İstanbul’da 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyenlere yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 27 kişi daha tutuklandı. Son tutuklananlarla birlikte 1 Mayıs soruşturmasında tutuklananların sayısı 74’e yükseldi. 1 Mayıs soruşturmasında tutuklananların ifadeleri ortaya çıktı. Tutuklanan öğrenci Batuhan Yanar, “Yasak varsa neden alana aldılar?” diye sordu.

İstanbul’da, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) hak ihlali kararına karşın 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı kutlamalara yasaklandı. 1 Mayıs’ta Saraçhane’den Taksim’e yürümek isteyenlere yönelik yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen üçüncü ev baskınlarıyla gözaltına alınan 27 kişi de önceki gün tutuklandı. Böylece toplam tutuklanan sayısı 74 oldu

Olay günü gözaltına alınanlardan 50’si tutuklanmış, ilerleyen süreçte ise evlere sabah baskınları düzenlenmişti. Üçüncüsü düzenlenen baskınlarda 27 kişi gözaltına alınmış, önceki gün ise tutuklanmışlardı.

1 Mayıs operasyonlarında üçüncü dalga: 27 tutuklama daha

” POLİS BENİ ALANA NEDEN ALDI?”

Cumhuriyet’te yer alan habere göre, tutuklananların emniyet, savcılık ve hakimlik ifadelerine ulaştı. Tutuklananlardan Mimar Sinan öğrencisi Batuhan Yanar, emniyette kendisine yöneltilen, “Herhangi bir sivil toplum kuruluşu, dernek, sendika üyeliğin var mı” sorusuna, “Bana yöneltilen suçlamalarla alakasız olduğu için cevap vermek istemiyorum” dedi. İfadesinin devamında ise olay günü düzenlenen eylemden sosyal medyadan haberdar olduğunu, CHP ve DİSK’in çağrısıyla tek başına katıldığını, yasaklama kararı olduğunu bilmediğini, alana polis arama noktasından girdiğini söyleyerek, “Yasaklama kararı var ise polis tarafından alana nasıl alındım” diye sordu. Yanar, kendisine yöneltilen ’emniyet görevlilerine flama sopası ile vurma’ suçlamasını, “Olay esnasında çok fazla arbede yaşandı. Bana gösterilen fotoğrafta flama ile vurduğum belirtilmiş ama ben herhangi bir şekilde vurmadım” diyerek reddetti.

“ADLİ KONTROL TALEP EDİYORUM”

Üniversite öğrencisi Öyküm Bozbay ise CHP ile DİSK’in çağrısı üzerine eyleme katıldığını, yasaklama kararından haberinin olmadığını belirterek, “Bu kadar tutuklanacak bir durumum varsa sağlık sorunlarım ve öğrenci olduğum hususu göz önünde bulundurularak adli kontrol tedbiri verilmesini talep ediyorum” dedi.

Blog Yazarı Tuner Tekin, 1 Mayıs gününü normalde de kutlayan biri olduğunu, eyleme tek başına gittiğini, söz konusu eyleme de CHP ve DİSK’in çağrılarına istinaden katıldığını belirtti. Kendisine gösterilen fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu ancak arbede sırasında çekildiği için vuruyormuş gibi gözüktüğünü ancak polise vurmadığını söyledi.

“EMEKLİYİM AMA ÇALIŞIYORUM”

Tutuklananlardan Ali Mişe, Sulh Ceza Hakimliği’ndeki ifadesinde 1 Mayıs’a katıldığını ancak suç işlemediğini söyledi. Tutuklananlardan Cemaletin Apa, emekli olduğunu ancak bakmakla yükümlü olduğu iki çocuğu için çalıştığını söyledi. Görüntülerdeki kişinin kendisi olmadığını söyleyen Apa, suçlamaları kabul etmedi. Ali Öztutan, 1 Mayıs’ta sendikaların çağrısıyla Saraçhane’ye gittiğini, polis arama noktalarından da birkaç kez geçtiğini, dosyada 3 fotoğraf olduğunu, iki fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu ancak polise vurulduğu andaki kişinin kendisi olmadığını, teşhisin kıyafet benzerliği nedeniyle yapıldığını söyleyerek suçlamaları kabul etmedi.

“ÇOCUĞUMA BAKACAK KİMSE YOK”

Tutuklananlardan Cemil Kapar, hakimlik sorgusunda, herhangi bir şiddet eyleminde bulunmak için oraya gitmediğini, bakmakla yükümlü olduğu çocuğu olduğunu, çocuğuna bakacak kimsenin olmadığını söyleyerek adli kontrolle serbest bırakılmayı istedi. Taner Tekin de hakimlikte bakmakla yükümlü olduğu ailesi olduğunu, tutuklanması durumunda ailesinin mağdur olacağını söyleyerek suçlamaları reddetti.