AKP’den ‘Saray’a giden CHP’li’ açıklaması: Güçlü bir özür dilemeleri gerekiyor

Yayın tarihi: 25 Kasım 2019 Pazartesi 4:30 pm - Güncelleme: 25 Kasım 2019 Pazartesi 4:34 pm

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, “Saray’a giden CHP’li” iddiasıyla ilgili  “CHP’de tabi olan biten hiçbir şey bizi zerre kadar ilgilendirmez. Cumhurbaşkanımızı, AK Parti’yi karıştırdıkları için Sayın Cumhurbaşkanımızdan özür dilemeleri gerekiyor ve bunun güçlü bir özür olması gerekiyor” dedi.

Muharrem İnce’den yeni açıklama: Senden gelecek rahmet Allah’tan gelsin

Çelik’in açıklamalarından satır başları şöyle:

“CHP’de hedef alınan siyasetçi bu iftiraların doğrudan doğruya CHP Genel Merkezi’nde üretildiğini söylüyor. Yani bu meselede Cumhurbaşkanımız, AK Parti hiçbir şekilde bu konunun hiçbir yerinde yok. Zaten Cumhurbaşkanımız ‘İspat edemezsen Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum’ diyerek sözünün doğruluğuna güvendiğini gösterdi. Sahip olduğumuz her makamdan vazgeçecek kadar kendimizden eminiz. Bu bunu gösteriyor.

CHP’de tabi olan biten hiçbir şey bizi zerre kadar ilgilendirmez. Bunlar kendi partili arkadaşlarına komplo kuran, kendi kendini imha eden bir grup. Zaten biz ülkemizi, siyasetimizi düşünsek şu anki CHP yönetiminden daha iyi bir rakip bizim için olamaz.

Ve Kılıçdaroğlu konuştu! ‘Doğrudur dedim ama bakın neden dedim’

Tekrar söylüyoruz sadece biz Cumhurbaşkanlığı makamı ve Cumhurbaşkanımızın ismini bu olaya dahil etmeye çalıştıkları için ve siyasetin onurunu düşündüğümüz için cevap verdik, o kadar. Yoksa tek derdi iktidar olmak, iktidarını korumak isteyen bir parti için bunlardan iyi rakip olur mu? CHP zaten kendi kendini imha eden bir yapı.

“HALA CUMHURBAŞKANIMIZDAN ÖZÜR DİLEMEDİLER”

Ama gelinen noktada özür dilemek yerine hala ısrar ediyorlarsa, ‘Saray bize komplo kuruyor’ diyorlarsa bilin ki ortaya çıktığı halde bunu söyleyenler bu komplonun içindedir. Bunun nereden kaynaklandığı, kimden enerji aldığı, akıl aldığı ortada. Burada net bir durum var. Sayın Cumhurbaşkanımızdan özür dilemeleri gerekiyor. Ve bu güçlü bir özür olmalıdır. Gerisi bizi ilgilendirmiyor. İç hesaplaşma mı yaparlar, iç helalleşme mi yaparlar. Orası bizi ilgilendirmez.

Biz bundan büyük bir üzüntü duyuyoruz. Ama olayı ürkütücü bir boyuta geldiğini de görüyoruz. Siyasi parti kurumuna zarar veriyor. Sonra Cumhurbaşkanlığı makamına iftira atıyorlar. Biz içişlerinizle hiç ilgilenmiyoruz. Cumhurbaşkanımızın öylesine bir vakit israfına vakti asla söz konusu olamaz.

‘Saray bize komplo kurdu’ diyerek çirkin bir şekilde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne dönük olarak bu ifadeyi kullanan kim varsa, bilin ki bu komplonun içindedir. Adres belli olmuştur. Çünkü sürekli olarak iddialara cevap vermek, yalan haber, yalan siyaset zincirine cevap vermek, bu zincirin nerede kurgulandığını, nereden kaynaklandığını, kimden enerji aldığını, kimden akıl aldığını ortaya koymak yerine sürekli olarak topu taca atma şeklinde bir gündem peşindeler.

Gelinen nokta şudur; Bu komplonun adresi olarak tüm taraflar CHP Genel Merkezini göstermektedir. Kendi iç meseleleridir. Cumhurbaşkanımızı, AK Parti’yi karıştırdıkları için Sayın Cumhurbaşkanımızdan özür dilemeleri gerekiyor ve bunun güçlü bir özür olması gerekiyor. Komplonun gerisini nasıl halledecekleri kendi meseleleridir, bizi zerre kadar ilgilendirmiyor.

YANDAŞ MEDYANIN OLAYI KÖPÜRTMESİ

Olayın köpürmesi kendi genel başkanlarının bir televizyona çıkarak bu iddiaya cevap vermesidir. Kılıçdaroğlu’nun sözleri bu olayı büyütmüştür. Medya sadece soru sormuş. Medya işi göstermekten başka bir faaliyet göstermiyor. Gerçek medya bu soruları sormasaydı yalan üzerinden siyaset yapacaklardı.

İftiraya uğrayan rakibe konuşma diyolar medyaya gösterme diyorlar. Cumhurbaşkanına da konuşma diyorlar. Bu kadar ürkütücü bir yaklaşım söz konusu olabilir mi?

Siyaset-medya ilişkisi açısından son derece çarpık bir ilişkinin var olduğu görülüyor. Bu, yukarıdan aşağıya literatüre geçecek bir skandallar zinciri.

Bugün siyasal genetiklerinde olan bütün o otoriter ruh tekrar ortaya çıktı.