Acıbadem Tibaş gerçekleri, tutarsızlık değil usulsüzlüktür!

Yayın tarihi: 11 Mart 2020 Çarşamba 1:56 pm - Güncelleme: 11 Mart 2020 Çarşamba 1:56 pm

 

Acıbadem’de, Tibaş Vakfı tarafından, Üsküdar Belediyesi’ne, (Belediye Hizmet Alanı ve Park yapılması şartıyla terk edilen kamusal alan) üzerinde yapılan kaçak bina ile ilgili olarak, 7 Mart 2020 tarihinde Yeniçağ gazetesinde yayımlanan ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ait olduğu belirtilen açıklama, Acıbadem halkı tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştır.

Belediye Başkanı’nın konu ile ilgili olarak, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı yetkililerinin kendisini ziyaret ettiğini, süreç ile ilgili her adımından haberdar olduğunu söylemesine rağmen,yerinde inceleme yapmadan, son 40 gündür 7/24 nöbet olmak üzere 16 yıldan beri, kamusal alanlarını korumak için mücadele eden mahalleli ile görüşmeden, sadece tek yönlü bilgilendirme ile konunun anlaşılması mümkün değildir.
Eğer anlaşılmış olsaydı konunun sadece “kaçak bina değil, kaçak kat” gibi dar bir alana sıkıştırılabilecek bir konu olmadığı görülürdü.
Bu konu ile ilgili olarak kendisine eksik ya da yanlış bilgi verildiğini düşünmek istiyoruz.

Kısaca konuyu açıklamak gerekirse;

Belediye Hizmet Alanı olarak bağışlanan alan 1924,46 m² dir. İmar planına göre bu alana yapılacak binanın:
1- İnşaatın taban oturum alanı en fazla 481 m² olması gerekirken, mevcutta 1123 m² dir. Yani olması gerekenin % 233 fazlasıdır.
2- Bina yüksekliği en fazla 14,5 metre olması (4 kat) gerekirken bir kat fazla yani 5 kat yapılmıştır.
3- Arka park sınırından çekilme mesafesi 3 metre olması
gerekirken, mevcutta 1,5 metre bırakılmış ve binanın 1.katındaki ana giriş parktan sağlanmıştır.
Anlaşılan o ki bize park olarak sunulan alan kaçak yurdun arka bahçesi olarak kullanılacaktır.
4- Toplam inşaat alanı 1924 m2 olması gerekirken , mevcutta inşaatın toplam alanı 6077 m2 yapılmıştır. Yani olması gerekenin % 316 fazlası yapılmıştır.
5- “Belediye hizmet alanı” tarifine uygun bir bina olması gerekirken , Üsküdar Belediyesi ruhsatı “halka açık ikamet yeri” adı altında mimari literatürde karşılığı olmayan bir tanım ile yurt projesine onay vermiştir.

Peki böyle bir bina nasıl yapılabilmiş diye araştırdığımızda,Üsküdar Belediyesi’nin önce plan şartlarına ve imar yönetmeliğine uymayan bir inşaat projesine ruhsat verdiğini görüyoruz. Sonra yetmiyor bu ruhsata da uymayan bir bina yapılıyor.
Bu binaya kaçak denmez de ne denir? İmamoğlu’nun “Tümüyle kaçak değil” ifadesini talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. Usulüne uygun verilmeyen ruhsat ile yapılan bir bina , kaçak binadır.
Ruhsatın kendisi kaçaktır.
Kaçağın küçüğü büyüğü olmaz. Kaçak kaçaktır.
Ayrıca Üsküdar Belediyesi inşaata önce halka açık ikamet yeri, sonra kültür merkezi olarak ruhsat veriyor, sonuçta yurt ve mescit ortaya çıkıyor. Bu durumda ” Yurt da Mescid de Kaçak ” oluyor.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun: “Üsküdar Belediyesi’nin ne yapıp yapmadığını anlatmayacağım, tutarsızlık yaptığı belli” şeklinde yaptığı açıklamada belirttiği gibi maalesef tutarsızlık değil, resmen usulsuzlüktür. Ve yukarıda anlatıldığı gibidir.
Bütün bu usulsüzlükler,10.12.2018′ de planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine, hukuka, mevzuata aykırı ve kamu yararı olmadığı gerekçesi ile İstanbul 5. İdare mahkemesi kararı ile onaylanmış olup ,inşaat durdurulmuştur. Daha sonra Üsküdar Belediyesi bu kararı kadük bırakmak için sözde “değişiklik yaptım” diyerek tekrar inşaatın aynı şekilde devam ettirilmesine izin vermiştir. Bu sefer yine aynı gerekçelerle İstanbul 7. İdare Mahkemesi 25.12.2019’da “Yürütmeyi Durdurma Kararı” vermiştir.

Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’nın yapmış olduğu itiraz sonucunda İstanbul 4. Bölge İdare Mahkemesi 24.01.2020 tarihinde yürütmenin durdurulmasının durdurulması yönünde karar vermiştir. Bu karar sadece ara karar olup nihai karar değildir. Hukuk süreci halen devam etmektedir.
Bu sebeplerden dolayı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, eksik olan bilgileri tamamlamak ya da yanlış bilgileri düzeltmek için kaçak inşaatı yerinde incelemeye ve kamusal alanlarını korumak için mücadele eden mahalleli ile görüşmeye davet ediyoruz.

Bizler hukukun üstünlüğüne inanıyor ve hukukun kamu vicdanını temel aldığını biliyoruz.
Bizler Acıbadem halkı olarak, bizim olan parkımızı, deprem toplanma alanımızı ve kültür merkezimizi istiyoruz.
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, “Acıbadem Kültür Merkezi ve Park yapacağım” diyerek 2017 yılında temel atıp, reklam panoları ile yemyeşil bir park vaad ederek, Acıbadem Kültür Merkezi yapması beklenilen şartlı terk edilmiş belediye hizmet alanını , 49 yıllığına bedelsiz Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’na tahsis ederek kaçak yurt ve mescid yapımına izin vermiştir.
Aynı zamanda kaçak yurt yapılırken park alanı olarak ayrılan kısmı, Vakıf inşaatının şantiye alanına çevrilmesine izin vermiştir.
Bu kanunlara aykırı ve hukuka uymayan tahsis kabul edilemez.
Hak gaspı ve hukuk ihlali kim tarafından yapılırsa yapılsın karşısında olacağız.Tüm kurum ve belediyeleri hukuka uymaya davet ediyoruz.