Ankara Büyükşehir Belediyesi, Kazan'da meydana gelen yangınla ilgili belediyeyi suçlayan Melih Gökçek'e, "Kapının önüne boş damacana şişesi gibi konulan Melih Gökçek, ahlak dışı iftira kampanyalarına bu kez insan canı üzerinden devam etmiştir" şeklinde yanıt verdi.
Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara’nın Kahramankazan ilçesi Saray Mahallesi’nde tiner dolumu yapan bir tesiste meydana gelen ve 2 kişinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili, CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın ‘itfaiyenin başına işten hiç anlamayan bir dalgıcı atadığı, itfaiyeyi yönetemeyen ekibin araçların bakımını yaptırmadığı, köpük kulesinin Kazan’daki tiner fabrikası yangınına giderken yolda kaldığı, ihmalin iki cana mal olduğunu’ ileri sürmüştü.
'AĞLAYARAK BELEDİYEMİZİ TERK ETMEK ZORUNDA KALAN MELİH GÖKÇEK'
Melih Gökçek'in bu sözlerine yanıt veren Ankara Büyükşehir Belediyesi, "2017 yılının Ekim ayında sebebi kamuoyuna açıklanmayacak şekilde görevden alınan, ağlayarak Belediyemizi terk etmek zorunda kalan, kapının önüne boş damacana şişesi gibi konulan Melih Gökçek, ahlak dışı iftira kampanyalarına bu kez insan canı üzerinden devam etmiştir" dedi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden Melih Gökçek’in söz konusu iddiasına yanıt şu şekilde:
"2017 yılının Ekim ayında sebebi kamuoyuna açıklanmayacak şekilde görevden alınan, ağlayarak Belediyemizi terk etmek zorunda kalan, kapının önüne boş damacana şişesi gibi konulan Melih Gökçek, ahlak dışı iftira kampanyalarına bu kez insan canı üzerinden devam etmiştir. Bu şahıs ve talimat verdiği “trol hesaplar”, 6 Mayıs 2020 tarihinde Kahramankazan ilçemizde tiner depolama faaliyeti gösteren işyeri yangınında, yangına müdahale etmek üzere yola çıkan bir itfaiye aracının arızalanması sonucunda iki vatandaşımızın hayatını kaybettiğini iddia edecek kadar alçalmışlardır.
Elazığ Depremi başta olmak üzere, tüm Türkiye’de başarıları ile bilinen Ankara İtfaiyesi teşkilatını bu tip hayasız söylemlerle anıp, “Ben böyle bir Belediye bırakmadım” demek de, ancak böyle birinin meşrebine yakışırdı.
Ankara İtfaiyesi Kahramankazan’daki yangına 6 dakika gibi kısa bir süre içerisinde ulaşmış, 23 araç 65 personelle yangına müdahale etmiştir. İtfaiyemiz dışında ASKİ ve Fen İşleri’nden 4 tanker ile 2 iş makinesi de yangın söndürme çalışmalarına katılmıştır.
Bahse konu olan, 1993 yılında Sayın Murat Karayalçın döneminde alınan ve Ankara’da 1 adet bulunan köpük kulesinin yangından 20 gün önce bakımı yapıldığı belgeli iken, bakımsızlıktan dolayı arıza yaptığını iddia etmek, ancak ruhu ziftlenmiş kişilere yakışırdı. 93 model köpük kulesi aracının yolda arızalanması sonucu yangın söndürmede gerekli köpük takviyesi arazöz araçlarıyla yapılmış ve çalışmalarda yaklaşık 2 ton köpük kullanılarak yangına müdahale edilmiştir.
Sayın Karayalçın döneminde alınan ve onun döneminin ardından çeyrek asır boyunca bir daha hiç alınmayan köpük kulesi araçları için ise Başkan Mansur Yavaş göreve gelir gelmez talimat vermiş; 2020 yılı için 2 adet, 2021 yılı için 1 adet ve 2022 yılı için 1 adet olmak üzere toplam 4 adet köpük kulesi alımı işlemine başlanmıştır.
'YÜZÜ KIZARMADAN AÇIKLAMA YAPMAYI İLKE HALİNE GETİRMİŞ DEVRİK ANLAYIŞA SORUYORUZ'
Bahse konu açıklamaları yüzü kızarmadan yapmayı bir ilke haline getirmiş olan “devrik” anlayışa soruyoruz:
25 yıl boyunca bu kenti yönetirken ve dinozor heykelleri ile toprağın bile kabul etmediği kent figürlerine on milyonlarca lira harcarken 1 adet bile köpük kulesi almaya para mı bulamadın?
Milletin helal parasını demir yığınları ile yapılmış ölü yatırımlara harcayıp yüz milyonlarca dolar saçarken aklına itfaiye gibi kritik, insan hayatı için önem arz eden bir kuruma bu aracı almak hiç mi aklına gelmedi?
“Parsel parsel” romanların yazıldığı bir kentte, hükümetin milat kabul ettiği 17/25 Aralık tarihinden sonra bile FETÖ yapılanmasının basın kurumlarına yüz binlerce liralık reklam verildiği ortaya çıkmış iken itfaiye aracı almaya fırsat mı bulamadın? Yoksa bu soruları Belediye ve senin hakkında yüzden fazla davada takipsizlik kararı veren FETÖ firarisi savcı Şadan Sakınan’a mı soralım?
Eski atadığın İtfaiye Daire Başkanları’nın biri stajyer öğrencilere istismardan gazetelerde yer alırken, diğeri ise FETÖ’den görevden alınırken neden kafayı kuma soktun?
2009, 2010 ve 2011 yıllarında İtfaiye Dairesi’ne memur olarak atanan 626 kişinin milletimizin can ve mal güvenliği için değil, belirli gruplara kadrolaşma sağlamak için işe alındığı, 465’inin hemen başka kurumlara ya da birimlere atandığı ve 37’sinin FETÖ’den dolayı işten atıldığı bilinirken, Ankara İtfaiyesi konusunda hangi mide çapı ve genişliği yeni yönetimi suçlamaya yetmektedir?
Kara yayıncılığı içselleştirmiş kanalınız Beyaz Tv’de bu iftira dolu haber yapılırken, Başkan Mansur Yavaş döneminde İtfaiye Daire Başkanlığı yapan Sayın Salih Kurumlu yerine yanlışlıkla fotoğrafını kullandığınız sizin dönemin İtfaiye Daire Başkanı kimdir?
NEDEN GÖREVDEN ALINMIŞTIR?
Bizim dönemimizde göreve başlayan İtfaiye Daire Başkanı Sayın Salih Kurumlu’ya kendisinin döneminde başarı beratlarından defalarca verilmişken, Elazığ Depremi’nin ardından Ankara İtfaiyesi’nin uluslararası kamuoyunda dahi tescillenmiş başarısını kendine yontmaya kıvranırken, başka bir yangında insanların canı üzerinden çamur siyaseti yapmak hangi izana sığmaktadır?
Melih Gökçek’e bu çırpınışların kendisine fayda etmeyeceğini, terör örgütüne yardım ve yolsuzluk dosyaları bir hayli kabarıkken bir de trol hesaplar üzerinden iftira ve karalama kampanyası düzenlemenin sağlığı ve geleceği açısından çok sakıncalı olduğunu yeniden bildiriyoruz. Kendisine, geçmişinde yaptığı tüm karanlık işlerin hesabını vermek üzere Yüce Türk adaletinin karşısına çıkacağı günlerin yaklaştığını hatırlatıyor, bu kısıtlı zamanını iftira, fitne, fücur ve kıskançlık içerisinde değil; o günlere hazırlanarak geçirmesini tavsiye ediyoruz."