AKP’den zincir market düzenlemesi! “Bizim için çok zor bir süreç başlayacak”

Yayın tarihi: 8 Aralık 2022 Perşembe 11:14 am - Güncelleme: 8 Aralık 2022 Perşembe 11:14 am

AKP’nin sebep olduğu ekonomik kriz marketlerde de krize yol açtı. İktidar; marketleri sıkı denetim altına almaya karar verdi. Buna göre, şube sayısı 200’ü geçen zincir marketler, ürün ve stok bilgilerini bakanlığa iletecek. Sektör temsilcileri ise bu uygulamanın durumu daha da zorlaştıracağına dikkat çekiyor.

Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmelik değişikliğiyle birlikte şube sayısı 200’ün üzerinde olan zincir marketlere fiyat takibi ve bilgilerine yönelik verileri Bakanlıkla paylaşma zorunluluğu getirildi. Kararı değerlendiren sektör temsilcileri, ulusal zincirlerin fiyat konusunda rekabetçi olduğunu söylerek bu durumun küçük esnafı zor durumda bırakabileceğini ve tüketicilerde kafa karışıklığına yol açabileceğini belirttiler.

TÜKETİCİLERDE KAFA KARIŞIKLIĞINA SEBEP OLACAK

Ekonomim’e konuşan sektör temsilcileri, uzun süredir konuşulan ve hazırlığı yapılan kararın sistem ile ilgili soru işaretleri barındırdığını belirtti. Genel hatları ile sistemin hazır olması ile ilgili hem bakanlık hem de markalar için geçiş sürecine ihtiyaç duyulacağını dile getiren iş insanları, sistemin sürdürülebilirliği ve faydaları ile ilgili tereddütlü olduklarını söyledi. Öte yandan ulusal zincirlerin zaten fiyat konusunda güçleri dolayısıyla rekabetçi olduğunu belirten iş insanları, fiyatların izlenebilir olmasının yerel zincirler ve bakkalları zor durumda bırakabileceğini, tüketicilerde ise kafa karışıklığına yol açacağını vurguladı.

KÜÇÜK ESNAF ALIŞVERİŞİNDE DÜŞÜŞE YOL AÇACAK

Son açıklanan verilere göre, yurt genelinde 42 bin civarında market, 128 bin bakkal, 5 bin 600 akaryakıt istasyonu marketi ve 27 bin büfe faaliyet gösteriyor. Bugün gıda perakendesinde 33 bin şube sayısı ile discount marketlerin payı yaklaşık yüzde 78 seviyesinde. 200 şube sayısı üzerinde olan marka sayısı ise 10’a yakın. Bunlar arasında A101, BİM, ŞOK, Migros, Ekomini, Carrefour ve Seç marketleri yer alıyor. Çok şubeli markalar, dağıtım ve alım güçleri nedeniyle fiyatta oldukça rekabetçi. Sıkıntının da bu noktada başlayacağını belirten sektör temsilcileri, fiyatların izlenebilir olmasının küçük esnaf alışverişinde düşüşe yol açacağını dile getirdi.

“POZİTİF SONUÇLAR GETİRMEYECEK”

Ekonomim’e konuşan ve ismini gizlemek isteyen sektörün önemli isimlerinden biri, “Karar ciddi bir operasyonel yük getirecek. Dataları ne olacak, nasıl saklanacak? Halka açılacak mı? Bunun maliyeti var ve bu devlete de yük. Normalde internet taraması yaptığınız zaman herkesin fiyatları zaten açıkça görülüyor. Takip edebiliyorsunuz, böyle imkanlar da var. Şirketlerden veri almayı zorlayacak bir durum yok. İkincisi bu aslında yerel bakkalları, küçükleri zorlayıcı bir şey olacak halka açıldığı noktada. Marketlerin fiyatları çoğu zaman Tarım Kredi’nin bile altında oluyor. Bakkal zaten bu fiyatı tutturamaz. Bakkalın satışını vuracak bir şey.. O nedenle burada kafa karıştırıcı da bir süreç var. Yola çıkalım ‘mesaj olsun’ anlamı da çıkabilir. Nereye faydası olacağını çok kestiremiyoruz. Zamanlaması da manidar” ifadelerini kullandı.

Başka bir isim ise son 1 yıldır tüm zincirlerden fiyat talep edildiğini, birçoğunun da gönderdiğini ancak göndermeyenlerin de olduğunu belirterek genelge ile bunun zorunlu hale getirildiğini kaydetti.

“BİZİM İÇİN ÇOK ZOR BİR SÜREÇ BAŞLAMIŞ OLACAK”

Türkiye Gıda Perakendecileri Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Biçen, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Kararı biliyor ve çalışmasını da takip ediyorduk. Zaten bilginin şeffaf olduğu bir çağdayız. Müşteri işin iç detaylarını bilmediği için perakendeciyi suçlayıp zorluyor. Çünkü siz bir strateji ile iş üretiyorsunuz. Discoutların varlığı bize müşteriye uygun görünme zorunluluğu getiriyor. Biz onlar kadar düşük fiyat uygulayamayız. Çünkü onların maliyeti yüzde 13 bizim yüzde 23. Biz onlardan daha maliyetli bir işletmeyiz. Ne yapsak da onu aşağı çekemiyoruz. Bu yüzden kampanya yapıyoruz birini düşürürken diğerinden kazanmaya çalışıyoruz. Böyle de yapınca bizim için çok zor bir süreç başlamış olacak. Zaten 1,5-2’lerin kazanıldığı bir sektör. Kayıplar çok. Ekonomik sıkıntılar ile hırsızlık çok. Her gün herkese açık, self servis ürünler satıyoruz. Kararın bir diğer önemli özelliği her ürünü müşteri sorgularsa bundan da rahatsızlık duyacak. Her yere bakayım derken psikolojisine de biraz olumsuz etkilenecek. Açık ve şeff af olmak toplum açısından iyi ama bizim açımızdan zorlayıcı. Yarın buna da bir çözüm bulmak zorunda kalacağız. Çünkü bizim sektörde çok da fazla oyuncu kalmadı. Discount ve gros marketlerin yoğun olması şartlar o kadar zorluyor ki. Tamamen sürümle ve çok az karlılıkla bıçak sırtında giden iş modelleri ile bizim süper marketçilik işi zora girdi” şeklinde konuştu.

YÖNETMELİK MUĞLAK KALDI

Maddeyi değerlendiren uzmanlar, usul ve esaslarda fiyatlara ilişkin olarak zorunlu bilgi verilmesinin ifade olarak yer alacağını tahmin ettiklerini ifade ettiler. Yönetmelikte, “…ilişkin veriler” denilmesinin muğlak kaldığı, böyle bir düzenlemede, idarenin uygun göreceği, kanuni dayanağı olan bilgilerin verilmesinin zorunlu tutulmasını sağlayacak şekilde bir ifadenin yer almasının daha doğru olacağını belirttiler. Düzenlemenin amacı maddenin giriş bölümünde, perakende ticaretin etkin ve sürdürülebilir rekabet şartlarına göre yapılmasına yönelik politikalar geliştirilmesi, kamuoyunun aydınlatılması ve tüketicinin fi yat karşılaştırması yapabilmesine imkan sağlanması olarak belirtildi. Perakende Ticarette Uygulanacak İlke ve Kurallar Hakkında Yönetmeliğin 12/C maddesinden sonra eklenen yeni madde şöyle: MADDE 12/Ç- (1) Perakende ticaretin etkin ve sürdürülebilir rekabet şartlarına göre yapılmasına yönelik politikaların geliştirilmesi, kamuoyunun aydınlatılması ve tüketicinin fiyat karşılaştırması yapabilmesine imkân sağlanması amacıyla, gıda perakende sektöründe hızlı tüketim mallarının satışıyla iştigal eden ve şube sayısı 200’den fazla olan zincir mağazalar, satışa sundukları ürünler ile şubelerine ilişkin verileri Bakanlıkça belirlenen sisteme aktarmakla yükümlüdür. Bu veriler ilgili kurum, kuruluş ve kamuoyuyla paylaşılabilir. Veri aktarımının usul ve esasları Bakanlıkça belirlenerek ilgili zincir mağazalara bildirilir.”

“RAF ÜZERİNDE AVANTAJLI OLACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM”

Özen Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Özen de şunları söyledi:

“Pazarın güçlünün tarafında daha da ön plana çıkmasını sağlar bu karar. Altyapısı ve sistemsel konum güçlerini alışverişe yansıtır. Raf üzerinde bir avantajı olacağını düşünmüyoruz. Zaten discountlar en ucuz fiyatı uyguluyordu. Süper marketler de onlara uymaya çalışıyordu. Şimdi onların ucuz sattığı belgelenmiş olacak. Fiyatlara bir etkisi olacağını da düşünmüyoruz. Zira üretici ve tüketici fiyatları arasındaki farka baktığınızda perakendecilerin fiyat geçişini sınırlandırdığını görüyoruz. 1-1,5 senedir bu durum böyle. Sistemin piyasaya bir rekabet getireceğini düşünmüyorum. Zaten datalar alınıyordu alınması ile ilgili çalışmalar yapılmıştı. Kamuya açık bilgi zaten açık bilgidir”

2023’te uygulanacak market poşeti fiyatları açıklandı