ABD’nin Suriye’den çekilme kararı Rusya kulislerinde nasıl yorumlandı? Helsinki’de neler konuşuldu? Türkiye kandırılıyor mu?

Yayın tarihi: 20 Aralık 2018 Perşembe 1:30 pm - Güncelleme: 20 Aralık 2018 Perşembe 1:32 pm

Mahir Esen – Tele1 – Moskova

ABD’nin Suriye’den çekilme kararı tüm denklemlerin değişmesine yol açarken beraberinde birçok soru işaretini de gündeme taşımış oldu.
Öncelikle cevabı merak edilen soru şu; yakın bir zamana kadar ABD’nin Kürtleri her platformda Suriye’deki birincil müttefik güç olarak sunarken ne oldu da tekrar Türkiye makbul müttefik konumuna döndü.

Şüphesiz bu sorunun cevabını Atlantik dünyasına karşı şekillenmeye ve güçlenmeye başlayan Avrasya ekseninde aramak gerek.

HELSİNKİ’DE NELER KONUŞULDU ?

Moskova’da kulislerden sızan iddialara göre Trump’ın çekilme kararını açıklamasından önce, yaklaşık 1 haftadan beri ABD, Rus ve Türk diplomat ve askeri yetkililer arasında baş döndüren bir trafik yaşanıyor ve anlaşılan o ki trafiğin merkezi Helsinki.

Neden bilinmez ama bu görüşme trafiğine son iki gün Irak, Ürdün ve Barzani yönetiminden de bazı yetkililer dahil ediliyor. Trump yönetimi bölgeden çekilirken Pentagon’un ısrarlı muhalefetine de göğüs germek zorunda kalıyor. Her ne kadar bu çekilme kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Trump arasında yapılan telefon görüşmesinde alındığı iddia edilse de asıl talebin Rusya Devlet Başkanı Putin’den geldiği ve konunun ilk olarak yine Helsinki’de iki başkan arasında görüşüldüğü de iddialar arasında.

ASIL SORU: ‘TÜRKİYE KANDIRILIYOR MU?’

Rusya’da dile getirilen ilginç bir iddia daha var gerek ABD güçlerinin çekilme süreci, gerek bölgeye yapılan peşmerge takviyesi ve Suriye anayasa hazırlık takvimi göz önüne alındığında olaylar daha da ilginç bir hal alıyor. Eğer bu takvim anayasal olarak Suriye’nin kuzeyinde bir kantonlar yönetimini de kapsayacak şekilde sonuçlanacak olursa Rusya’nın bu sürece desteği kaçınılmaz olacaktır. Rusya ve ABD tarafından desteklenecek bir projeye Türkiye’nin karşı durabilmesi olası görünmemektedir.

SURİYE’YE KARŞILIK İRAN MI?

ABD Suriye’de yalnızlaştığı gerçeğinin farkında ve bu durum nihai hedeflerden İran üzerinde kurulması planlanan baskıyı arttırmadığı gibi aksine İran’a bölgede geniş bir manevra alanı kazandırıyor. Bu durumu dengelemek isteyen ABD Türkiye ve Rusya’dan adeta İran’ı dizginlemelerini talep ediyor. Rusya bu konuya temkinli yaklaşsa da her ne hikmetse Türkiye bu zor seçeneğin altından kalkabileceğini düşünmüş olacak ki bu noktada tabiri caizse İran’a kefil oluyor.

AMERİKA PYD’DEN VAZGEÇER Mİ?

Bu soruya verilebilecek en iyi cevap öncelikle hangi Amerika sorusu olacaktır. Eğer cevap Trump ise evet vazgeçebilir ancak cevap Pentagon ise cevap hayır olacaktır. Zira ABD’nin çekilme kararından hemen önce ABD askeri yetkililerin bir dizi önlem alarak Türkiye’nin yapacağı olası harekatta PYD’nin en az kayıpla çıkmasını sağlamaya çalıştıkları görülüyor.

Öyle ki ABD askerleri Barzaniye bağlı Roj Peşmergeleri ile PYD yetkililerini 3-4 gün önce Kuzey Suriye – Kuzey Irak sınırında gizlice buluşturdukları ve bir dizi anlaşmaya aracılık ederek ilk etapta altı yüz toplamda ise dört bin peşmergenin Türkiye sınırı boyunca yerleştirilerek daha güneye çekilecek PYD güçleriyle Türk ordusu arasında tampon görevi görmesini sağlamaya çalışıyorlar.

RUSYA KARARI NASIL KARŞILADI?

Suriye savaşının başından beri Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan Rusya için bu karar elbette olumlu bir gelişme. Ancak soru işaretlerini de bir kenara itmemek gerek. ABD çekilme kararı’nın yüz güne yayılması ve bu kararın tamda Türkiye’de yapılacak seçim takvimiyle örtüşmesi ciddi bir soru işareti yaratmış olacak ki Rusya’dan Türkiye’ye “uyanık olun” mealinde bir tavsiye üst düzeyde iletilmiş durumda.

EL BEŞİR’İN ZİYARETİ NE ANLAMA GELİYOR?

İddialar arasında oldukça ilgi çeken bir konu var o da Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in Suriye ziyareti. El-Beşir durduk yere Suriye’yi ziyaret etmek için neden bu zamanı seçti veya soruyu şöyle soralım, Suriye ile Türkiye arasında yeni bir düzlemde temasların başlaması mı hedefleniyor? Şu an Türkiye’nin mevcut pozisyonuna bakılırsa El-Beşir’in ziyareti sürpriz değil tersine planlı bir görüşme olarak görünmektedir. Yine iddialara bakılırsa El-Beşir’in ziyaretini isteyen tarafın bizzat Türkiye olma olasılığı oldukça yüksek. Elbette Türkiye ve Suriye arasında doğrudan bir temasın seçimler öncesi olması beklenmiyor.

HEDEF PKK’YI KÖŞEYE SIKIŞTIRMAK VE ABD ELİYLE YENİDEN BARIŞ MASASINI KURMAK OLABİLİR Mİ?

Rusya’da kimi çevrelerce yüksek sesle ifade edilen bir başka iddia ise Türkiye’de yapılacak seçimler sonrası yaz aylarına kadar sahada yıpratılmış bir PKK’nın ABD eliyle barış masasına oturtulması planı. Bu iddiaya göre bir önceki barış sürecinin aksine silahlarını tamamen bırakmış bir yapı ile masaya oturacak Türkiye’nin istediklerini büyük ölçüde alabileceği.

S400’LER NE OLACAK?

Gündeme geldiğinden bu yana ısrarla ifade ettiğimiz bir konuyu tekrar etmek gerekiyor.  ABD Türkiye’yi Rusya’nın yanında görmek istemez , bunu sağlamak için Kürtleri’de Patriotları’da satar demiştik zaman yine bu ülkenin gerçek vatanseverlerini, Solcularını , Aydınlarını haklı çıkarmış oldu.

S400’ler için üretilecek formül bu füzelerin teslimatı ama devreye alınmaması şeklinde olabileceği gibi zamana yayarak gündemden düşürülmesi şeklinde de gerçekleşebilir. Türkiye’de kimi çevrelerce iddia edildiğinin aksine S400 konusu Rusya ve Başkan Putin için anlayışla karşılayabileceği bir konu olacaktır. Ödemesi yapılmış bir malın alınıp alınmaması tamamen alıcıya ait bir tasarruftur da diyebiliriz.