVA yöneticilerine düşen o seçmeni ikna etmektir. Üstten parmak sallamak değildir.

Anketlerin ortalaması alındı! Kılıçdaroğlu ve Erdoğan arasında yüzde 10’luk fark

İDRİS NAİM ŞAHİN’İN ADAYLIĞI

İdris Naim Şahin, Erdoğan’ın yakınında bulunan bir şahıs. PKK ile mücadele etmiş bir şahıs, o zaman Çözüm Süreci’ne karşı çıkmış. O dönem basına bakarsanız görevden alınmasını Abdullah Öcalan’ın istediği iddia edilmişti. Bahçeli görevden alınmayı eleştirmiş, İdris Naim Şahin’in arkasında durmuştur. Aytun Çıray’ın FETÖ’cülük iddiası üzerinden yürürsek eğer Şahin’in bir şaibesi varsa herhangi bir tahkikat açılmadıysa güvenmek zorundasınız. Benim hakkımda açıldı, Şırnak’ta bir kişinin iddiaları üzerine dava açıldı. İfadem alınmadı. Ben sanık mıyım, tanık mıyım bilmiyorum? Buğra Kavuncu hakkında da FETÖ suçlaması yapılmıştı. Mahkemeye gitti. Şimdi dalga geçiyorum ‘İçimizde FETÖ suçlamasından aklanan tek siyasetçi sensin’ diye…

İRFAN SÖNMEZ’İN ADAYLIĞI

Elazığ’daki ilginç bir arkadaştır, ön seçimde çıktı. Asla bir iltisakı irtibatı yoktur. 15 yıl hapis yatıp ağır işkenceler görmüş bir ülkücüdür. Selçuk Özdağ’ın da ya kayınbiraderi ya eniştesidir. 15 Temmuz’dan sonra 33 kişi tutuklandı. Ben o zaman çok insanı aradım, beni tutuklayın, yapmayın bu insanlara diye. İrfan Sönmez de takipsizlik aldı. Başka dümenler vardı o dönem.

‘ERDOĞAN’LA DÜRÜST BİR İLETİŞİMİMZ VAR’

Sayın Erdoğan’la çok dürüst bir iletişimimiz var. Bugüne kadar onun tarafından bir hastalandığım zaman arandım, Suriye’ye hareket yapıldığı zaman arandım. Bu tür olaylar dışında aranmadım. Ben de kendisini daima Türkiye’yle ilgili önemli konular üzerinden aradım. Arkadan gizli ne ondan bir çağrı oldu… Tehdidi de kamuoyu huzurunda yaptı, çağrıyı da.

‘ÖZLEM ZENGİN’İ ARAMADIM’

Özlem Hanım’ı başına ekstra bir iş gelmesin diye aramadım. Düşman kuvvet olduğum için. Bu yasa ve İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili tavır koyan kim olursa olsun, derlerse ki bir gün Meral Hanım burada dur, durmayan namerttir.”

‘HDP DOLAYLI DA DOLAYSIZ DA YOK’

O masada HDP yok. 31 Mart seçimlerine giderken bizim aday gösterdiğimiz her yerde HDP aday gösterdi. Biz Ahlat’ta Cumhur İttifakı’nın adayını destekledik, Iğdır’da da. Iğdır’da çok ilginç işler oldu, kazandığı halde gitti ve HDP aldı. Hiç derin bir itiraz görmedim Cumhur İttifakı’nda. Bu işte de ne bakanlık ne başka konuda HDP dolaylı dolaysız altında üstünde yok, olamaz. Ha masaya oturabilir. O zaman derler ki Meral Hanım güle güle. O netlikteyiz.

‘KANDİL’LE DERİN DOSTLUK’

Kandil’le derin bir dostluğu olan bir Recep Bey var. Megrileri, teröristlerin kapıdan içeri girmesini anlatmak isterim. 2010 yılıydı, Kürt bir öğrencim aradı, hocam bunlar rahatsız olmasın diye Atatürk’ün resmi ve Türk bayrağı çıkarıldı. Bunu ben söyledim, Oktay Vural sordu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’di, araştıracağız dedi, sonrasında böyle bir şey yok dedi.

‘SAYIN SOYLU KANDİL’LE KAĞIT İMZALADIYSAM TUTUKLA’

Ben Kürtler’i incitmek istemiyorum. Selahattin Demirtaş her televizyona çıkmamdan önce mutlaka beyanat verir. Eşiyle birlikte bizim evde kahvaltı etmek istediğini söylemişti. Canlı yayında öğrendim. Ben bunu bilmeyecek adam mıyım? Marş marş şehit ailelerinden helallik alsın diyebilirdim. Mesele Demirtaş değildi, Kürtler üzerine alınır diye… Kürt eşittir PKK’lı kanaati oluştu. Ben Güneydoğu’yu bilirim. Bi taraftan da diyorum ki kan davası var aramızda kardeşim ama kapı çalındığında içeri alınır. Kürtler bana oy verecek vermeyecek endişesi yok burada. Güneydoğu AKP ve HDP arasında sıkışmış, yumruk yeme durumunda. Oradaki korucular olmasa biz Güneydoğu’da neyi konuşacaktık. Sayın Soylu, Kandil’le kağıt imzaladıysam tutukla. Dokunulmazlığım yok. Kandil sizin yakınınız. AK Parti’nin birçok sistemiyle Kandil’in İmralı’nın derin bir ahbaplığı olduğuna inanan bazı bilgiler sahibiyim. Meral Ablanın bulunduğu yerde PKK olamaz, PKK terör örgütüdür diyemeyen de olamaz.

‘BU UCUBE SİSTEM TÜRK İÇİN DE KÜRT İÇİN DE GİTMELİ’

Kürt oyunun sahibi herkes. HÜDA-PAR’ı aldı AK Parti sahibi. HDP sahibi .Güneydoğu’da kadim aşiretler vardır, Erbakan’ın yakın olduğu Kürtler. Bir de seküler Kürtler. O Kürtler HDP’nin seçmeni. HDP’ye oy veren seçmenin Kılıçdaroğlu’na ya da başka partiye oy vermesine hayır diyecek bir sistem olamaz. Herkesin oyuna herkes talip. Ama sayın Kılıçdaroğlu’nu desteklemek için HDP’nin şartları varsa hayır. Asıl mesele. Bu ucume sistem, Türk için de gitmeli Kürt için de gitmeli.

‘HAKKIMIN TESLİM EDİLMEDİĞİNİ HİSSEDİYORUM’

Hakkımın teslim edilmediğini hissediyorum. O masadan kalktığımda kendim için bir şey istedim mi hayır. Kazanacak aday üzerinden gitmişiz ve sistemi oluşturmuşuz. Bu iki belediye başkanının herkesten ben dahil popüler olduğunu herkes biliyor mu evet. Tekrar o masaya otururken kendime ve partime dair bir şey istemiş miyim, hayır. İki belediye başkanını koşu partneri olarak koyduk. Manevi sopa yemeyi, her türlü pis cümleyi duyma, iğrenç lince uğrama pahasına bu ucube sistemin gitmesi için bir tavır koymuşum. Ama bu kafayla gidilirse askere, tez alınır tezkere. Bu seçimi kazanmak zorundayız. Kimsenin şımarıklığına göz yumamayız.

‘MANSUR YAVAŞ SOSYAL BELEDİYECİLİĞİ GÖSTERDİ’

Sayın Mansur Yavaş Ankara’da sosyal belediyeciliği harika gösterdi. Her şehirden bir insan var. 35-36 yaşında kadınların dişleri yok bu ülkede.. Ve o evde doğalgaz parasının ödendiği kart var. Bir kilo et alınan kart var ve eğer müracaat etmişse o dişlerin yapıldığı bir sistem var. Somut ii yapan iki kişiden bahsediyoruz. Biz iktidarda yokuz, somut iş yapmış değiliz ama bu iki arkadaş yaptı.

‘BABACAN BAKANLIK TEKLİF ETTİ’

Sayın Babacan itiraz etti bu iki arkadaşın başkan yardımcılığına. Ben ikna etmeye çalıştım, o tam bir saat arkadaşlarıyla konuştu sonra. Müzakere ettik. Ben Lozan türü müzakere ederim. Babacan geldi ve şehircilik bakanlığı ve afet bakanlığı verelim bu arkadaşlara dedi. Ben de arkadaşların böyle bir talebi olmadığını, meselenin kazanmak olduğunu söyledim. Davutoğlu buna katıldı ama sonra son iki maddeyi o yazdı ve kabul ettik, imzaladık. Bugün herkes çok mutlu, ben de çok mutluyum. Özellikle sol liberal kesimin ağır sözleriyle karşılaştım.

‘BENİ MANSUR YAVAŞ İKNA ETTİ’

O metni başından sonuna ben yazdım. Gerçekten de oturmayacaktım, sertliğin amacı o. Netliğim anlaşılsın, ne vericen ablama abime istemediğimi ispatlamış oldum. Esasından biraz da sayın Mansur Yavaş ikna etti. Mansur Bey’e de benim kadar çemkirildi. Genel Başkanlıktan çıktık, sonuçta abimin arkadaşı, kardeşim bunu yapacaksın çünkü beraberce kazanacağız. İmamoğlu’nun da büyük gayreti var. Çalışacak mısınız dedim ben de. Evet dediler. Onsan sonra evet dedim. Al ver yok.

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER KOCAELİ’DE MİTİNG YAPACAK

6 genel başkanın bir arada olduğu 3 miting var benim bildiğim, İstanbul, Ankara İzmir. Bir de her genel başkanın sayın Kılıçdaroğlu ile olduğu miting olacak. Benimki Kocaeli’de.

‘GENÇLERİN OYU SABİT DEĞİL, ONLARI ANLAMALIYIZ’

İnce’nin Millet İttifakı içinde olmasını isterdim. CHP’nin teklif getirmesi gereken bir durumdu. Aday olmazdan evvelden bahsediyorum. Şu da yanlış. Sayın İnce ve Oğan’ın aday olma hakkı analarının ak sütü gibi helaldir. İnce’nin lince tutulmasını doğru bilmiyorum. Oyu hakkında bilgim ve fikrim yok. Bizim de çalıştığımız anket şirketleri gençlerin asla biR yerde kalmadıklarını, sabit olmadığını söylüyor. Doğru olmayabilir ama nedenini düşünmeli ve gençler ne diyor anlamak mecburiyetindeyiz. Gençler sayın Kılıçdaroğlu’na oy vermekten geri duruyor ise bize düşen bu insanları anlamalıyız, seslerini duymak ve çözüm üretmek durumundayız. Genç seçmeni de ikna etmek bizim görevimiz. Niye İnce’nin yanındasın deme hakkımız yok.”

Bahçeli’den akıllara zarar yeni hesap! Bu kez 17’yi bulup Kadir Gecesi’ne bağladı