Haber

2024 yılı bütçesi Meclis'te kabul edildi

2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.

TBMM Genel Kurulu'nda 11 Aralık'ta başlayan Bütçe maratonu 14 günde tamamlandı. 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Oylamada 2024 Bütçesi'ne 317 milletvekili "evet", 249 milletvekili "hayır" dedi. TBMM Genel Kurulu'nda, konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "sürdürülebilir ve kapsayıcı bir ekonomik büyümeyi hedef alan, serbest piyasa ve rekabet ortamında verimliliği artırarak makroekonomik dengeleri gözeten ve yapısal reformlarla desteklenen bir yaklaşım izlediklerini" öne sürdü. Yılmaz, şunları söyledi: "Mayıs ayında yapılan seçimlerde siyasi belirsizlikler ortadan kalkmış ve siyasi güven ve istikrar pekişmiştir. Her zaman söylüyorum, tekrarlamakta da fayda görüyorum; siyasi güven ve istikrarın olmadığı bir ortamda ekonomik istikrar da olmaz, refah da olmaz. Dolayısıyla, mayıs ayında yaşadığımız seçimlerle birlikte Türkiye ekonomik istikrarı da sağlam bir zemine dayalı bir şekilde devam ettirecektir ve bu seçimler sonucundadır ki bugün 22'nci bütçemizi Büyük Millet Meclisimize arz etme imkânı bulduk. Bu da bizim için bir onur gerçekten, kesintisiz bir şekilde 22 bütçeyi Meclise sunma yetkisini bize veren aziz milletimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu seçimlerden sonra, güçlü bir koordinasyon ve katılımcılıkla hazırladığımız 12'nci Kalkınma Planı, orta vadeli program, yıllık program ve bütçeyle politika belirsizliklerini de ortadan kaldırdık. Siyasi belirsizlikler kalktığı gibi, politika belirsizlikleri de ortadan kalktı; dolayısıyla öngörülebilirlik güçlenmiş oldu, Türkiye'nin 5 yıllık yol haritası şekillenmiş oldu. Bunu yaparken de ilk defa 12'nci Kalkınma Planı'nda 2053 vizyonumuzu da detaylandırılmış olduk. Dolayısıyla, biz kısa vadeli adımlar ile orta ve uzun vadeli perspektifi birleştiren bir yaklaşım içinde bütün bu çalışmaları gerçekleştirdik. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, güven ve istikrar ortamında yürütülen çalışmalar neticesinde, 2023 yılının ikinci yarısında ekonomik göstergelerimizdeki iyileşme günbegün görünür hâle gelmektedir. Son 6 aylık dönemde uluslararası sermaye girişi hızlanmış, rezervlerimiz güçlenmiş, kur oynaklığı azalmış ve finansman koşulları iyileşmiştir. Ekonomideki dengelenme Türk lirasını desteklerken TL varlıklara artan ilgi, rezervlerdeki artış ve kurun istikrarlı seyri de enflasyonla mücadeleyi desteklemektedir. Ağustos ayından itibaren aylık enflasyon sürekli güçlenen bir düşüş trendine girmiştir. Aylık bazda enflasyonunda bir ivme kaybı olduğunu görüyoruz. Özellikle yaz dönemindeki artış oranlarıyla sonbahar dönemini mukayese ettiğinizde bu çok net ortaya çıkıyor. Normalde yazın enflasyon mevsimsel koşullar nedeniyle biraz daha düşük olur, sonbaharda yüksek olur. Bu sene tam tersi bir tabloyla karşı karşıyayız. Yazın nispeten yüksek çıktı rakamlar ama aldığımız tedbirlerin sonuçları ortaya çıktıkça sonbaharda bu ivme kaybını görmüş olduk. Mevsimsel koşullar aleyhimizde olduğu hâlde, jeopolitik birtakım beklenmedik riskler ortaya çıktığı hâlde enflasyonda ivme kaybının devam ettiğini görüyoruz. Enflasyon 2024 yılı hedeflerimizle uyumlu bir patikaya doğru evrilmiş, enflasyondaki ivme kaybı çok net bir şekilde görülmüştür. Yıllık bazda ise 2024'ün ikinci yarısında belirgin bir düşüş bekliyoruz. Yaz aylarında bazımıza girmiş olan, hesaplara girmiş olan o yüksek enflasyon dönemi gelecek yılın ortalarında hesabımızdan çıkmış olacak. Bir taraftan da uyguladığımız politikaların etkileri sahaya daha güçlü bir şekilde yansıyacak. Dolayısıyla gelecek yılın ortalarından itibaren yıllık bazda enflasyonda belirgin bir düşüşü hep birlikte göreceğiz inşallah. Merkez Bankası brüt rezervleri mayıs ayı sonu itibarıyla yaklaşık 98,5 milyar dolar seviyesinden 15 Aralık itibarıyla yaklaşık 142,5 milyar dolar seviyesine yükselmiştir. Kur korumalı mevduat hesapları 2023 yılı Ağustos ortası itibarıyla rekor seviyesi olan yaklaşık 3 trilyon 408 milyar seviyesinden 15 Aralık 2023 tarihi itibarıyla 2 trilyon 682 milyar TL seviyesine gerilemiştir. Yaklaşık 700 milyar TL civarında bir gerileme söz konusudur. KKM diye kısaltılan Kur Korumalı Mevduat başından itibaren geçici bir mekanizma olarak kurgulanmıştır. O dönemde ben Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanıydım, belli bir tarih perspektifiyle yapılan bir yasal düzenlemeyle bu mekanizma başladı, bulunduğu dönemde görevini icra etti ve şimdi bu mekanizmadan finansal piyasalarımızda bir istikrarsızlığa yol açmadan, aşamalı bir şekilde ve sağlıklı bir şekilde bir geçiş, bir çıkış süreci devam ettiriyoruz, 2024 yılı boyunca da bu çıkış süreci aşamalı bir şekilde devam edecektir."

'DEPREM KAYNAKLI HARCAMALAR BU DÖNEME YİNE DAMGASINI VURAN HARCAMALAR'

Deprem kaynaklı harcamaların bu döneme yine damgasını vuran harcamalar olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle dedi: "Hep altını çiziyorum, tekrarlayacağım; bu yıl ve gelecek yıl en büyük yükümüz deprem ödenekleri, deprem harcamaları, bir taraftan da yeni afetlere karşı ülkemizi hazırlıklı hâle getirmeye, dirençli hâle getirmeye çalıştığımız yatırımlarımız; bunları da güçlü bir şekilde sürdürüyoruz. Bu yılki bütçemize 762 milyar lira ödenek koymuştuk. Gelecek yılki bütçemize 1 trilyon 28 milyar ödenek koyduk. Orta vadede 3 trilyonu aşan bir büyüklük söz konusu, bunun önemli bir kısmı, deprem bölgelerinde 11 ilimizin kalıcı konut ihtiyacını giderme, altyapılarını tamir etme, ekonomik ve sosyal hayatını canlandırmak üzere kullanılacak kaynaklar. Böylece, o illerimizi eskisinden de daha iyi bir noktaya taşıyacağız, çok daha dirençli bir şekilde geleceğe hazırlayacağız. Bunu bütünler bir yaklaşım içinde de kentsel dönüşümü hızlandırıyoruz. Son dönemde çıkardığımız kentsel dönüşüm yasası, kurduğumuz Kentsel Dönüşüm Başkanlığıyla da geleceğe dönük riskleri azaltıyoruz. Önümüzdeki süreçte, Marmara Bölgesi başta olmak üzere, bütün riskli bölgelerimizde dönüşüm süreçlerini hızlandıracağız ve riskleri düşüreceğiz. Bu, insani açıdan çok daha doğru olduğu gibi, ekonomik açıdan da doğru bir politika. Genel olarak deprem öncesi veya afet öncesi harcadığınız 1 lira, afet sonrası harcayacağınız 7 liraya karşılık geliyor; uluslararası anlamda böyle bir gösterge söz konusu. Dolayısıyla biz istiyoruz ki krizler oluşmadan riskleri azaltıcı bir politikayla afet konusuna yaklaşalım; bu konuda da bütün gayretimizle hareket ediyoruz. Afet öncesi, afet anı, afet sonrası olmak üzere 'afet döngüsü' dediğimiz süreci, bütün aşamalarıyla güçlü bir şekilde yönetmeye kararlıyız. Bu çerçevede, hak sahibi vatandaşların kalıcı konut ve iş yerlerine bir an önce ulaşabilmeleri için her türlü çabayı sarf ediyoruz. Kabaca söyleyecek olursam, 250 bin civarında inşaatımız şehirlerde, kırsal alanda devam ediyor, bir o kadar da yerinde dönüşüm için başvurmuş vatandaşımız var. Bunların yine, hibelerle, uzun vadeli, hibe nitelikli diyebileceğimiz kredilerle desteklenmesi söz konusu. Bunları yaptığımızda zaten bu illerimizde çok büyük bir rahatlama gerçekleşecektir." Yılmaz'ın konuşmasının ardından diğer partiler eleştirilerde bulundu.

317 'EVET 249 'HAYIR'LA KABUL EDİLDİ

Konuşmaların tamamlanmasından sonra oy çokluğu ile TBMM Genel Kurulu'nda 2024 Yılı Bütçesi kabul edildi.  Oylamada 2024 Bütçesi'ne 317 milletvekili "evet", 249 milletvekili "hayır" dedi. (DHA)